26 Şubat 2022 08:11
/
Güncelleme: 27 Şubat 2022 15:04

Rusya halkı işgale ikna olmadı

Rusya’nın 24 Şubat sabahı başlattığı Ukrayna saldırısı devam ediyor, Rusya kamuoyunun gerçekten de bu saldırının gerekçelerine tam anlamıyla ikna edildiğini söylemek ise güç.

Rusya halkı işgale ikna olmadı

Fotoğraf: Evgenii Bugubaev/AA

Sinan ÖZBEY
Moskova

Rusya’nın 24 Şubat sabahı başlattığı Ukrayna saldırısı tüm dehşetiyle devam ediyor. Daha iki hafta önce Rusya’yı yönetenlerin dalga geçerek reddettikleri ‘Kiev kuşatması’ şu anda gerçekleşmiş durumda. İlk iki günde sivil yerleşim yerlerinden uzakta ve daha çok Ukrayna’nın askeri tesislerini hedef alan operasyonlar, tankların şehir merkezlerine doğru ilerlemesi ile birlikte kara ve sokak çatışmalarına doğru evrilmeye başladı. Bu da sivil kayıplarının artmaya başlaması anlamına gelecek.

Bu durumun gerçekleşmemesi şu anda planlanan müzakerelerin bir an önce başlayıp sonuçlanmasına bağlı. İki ülkenin askeri kapasiteleri arasındaki derin uçurum Zelenskiy yönetimini Rusya’nın şartlarını kabul edip çekilmeye yöneltirse savaşın devasa bir insan kaybı olmadan sonuçlanabileceğini düşünebiliriz.

TEPKİLER KOLAY BASTIRILAMAYABİLİR

Rusya’nın bütün güçlerini kullanarak martın ilk haftasında sonuçlanacak kesin bir zafer istediği konuşuluyor. Rusya kamuoyunun gerçekten de bu saldırının gerekçelerine tam anlamıyla ikna edildiğini söylemek güç. Savaşın uzaması ve can kayıplarının artması, uluslararası kamuoyundan bir çığ gibi gelen yaptırım ve izolasyon dalgasının yarattığı hava ile birleştiğinde Putin yönetiminin tepkileri şimdi yaptığı gibi kolaylıkla bastırması kolay olmayacak.

Saldırının ilk günü Rusya genelinde sokağa çıkıp irili ufaklı gösterilerle tepkilerini gösterenler yaka paça gözaltına alınmış ve Kremlin sözcüsü Peskov kimsenin şu anda gösteri yapmaya hakkı olmadığını söylemişti. Bu gösterilerin bu kadar kolaylıkla ve kısa sürede dağıtılabilmesi, toplum genelinde savaş karşıtı fikirlerin şu anda ana hattı belirlememesinden kaynaklanıyor.

Birçok sanatçı, akademisyen ve gazeteci ortak bir deklarasyonla saldırının sona erdirilmesini talep etti, birçok sanatçı da sosyal medya hesaplarından tepkilerini dile getirdiler. Ancak toplumun genelinde nötr bir hava olduğunu söyleyebiliriz. Daha önce Kırım’ın ilhakında oluşan coşku seline benzer bir ortamın çok uzağında bir hava var. Ancak üç faktör bu havanın savaş karşıtlığı yönünde değişmesine neden olabilir; savaşın uzaması ve haliyle deklare edilen sonuçların alınamaması, Rus askeri kayıplarının artması ve uluslararası kamuoyundan gelen yaptırım ve izolasyonların etkilerinin hissedilmeye başlanması.

SANSÜRE KARŞI ALTERNATİF ARANIYOR

Eğer işler buraya doğru gitmeye başlarsa, tepkilerin önünü alabilmek için ve insanların örgütlenmesini ve seslerini duyurmasını engellemek için Kremlin yönetiminin içeride baskı politikalarını artırması ve internetin tamamen kesilmesi de dahil uç önlemlerin alınması beklenebilir. Şu anda Moskova’da olan kasvetli havanın en önemli unsurlarından birisi de bu. Yönetenlerin her şeyi yapabilecek ve hesabını vermeyecek pervasızlıklıkta olduğunu bildikleri için Moskovalılar şu anda bankalardaki paralarını çekmek ve olası sosyal medya ve internet kısıtlamaları karşısında alternatif çözüm yolları üretmek için çalışıyorlar.

RUSYA ‘SOL’UNUN YUMUŞAK KARNI

Rusya’nın artık şimdiye kadar olandan daha farklı ve muhtemelen daha içine kapanık, daha kasvetli bir döneme girdiğinin bilincinde oldukları için de endişeli bir bekleyiş içindeler. Zaten örgütsüz(leştirilmiş) bir toplum olduğu için de bu bekleyişi kendi içinde yaşıyorlar. Özellikle Donetsk ve Lugansk Halk Cumhuriyetleri’nin savunması bahanesiyle bir saldırı başlatıldığı için ve Rusya’daki KPRF (Komünist Parti) başta olmak üzere ‘sol’ partilerin yumuşak karnı da bu mesele olduğu için saldırıya karşı dişe dokunur bir tepki ve karşı çıkma görünmedi. Savaşın uzaması halinde bu ‘sol’ partilerin daha milliyetçi bir eksene kaymasını ve muhtemeldir ki savaşa anlam vermekte zorlanacak halktan daha da uzaklaşmalarını bekleyebiliriz.

Rusya geri dönüşü olmayacak, uzun ve çetin bir yola girdi. Bu yolun nereye çıkacağını savaşın gidişatı, uluslararası ilişkiler, ekonomi gibi birçok belirleyenin yanında halkın sindirildiği köşeden çıkıp daha cesurca bir mücadelesinin de belirleyici olacağı bir dönem beklenebilir.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var. Ödenmeyen işçi ücretleri madenin satış fiyatından fazla!

317.36 milyon TL: Yunus Emre Termik Enerji Santralinin son 3 ayda ürettiği elektriğin değeri

204.9 milyon TL: Aynı dönemde 1000 işçinin ortalama ücretlerden patrona 'maliyeti'

0 TL: Şirket 2021, 2022 ve 2023 yıllarında hiç vergi ödemedi

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et