27 Şubat 2022 23:51

İşçisi sendikasız, patronu ihracat rekortmeni

Antep'te gelişen modern sanayi, ilerleyen teknolojinin altında işçileri feodal dönemden sonraki sanayinin ilk geliştiği ilkel koşullarda çalıştırmaya zorlayan bir sermaye kesimi var.

Fotoğraf: Fatih Polat/Evrensel

Paylaş

Hazırlayanlar: Fatih POLAT - Halil İMREK

Tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan Gaziantep ya da eski ve halk arasındaki adıyla Antep, günümüzde Türkiye’nin önemli sanayi ve ticaret merkezlerinden biri.

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Panorama Müzesi’ndeki bilgilendirme panosunda, kentin 1920 öncesi nüfusunun 90 bin 448 olduğu belirtiliyor. Dağılımı ise şöyle ifade ediliyor: “Müslüman nüfus 69 bin 481, Rum Ortodoks nüfus 54, Ermeni Katolik 470, Ermeni 13 bin 937, Protestan 4 bin 577, Latin 336, Süryani 9, Ecnebi 23, Yahudi 675, Yabancı 826.”

Kentin çarşılarında o yıllarda Ermeni zanaatkarların yoğun olduğu anlatılıyor ve kentin tarihi mimarisinde Ermeni ustaların izleri hâlâ duruyor.

Kentin, 2021 yılı itibariyle Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, nüfusu 2 milyon 130 bin 432. Suriye’deki savaş nedeniyle ülkelerini terk ederek gelen göçmen nüfusunu en çok alan illerin başında. 

İLK ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ 1969’DA KURULDU

Türkiye’deki organize sanayi bölgelerinden ilki 1969 yılında Antep’te kurulmuş. Bugün kentte Başpınar bölgesinde beş organize sanayi bölgesi var. Gaziantep Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü verilerine göre, beş organize sanayi bölgesinde toplam 1148 fabrika bulunuyor. Bu fabrikalarda çalışan toplam işçi sayısı ise 240 bin. Türkiye İş Kurumu, İşgücü Piyasa Araştırması Gaziantep İli 2020 Yılı Sonuç Raporu’na göre, Gaziantep’in toplamında 2020 aralık ayı itibariyle bildirimi yapılmış 4A zorunlu sigortalı sayısı 359 bin 570 kişi iken, kadın sigortalı sayısı ise 67 bin 342.

Suriye’den göç ederek gelenler başta olmak üzere kayıtsız çalışanlar bu verilerin dışında. İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi tarafından açıklanan verilere göre, 2021 yılı itibariyle Gaziantep’teki Suriyeli sayısı 450 bin 325.

Türkiye’nin en kalabalık dokuzuncu kenti olan ve son 50 yıl içinde Türkiye’nin en hızlı gelişen sanayi kentleri arasında başı çeken Antep’in nüfusunun önemli bölümünü, aileleriyle birlikte işçiler oluşturuyor.

İSO 500 LİSTESİNE 29 FİRMA GİRDİ

İstanbul Sanayi Odasının her yıl açıkladığı Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşu araştırmasının 2020 yılı sonuçlarına göre, İSO ilk 500’de 29, İSO ikinci 500’de 38 olmak üzere ilk 1000’e giren firma sayısı bir önceki yıla göre 6 artarak 67 oldu. İlk 1000 sanayi kuruluşu arasında en fazla firmaya sahip dördüncü şehir olan Gaziantep, Türkiye’nin sermaye piramidi içinde yükselen bir trende sahip.

2.9 MİLYAR DIŞ TİCARET FAZLASI

Gaziantep, 2021 yılını 17.7 milyar dolarlık dış ticaret hacmiyle, 2.9 milyar dolar dış ticaret fazlası vererek kapattı. Geçen yılın ocak ayı ihracatını yüzde 8.2 oranında artırarak 723 milyon 767 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdi.

Gaziantep Ticaret Odası (GTO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Uğur Acıoğlu, geçtiğimiz yıl, 26 Nisan Dünya Fikri Mülkiyet Günü ve Patent Haftası kapsamında düzenlenen “Marka Şehir Gaziantep Yerli Üretim ve Patentlerin Ekonomiye ve İhracata Katkısı” konulu seminerde şöyle diyordu: “Gaziantep, Anadolu’nun Güney Kore’si olabilir. Dünyanın en rekabetçi 7 kentinden biri olan Gaziantep’te bu potansiyel var.”

Öte yandan Gaziantep’te konuştuğumuz 45 yıllık dokuma işçi Mikail Kılıçalp, “Eskiden biz patronlarla aynı mekanlarda bulunabiliyorduk, şimdi ulaşmamız bile mümkün değil” diyerek, kentin sürekli büyüyen sanayileşme ve sermaye düzeni içinde, patronlar ile işçiler arasındaki makasın zaman içinde nasıl açıldığını anlatıyor.

Kentteki organize sanayi bölgelerinin bulunduğu Başpınar’da çalışan ve iş güvenliği riski nedeniyle ismini yayımlamadığımız bir çuval işçisi, kentin üretimdeki değişim sürecini şöyle anlattı: “Ünaldı’daki eski halı fabrikalarının yerini, Başpınar organize sanayide modern ve büyük fabrikalar aldı. Halı fabrikalarının bıraktığı boş binaların yerine ise triko, penye gibi atölyeler kuruldu. Bugün 1. Organize Sanayi Bölgesinde bulunan bazı fabrikalar giderek 4. 5. Organize Sanayi Bölgesine taşınıyor. Çünkü büyüyorlar. Alt yapısı olan, daha modern, daha büyük fabrikaların olduğu 4. ve 5. Sanayi Bölgesine geçiyorlar. 1. bölgede boşalan binalara Antep merkezindeki küçük sanayi bölgelerindeki büyüyen; triko, penye gibi bazı atölyeler, işyerleri taşınıyor. Böyle bir devir daim oluyor.”

Kentin içinde ayrı bir üretim kenti gibi duran organize sanayi bölgelerine, 5 bini TIR ve kamyon olmak üzere günde 40 bin araç giriş çıkış yapıyor.

Bugün kente havaalanından girip kent merkezine doğru ilerlerken, güvenlikli sitelere, 25 yıl önce göremeyeceğiniz konut tiplerine rastlıyorsunuz. Bulunduğu bölgenin İstanbul’u konumuna gelen kentte, 1990’lı yılların başında en büyüğü, bugüne göre ilkel 10 tezgahtan oluşan işyerlerinin yerini bugün büyük alanlarda kurulu sanayi bölgeleri ve fabrikalar almış durumda.

Sadece son birkaç ay içinde ek zam talebiyle onlarca fabrikada işçilerin iş bıraktığı kentte patronlar, büyüyen servetleri, modernleşen üretim kapasiteleri ve ihracat rekorları ile övünürken, işçilerin sendikalaşmasına karşı çıkarak kentte 30 yıl önceki ilkel sömürü düzeninin devam etmesi için diretiyorlar.

Kentte 25 yıl önce konuştuğumuz dokuma işçilerini bugün yine aynı, eve ekmek götürebilme telaşı içinde buluyorsunuz.

PATRON KENDİSİNİ AĞA GİBİ GÖRÜYOR

Gelişen modern sanayi, ilerleyen teknolojinin altında işçileri feodal dönemden sonraki sanayinin ilk geliştiği ilkel koşullarda çalıştırmaya zorlayan bir sermaye kesimi var.

İpek Mekik Halı işçilerinin ek zam talebiyle iş bırakarak BİRTEK-SEN yöneticilerini çağırdıkları 23 Şubat 2022 sabahı, biz de sendikacılarla fabrika önüne gittik.

Fabrikanın sahiplerinden biri olduğu anlaşılan kişi, sendika başkanına, “Bu benim işçim değil mi, parasını ben vermiyor muyum, siz niye karışıyorsunuz? Neden gelip benimle işçim arasına giriyorsunuz” diyerek çıkıştı. BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen, işçinin sendika ile ilişki kurmasının anayasal bir hak olduğunu hatırlatmasına rağmen, bu kişi işçinin ağası havasında konuşmayı sürdürdü. Yani, sendikanın işçi açısından sadece ücret değil, birçok hak ve sosyal güvenceyi garantiye alıyor oluşunun maliyetini devre dışı tutmak isteyen bir yöntemde ısrar ediliyor.

CUMHURİYET TARİHİNİN EN YÜKSEK OCAK AYI RAKAMI

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Güneydoğu Anadolu Meclisinin 25 Şubat 2022 tarihinde, Antep’te gerçekleştirilen toplantısını da izledik. Bu toplantıda paylaşılan ve Türkiye İhracatçılar Birliği ile Gaziantep’teki çeşitli işveren kuruluşlarının verileri ile kentin ihracat tablosu şöyle.

İSO 500 listesinde Gaziantep’ten 2018’de 24, 2019’da 26, 2020’de 29 firma var. İhracat sıralamasında Türkiye çapında 2021 yılında İstanbul, Kocaeli, Bursa ve İzmir’den sonra Gaziantep 5. sırada yer aldı.

Türkiye İhracatçılar Meclisinin verilerine göre, 2021 yılında 10 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştiren kent, 2022 ocak ayında 723 milyon 767 bin dolarlık ihracat ile Cumhuriyet tarihinin en yüksek ocak ayı rakamına ulaştı.

Antep 2021 yılını 17.7 milyar dolarlık dış ticaret hacmi ile dış ticaret fazlası vererek kapattı. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 139.7 olan Gaziantep, 2.9 milyar dolar dış ticaret fazlası verdi.  

Erdemoğlu, Türkiye halı sektöründe lider ihracatçı konumunda. Onu diğer Antep firmaları izliyor. Halı sektöründe ihracat rekortmenleri ilk 25 listesinde 20 kadar Antep firması var.

Tekstil sektöründe de Antep firmaları öne çıkıyor. Ülke çapında Akınal Sentetik 3. Sanko 4. Gülsan 5. sırada yer alıyor.

Toplam 198 ülke ve serbest bölgeye ihracat yapan Antep’in 31 Aralık 2021 tarihi itibariyle ihracat sıralaması şöyle: ABD, Irak, İstanbul Endüstri ve Ticaret Serbest Bölgesi, Venezuela, Birleşik Krallık, İtalya, İspanya, Suriye, İsrail, Almanya, Libya, BAE, Rusya Federasyonu, Belçika, Fransa, Gürcistan, Cibuti, Özbekistan, Lübnan, İran, Bulgaristan, Ürdün, Kuveyt, Belarus, Romanya, Kazakistan, Umman, Hollanda, Kanada, İsveç, Polonya, Fas, Avusturya, Sudan, Yemen, Yunanistan, Sırbistan, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Azerbaycan, Angola, Arnavutluk, Mısır, Afganistan, Trinidad ve Tobago, Çekya, Hırvatistan, Brezilya, Makedonya, Moldova, Malezya, Kosova, İrlanda, Togo, Katar. Bu sıralamayı diğer ülkeler izliyor.

HANGİ ALANDA ÜRETİM VE İHRACAT YAPILIYOR?

Ağırlığını tekstil ve dokumacılık oluştursa da, kent başlıca şu alanlarda üretim ve ihracat yapıyor: Tekstil ve hammaddeleri; halı; hazır giyim ve konfeksiyon; çelik, çimento cam seramik ve toprak ürünleri; demir ve çelik dışı metaller; elektrik ve elektronik, deri ve deri mamulleri; otomotiv endüstrisi; kimyevi maddeler ve mamulleri; mobilya, kağıt ve orman ürünleri; hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri; kuru meyve ve mamulleri; makine ve aksamları, madencilik ürünleri; su ürünleri ve hayvansan mamuller; iklimlendirme sanayi.

DOKUMACI SÖZLÜĞÜ

BU sözlüğü, yaklaşık yarım asırdır Gaziantep’te dokumacılık yapan işçilerle konuşarak derledik.

ATKI: Bir dokuma kumaşta enine yönde yer alan iplikler.

ATKI BAŞI: Dokumacılıkta eskiden kalan halı başı ücret düzenini tanımlar. Atkı başı çalışılan yerde ücretin yüzde 60’nı kalfa alır. Kalan yüzde 40’ı telcinin ücretidir.

AVARELİK ÜCRETİ: Atkı başı çalışılan yerlerde; iplik, elektrik kesintisi veya makine arızası yüzünden üretim aksadığında işçinin o günkü kazanacağı ücreti patron tamamlar.

BOBİNCİ: İşe yeni başlayan işçi. İşi kısa sürede öğrenir. Asgari ücret alır.

CAĞCI: Belli bir süre bobinde çalışmış işçi. Bazı makinalar vardır akrilik iplik ile çalışır. Telci cağdaki bobinleri değişmeyi yetiştiremez. O tür makinelere cağcı verilir. Ücreti patrona aittir. Bugün itibariyle asgari ücretin yaklaşık 200 TL fazlasını alıyor.

CAĞLIK: Makineyi besleyecek bobinlerin dizildiği sehpa.

ÇÖZGÜ: Bir dokuma kumaş ve halıda boyuna yönde yer alan iplikler. Antep dokumacıları çözgüye genelde ‘direzin’ diyor.

DEVAMLILIK/DEVAMSIZLIK PRİMİ: Bazı işyerlerinde uygulanıyor. Maaşa ek olarak belirleniyor. 2022 yılının başı itibariyle 250-300 TL. İşçi bir ay sürekli çalıştığında alabiliyor. Pazar günü yazıldığı mesaiye kalmadığında veya hafta içi bir güm izin aldığında prim kesiliyor.

HALFE: Kalfa, operatör. Tezgâhta çalışan en kalifiye eleman. Deneyimli, usta işçi. Bir kalfa 5-6 yılda ancak yetişiyor. Ücreti daha yüksek oluyor.

MAKARA: Üzerine iplik sarılan silindir.

MASURA VE MASURACI: Mekikli tezgahlarda mekiğin içine konulan ve üzerine iplik sarılıp mekiğe takılan silindir borulara denir. Dokumacılıkta masura tezgâhında çalışan işçiye masuracı denir. Masura, örgünün arasında gider gelir.

TARAK: Dokuma makinelerinde atılan atkı ipliğini kumaş çizgisine kaydeden, çözgü ipliklerinin, üzerinde bulunan diş boşluklarından geçirildiği aparat

TELCİ: Mesleği henüz tam öğrenememiş, iki üç yıldır dokumanın bobininde çalışmış, tezgâhı biraz öğrenmiş, kalfalık yolunda ilerleyen kalfanın yardımcısıdır. Telci ile kalfa ortak çalışır.

ÖRGÜ: Çözgü ve atkı ipliklerinin dik açı oluşturacak şekilde belirli kurallara göre birbirleriyle yaptıkları bağlantılar.

Yarın: 45 yıllık dokuma işçisi, Antep dokumacılarının mücadele tarihini anlatıyor

ÖNCEKİ HABER

Aydın Çubukçu: 28 Şubat’ta amaç, 12 Eylül düzeninin devamıydı

SONRAKİ HABER

Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba, "Rusya'nın ön koşulsuz görüşme talebi zaferdir" dedi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa