Ukrayna’daki Türkiyelilerle konuştuk: Bakanlık plansız, insanlar savaşın ortasında ve çaresiz
Ukrayna’da insanlar savaşın ortasında, sığınakta yollarda ve tek bir yetkili doğru dürüst bir açıklama yapmıyor. İnsanlar adeta kaderine terk edilmiş durumda.
Fotoğraf: Fatih Aydın
Çağrı SARI
İstanbul
Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin beşinci günü bugün. Ukrayna’da bulunan Türkiyelilerin bekleyişi sürüyor. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ukrayna’daki Türkiyelilerin tahliyeleri için sınıra ve belirli merkezlere otobüs gönderdiklerini söylese de, bu otobüslere ulaşmak çok zor. Sınırda yığınla trafik söz konusu, günlerdir sığınakta kalanlar var ve bomba sesleri arasında konsoloslukla iletişime geçmeye çalışıyorlar. Ancak savaşın ortasındaki Ukrayna’da Türk Konsolosluğuna ulaşmak mümkün değil.
Aralık ayından itibaren Rusya’nın Ukrayna’ya müdahale edeceği konuşuluyor. Türkiye “arabulucu olmak” gibi büyük taleplerle savaşa müdahil olmak isterken Türkiye’nin vatandaşlarını ülkeden bir türlü çıkaramaması; bu konuda bir plan yapılmamış olması tepki topluyor. Savaşın göbeğinde yaşayan Türkiyelilere ulaştık. Sığınakta olanlar, otelde mahsur kalanlar, günlerde arabalarla yolculukta olanlar hatta silahıyla bekleyenler. Hepsi aynı dertten muzdarip. Çaresizce bekleyiş hali var. Konsoloslukla iletişim kuramıyoruz.
"OTEL SIĞINAĞINDA KALDIM"
2016 yıllından itibaren Ukrayna’da yaşayan Cengiz Yardım, Moldovya’da işe başlaması gerekirken Moldovya’ya gidememiş. Kiev üzerinden gitmeye hazırlandığı sırada başkentin bombalandığını anlatan Yardım, bir otelde kaldığını parasının tükenmek üzere olduğunu söyledi. Telefon ile ulaştığımız Yardım bulunduğu otele sokağa çıkma yasaklarının bittiği sabah saatlerinde (işgalin 5. gün sabahı) çıkacağını bildirdiği söyleyen Yardım, tren istasyonuna gidecek taksi bulamamaktan yakındı. Yardım hiçbir konsolosluk görevlisinin de bu süreçte kendisi ile iletişime geçmediğini ifade etti.
"MİSAFİRİMİ GÖNDEREMEDİM KONSOLOSLUĞLUN PLANI YOK"
Erdal Özdemir ise 9 yıldır Ukrayna Ternopil kentinde yaşıyor. Ternopil’in savaşın ilk üç günü sakin olduğunu ifade eden Özdemir, iki gündür zaman zaman “bu bir tatbikat değildir sığınaklara inin” çağrısı yapıldığını ve kentte panik düzeyinin de arttığını anlattı. “Bu sirenler daha çok 70 km uzaklıktaki askeri bölgeye füze gönderileceğine dair uyarı niteliğinde. Ama şu ana kadar bizim olduğumuz şehir ve bize yakın 4 şehirde sıkıntı yok. Sığınak’a şu ana kadar hiç inmedik” dedi.
Kendisini ziyarete gelen bir arkadaşının Türkiye’ye dönemediğini ve konsolosluğa ulaşmakta çok zorluk çektiklerini anlatan Özdemir, “Misafirimi göndermek istediğimi söylediğimde ‘sosyal medya hesaplarımızı takip edin’ cevabı aldım. ‘Göndermekle ilgili çabanız planınınız var mı’ diye sordum. ‘Yok sayfamızı takip edin’ denildi. Misafir arkadaşın barınması, yemesi-içmesi ile ilgili konsolosluğun planı var mı’ dedim. ‘Yok öyle bir planımız yok’ denildi. Pat kapattı telefonu. Şimdi de ya meşgul çalıyor ya açılmıyor. Burada oturumu olan, Ukrayna’da yaşayan kaç Türk’e sorduysam hiçbirini konsolosluk aramamış. Sadece 15 gün önce bir iletişim kurulmuş ‘Rusya saldırabilir, sağlam bir yerde durun’ diye mesaj göndermişler ama bana gelmedi” dedi.
Ukrayna’dan çıkan vatandaşların da kendi imkanları ile ülkeyi terk ettiğini anlatan Özdemir şu iddiayı aktardı: “Konsolosluk 3 otobüs Kiev’den yolladı, 3 otobüs de Odesa’dan gönderdi. Bunun dışında şöyle şikayetler de var. Öncelik iş insanlarına tanındı. Öğrencilere ve diğer çalışanlara öncelik tanımadı diye”
February 28, 2022
"BAKANLIK 1500. SIRAYA KAYDETTİ"
Erdal Özdemir’in misafirim diye bahsettiği Hasan Usta ticaret amaçlı Ukrayna’ya gelmişken, arkadaşını da ziyaret etmiş. Perşembe günü Türkiye’ye uçuşu olacakken, uçuşlar iptal edilince de Türkiye’ye dönememiş. Ukrayna’da hiçbir yetkiliyle diyalog kuramayınca, Türkiye’de bulunan eşi ve çocukları bakanlıkla iletişim kurmuşlar. Hasan Usta dönüş yaptırabilmiş ancak 1500’üncü sırada. Usta şöyle anlatıyor: "Dışişleri Bakanlığı buradaki konsolosluğun numaralarını paylaşmıştı. Bir kere ulaşabildim onda da 'sosyal medyayı takip edin' diyorlar o kadar. Otelde kalıyorum, param da az kaldı. Eşim bakanlık yetkilisine ekonomimizden de bahsetmiş, kalacak yer olmadığından bahsetmiş ama yanıt alamamışlar."
"SIĞINAKTA SİLAHLA BEKLİYORUZ"
Zaforini’de yaşayan Tamer Kaya’ya ise sığınakta ulaştık. Yaklaşık 50 kişi ile beraber sığınakta kalan Kaya, Ukrayna tarafından dağıtılan silahlardan almış. Kaya’nın oturum izni olduğu için isteğe bağlı silah almış. Nedenini sorduğumuzda “Savaşçın içindeyiz, kendimizi korumak için” cevabını verdi. Kendisi ile konsolosluktan kimse iletişim kurmamış.
5 GÜNDE SINIRA ANCAK ULAŞTILAR
Ülkeden çıkmak isteyenler sınırda yoğun trafik oluşturmuş durumda. Km’leri bulan araba kuyrukları arasında ülkeden gitme hali söz konusu. Çoğu insan kendi imkanları ile sınıra gelebilmiş. İş İnsanı Fatih Aydın ve ailesinin yolculuğu da günlerce sürdü.
Fatih Aydın arkadaşları ve ailesi ile yollara döküldüğünde ilk olarak Batı Ukrayna’dan arabayla 32 saatte çıkmaya çalıştıklarını söyledi, ancak başaramayınca başka bir güzergah çizdiklerini anlattı. Karpak bölgesinde Slovakya sınırındayken telefonla ulaştığımız Fatih Aydın, 4 gündür arabada olduklarını, sınırı geçmek için son bir km’lik yolları kaldığını söyledi. (Savaşın 5. günü öğle vakitlerinde bir km’lik yol ancak tamamlanmış ve Slovakya’da sınır kontrolündeydiler) Macaristan’daki ve Slovakya’daki konsolosluklarla aktif olarak görüştüklerini söyleyen Aydın, kendi imkanları ile yola çıktıklarını yine kendi imkanları ile Slovakya’da bir süre kalıp Türkiye’ye dönüş yapacaklarını anlattı. Fatih Bey Ukrayna’daki Türk Konsoloslukları ile ilişki kurup kurmadıklarına dair sorumuza da şöyle yanıt verdi:
"Buradaki konsolosluğumuz da ilgileniyor. Çok yoğunlar. Organizasyon eksikleri olabilir, bunun yorumunu yapamam ama kontaklarda sıkıntı oluyor. Savaş hali olduğu için diye tahmin ediyorum. Konsolosluk ellerinde kayıtlı olanları arıyordur diye düşünüyorum. Bu da kayıtta yurt dışına adres bilgisi yapanlar üzerinden ilgileniyorlardır. Herkes aranmadı. Konsolosluk aktif çalışma halinde ama organizasyon iyi değil tabi. Ama hiç kimsenin pratiği olmadığı içindir diye düşünüyorum. Otobüslerin ne zaman geleceği konusunda aramalar olmuyor. Bakanlık daha organize olmalıydı. Zira sınırda çok kötü manzaralar var. Biz hazırlıklıydık yemeğimiz ve suyumuz var. Çocuklarla yoldayız ama hazırlıksız yakalanan çok sayıda insan var."