Anadolu ve Rumeli Hisarı müze olacak
1990’lı yıllardan beri kapalı olan Anadolu Hisarı, kente tekrar kazandırılacak. Anadolu ve Rumeli hisarları "İstanbul Hisarlar Müzesi" olacak.
Fotoğraf: Özlem Ertan
Özlem ERTAN
İstanbul’un önemli tarihi alanlarından biri olan Anadolu Hisarı’nda 2021’in nisan ayında başlayan restorasyon çalışmalarında bir hayli yol katedildi. 1990’dan beri kapalı olan Anadolu Hisarı, müze ve kültür alanı olarak halka açılacak.
İstanbul’un geçmişten geleceğe uzanan köklü yapılarını ve tarihi alanlarını aslına uygun olarak güçlendirip İstanbulluların istifadesine açmak amaçlı İBB Miras projesi kapsamında yapılan Anadolu Hisarı restorasyonu, önceki gün basına tanıtıldı. İBB Kültür Varlıkları Daire Başkanı Oktay Özel, Anadolu Hisarı’ndaki çalışmaları basın mensuplarına yerinde anlattı. Boğaz’ın en dar yerinde karşılıklı duran Anadolu ve Rumeli Hisarlarının restorasyondan sonra İstanbul Hisarlar Müzesi olarak açılacağını söyleyen Oktay Özel, "Rumeli Hisarı’nda 1950’lerden, Anadolu Hisarı’nda ise 1930’lardan sonraki en kapsamlı restorasyon çalışmasının İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun talimatıyla İBB Miras tarafından yapılması bizim en büyük mutluluğumuz. Tarihe tanıklık etmiş bu eserleri geleceğe aktarmak ve sağlıkla taşımak da en büyük görevimiz" dedi.
İstanbul’da aralarında Osmanlı türbeleri ve Bizans yapılarının da olduğu otuz beş tarihi merkezde İBB Miras ekipleri tarafından çalışmalar yürütüldüğünü belirten Oktay Özel, bunlar arasında ilk olarak Anadolu Hisarı’nın çevresiyle birlikte müze ve kültür alanı olarak halka açılacağını belirtti. Bunun için yaz sonunu işaret eden Oktay Özel, kültürel alan ve müze çalışmalarının 2023 ortalarında tamamlanacağını da sözlerine ekledi.
ÖNLEYİCİ KORUMA
Oktay Özel, Anadolu Hisarı’ndaki restorasyon sürecinde yapılanları şöyle anlattı: "Öncelikle alanında uzman bir bilim heyetiyle birlikte yapının sorunlarını tespit ettik ve çözüm için doğru yöntemleri bulduk. Sonrasında da hızlı adımlar attık. Bu projeyle ihalesiz, kamu eliyle, ehil insanlar tarafından böyle bir çalışma yapılabileceğini kamuoyuna hatırlatmış olduk. Tarihi yapılarda önleyici koruma son derece hayati bir kavram ve UNESCO’nun uluslararası literatüründe buna her zaman atıf yapılır. Bu, Türkiye’de çok dikkat edilmeyen bir konuydu. Restorasyon sonrasında miras ekiplerince yapılacak küçük müdahalelerle yapılar çok daha uzun yıllar restorasyona ihtiyaç duymaksızın İstanbulluların hizmetinde olacak. Kapsamlı restorasyon bittikten sonra İBB Miras ekipleri düzenli olarak binanın bakımını yapacak. Büyük bir afet olmadıkça Anadolu Hisarı’nda uzun yıllar kapsamlı restorasyon ihtiyacı olmayacak."
İstanbul’da daha evvel ‘önleyici koruma’ uygulanmadığını da ifade eden Oktay Özel, “Eğer uygulanmış olsaydı gözbebeğimiz olan İstanbul surları bu hâle gelmezdi. Ne yazık ki her yağmurda hasar görecek mi diye kaygılanıyoruz. Çünkü otuz yıldır İstanbul surlarına tek bir çivi bile çakılmamış" dedi.
KÜLTÜRE KAZANDIRMA
Anadolu Hisarı’nın, karşındaki Rumeli Hisarı’yla birlikte kültüre kazandırılacağını, İstanbullularla buluşturulacağını vurgulayan Özel, restorasyon çalışmalarının halka açık şekilde yürütüldüğünü, vatandaşların çalışmalarını izleyebildiğini de söyledi ve “Geçmiş yıllarda kamu eliyle yürütülen restorasyonlarda yapılar sac perdelerle çevrilmişti. Biz bunu değiştirdik ve şantiyelerimizi halka açtık” diye belirtti.
Yüklenici firmanın Kadıoğlu Restorasyon olduğu bilgisini de veren Özel, Anadolu Hisarı’ndaki restorasyon ve konservasyon çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu, ardından sergi alanlarının oluşturulması ve aydınlatılmaların yapılması aşamasına geçileceğini dile getirdi. “Burada sözleşme bedelimiz 14 milyon lira. Anadolu Hisarı restorasyonunu 14 milyona tamamlamak hedefindeyiz” diyen Özel, Anadolu Hisarı’nın içinde bulunduğu parkın kültür alanına dönüştürüleceği bilgisini de verdi.
HARABE ESTETİĞİ
Güçlendirme çalışmalarının beklenen İstanbul depremi hesap edilerek yapıldığını da anlatan Özel, Anadolu Hisarı’nın yeni haliyle depremden sağlam bir şekilde çıkacağını belirtti.
Oktay Özel’in üzerinde durduğu diğer bir nokta da güçlendirilirken yapıların özgün hallerinin korunması konusuydu. Harabe estetiği kavramına vurgu yapan Özel, “Tüm restorasyonlarda harabe estetiğini ön planda tutuyoruz. Harabe duygusunu bozmayacak, binanın özgün niteliklerine zarar vermeyecek bir anlayışla hareket ediyoruz. Öte yandan yapı fiziğini iyileştirmekten de taviz vermiyoruz” dedi.
YILDIRIM BEYAZIT YAPTIRDI
Anadolu Hisarı’yla Rumeli Hisarı, Osmanlılar tarafından yaptırılan iki kale. Bunlardan eski olanı, Göksu Deresi’nin Boğaz’a döküldüğü yerde bulunan Anadolu Hisarı. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin Kontrol Mühendisi Halil Kendir, yapının tarihi ve mimarisi hakkında bilgi verdi. Bir Orta Çağ yapısı olan Anadolu Hisarı’nın Yıldırım Beyazıt tarafından 1390-1395 arasında inşa ettirildiğini belirten Kendir, Fatih Sultan Mehmet döneminde hisarda dönemin savunma ihtiyaçlarına göre bazı eklemeler yapıldığından bahsetti. Rumeli Hisarı ise 1452’de Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılmıştı. Osmanlıların Boğaz’ın Karadeniz girişini kontrol etmesini sağlayan bu iki yapı, İstanbul’un Türkler tarafından alınmasında büyük rol oynadı.