Türkiye’de ocak ve şubatta en az 17 bin işçi yoksulluğa karşı greve çıktı
Emek Çalışmaları Topluluğu ve Evrensel'in birlikte hazırladığı rapora göre Türkiye’de 2022 yılının sadece ilk iki ayında tam 108 adet grev gerçekleşti. İşçiler en çok düşük zamma karşı iş bıraktı.
Görsel: Evrensel
Emek Çalışmaları Topluluğu ve Evrensel tarafından hazırlanan rapora göre, Türkiye’de 2022 yılının sadece ilk iki ayında tam 108 adet grev gerçekleşti.
Emek Çalışmaları Topluluğu tarafından hazırlanan rapor Türkiye’de uzun yıllardır görülmeyen büyüklükte yaşanan grevlerin niceliksel yönünü ortaya koydu.
Büyük bir yoksullaşma sürecinde olan Türkiye’de ocak ve şubat aylarında çeşitli taleplerle 108 grev gerçekleştirdi. Tespit edilen 108 grevin 96’sında (yüzde 88.8), işçiler düşük ücret zammına karşı iş bırakırken, eylemlere en az 17 bin işçi katıldı.
GREV YAPAN İŞÇİLERİN YÜZDE 45’İ KAZANDI
108 grevin en az 49’unda işçiler (Yüzde 45.3) kazanım elde ederken, 8 grevde kazanım sözü elde ettiler. 4 grev devam ederken, 9’unda grevlerin sonucuna dair bilgi edinilemedi.
FİİLİ GREVLER VE BAĞIMSIZ SENDİKALAR ÖNE ÇIKTI
Raporda eylemlere dair şu noktalar öne çıktı:
- 108 grevin 107’si fiili grev, 1’i yasal grev şeklinde gerçekleşti.
- Grevlerin 104’ü özel sektörde, 4’ü kamu işyerlerinde yapıldı.
- 108 grev ortalama 3.1 gün sürdü.
- Grevlerin 54’ü yani yarısı hiçbir sendikanın dahli olmadan yapıldı.
- Grevlerin 12’sinde DİSK’e bağlı sendikalar (Yüzde 11,1), 18’inde ise Türk-İş’e bağlı sendikalar (Yüzde 16,6) örgütleyici ya da katkı sunarak yer aldı.
- 108 grevde bağımsız sendikalar öne çıktı. Grevlerin 26’sında bağımsız sendikalar örgütleyici ya da katkı sunarak yer aldı.
- En çok grev sırasıyla İstanbul (33), Gaziantep (32) ve İzmir’de (25) yapıldı.
İŞÇİLER ANLATIYOR
Yaşanan grevler boyunca Evrensel’e konuşan işçilerin anlatımı raporda yer aldı.
İşçiler özetle şunları anlattı:
- Çorap İşçisi: “Ben ocak ayında 150 saat fazla mesai yapmışım. Akşam 16.00’da gelip sabah 08.00’de çıkmışım fabrikadan, bir hafta boyunca. 8 saat çalışıp evimde yatmayı bilmiyor muyum? Verdiği ücret yetmiyor ki 150 saat fazla mesaiye katlanmışım.”
- Yemeksepeti İşçisi: “İki yıldır ne bir sinema ne bir tiyatro ne de konsere gittim. Uzun zamandır sevgilim yok, kadınlarla nasıl konuşulacağını unuttum. Para kazanıp borç ödemekten başka bir hayatımız yok. Evli olan arkadaşlarımız eşini, çocuğunu göremiyor.”
- Tekstil İşçisi: “İşçilerin amacı elindeki paranın bitmemesi, birikim yapabilmek, çocuklarına gelecek sağlayabilmek. Bugün çocuğumuzu dershaneye göndersek 6 aylığımızı vermemiz gerek.”
- Metal işçisi: “Mesaiye kalma, bayramda çalışma savaşı veriyor herkes. ‘Ben mesaiye kalırım, bayramda memlekete gitmiyorum, buradayım’ diye yöneticilere söyleniyor işçiler. Eskiden mesaiye kalmayan işçi, şimdi yeni kazanımın ardından kredi borcu var, kira ödüyor, çocuğu okula gidiyor diye mesaiye kalmak için can atıyor.”
- Migros işçisi Sevda: “Sonuçta ezilen biziz, zengin olan taraf her şeyi yapabilecek potansiyelde. O adamı, bir kişiyi korumak için 250-300 kişiyi koymuşlar bizim önümüze. Türkiye için bence utanç kaynağı o tablo. İşçilere bunu reva gören herkes utanmalı.”
Raporun tamamı için tıklayınız.
(İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)