Financial Times analizi: NATO üyesi Erdoğan köşeye sıkıştı
Financial Times Yazarı David Gardner: "Bölgesel belirsizliğin ortasında ve iki arada bir derede kalmış, 70 yıllık bir NATO üyesi ve hüsrana uğramış AB adayı Türkiye’nin durumu en riskli görünüyor"
Erdoğan, videokonferans yöntemiyle NATO Liderler Zirvesi'ne katıldı | Fotoğraf: Mustafa Kamacı/AA
Financial Times Yazarı David Gardner, Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle başlayan savaşın Ortadoğu’daki olası sonuçlarını değerlendirdi. Türkiye, İsrail ve İran’ın ne yapabileceğini analiz etti. Rusya’nın Ukrayna işgalinin NATO’da “Nadir görülen bir birlik ateşini yaktığı” ifade edilen analizde Türkiye’nin durumunun da riskli olduğu ifade edildi.
Son yıllarda, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Batı’daki eski müttefiklerini düşmanlaştırdığı, İran’a karşı yaptırımları deldiği, muhalifleri baskı altına aldığı ve Suriye, Irak, Libya, Kafkasya gibi ülkelere bölgesel askeri operasyonlar başlattığı ifade edilen analizde “Rusya’nın S-400 füze savunma sistemini satın almak, Türkiye’nin NATO yuvasında bir guguk kuşu olduğu yönündeki korkuları artıran özellikle kışkırtıcı bir hareketti” denildi.
ŞARTLARIN DAYATTIĞI SALLANTILI BİR İTTİFAK
Analizde Türkiye ve Erdoğan’a ilişin şu tespit yapıldı: Erdoğan ve Putin, batı egemenliğindeki kurallar rejimini kibirli kısıtlamalar olarak görüp yıkmaya çalışan güçlü adamlar olarak narsistik bir şekilde birbirlerine hayranlar. Ama onlarınki şartların dayattığı sallantılı bir ittifak. Türkler, Suriye’deki iç savaşın gidişatını değiştiren Rusya’nın yeşil ışığıyla hava gücünü kullanıp Suriye’nin kuzeyindeki dört yerleşim bölgesini güvence altına alabilirdi. Bu, ABD destekli Suriyeli Kürt güçlerin kendi topraklarını kendi kendini yöneten bir varlık halinde birleştirmesini engelledi. Ankara, başından beri böyle bir gelişmeyi Türkiye içindeki bir Kürt isyanıyla ilgili endişeleri nedeniyle engellemeye istekliydi.
Şimdi Türkiye, savaş zamanlarında savaş gemilerinin İstanbul Boğazı ve Çanakkale Boğazı’ndan geçişini düzenleyen 1936 Montrö Sözleşmesi’ni uygulama taahhüdünde bulundu. Bu, üsse dönen gemiler hariç, Karadeniz’e daha fazla Rus trafiğini durduracaktır.
Bu büyük bir adım olabilir. Ancak Erdoğan hâlâ hatlarını hem Rusya’ya hem de Ukrayna’ya açık tutmaya çalışıyor. Doğru, o, Libya’da ve Dağlık Karabağ’da Ermenistan’a karşı savaşın gidişatını değiştiren Türk savaş uçaklarından bazılarını Kiev’e sattı. Ukrayna’nın Ankara büyükelçiliği tarafından yayımlanan bir videoda, bir Rus tank kümesinin Türk yapımı SİHA’lar tarafından imha edildiği görülüyor. (HABER MERKEZİ)