İşçi düşmanlığında KOÇbaşı

Montaj bölümünde çalıştığını anlatan Özbek, “Lastik takıyordum. Bir vardiyada 136 adet Doblo araç yapıyorken, bu rakamı 167’ye kadar çıkardılar. Normalde 2.5 dakikada 3 lastik takarken, bunu 2 dakikada çıkarmamız isteniyordu. Bu nedenle ayağımda ödem oluştu. Bu koşullarda çalışırken kimse bizi kriz olduğuna inandıramaz” diye konuştu.

GÖZDAĞI VERDİLER

Sendikaları Türk Metal’in açıkladığı ve yüzde 18 zammı içeren sözleşme taslağının özellikle saat ücreti düşük olan genç işçiler tarafından az bulunduğunu anlatan Özbek, şöyle devam etti: “Buna rağmen Fabrika CEO’su fabrikada yaptığı toplantıda ‘Biz yüzde 8 kazanamazken size yüzde 18 nasıl verelim’ diyerek sözleşmedeki tavırlarının ne olacağının mesajını verdi. Ondan sonra işçilere ‘Bir sorunuz var mı’ dedi. Biz de soru sormadan işimizin başına döndük. Şimdi bu yapılanlardan anlıyoruz ki bizleri işten atarak diğer işçilere gözdağı verdiler, zammı fazla kurcalamayın işinize sahip çıkın diye.”

Recep Özbek, patron kadar Türk Metal’in yöneticilerine de tepkili. İşten atılmalarının ardından sendika binasına gittiklerini ve kendisi gibi 150 işçinin orada açıklama beklediğini anlatan Özbek, sendikacıların ise fabrika CEO’su gibi konuştuğunu söyledi. Sendikacıların “Avrupa’daki global krizden”, “daralmadan” bahsettiklerini aktaran Özbek, en sonunda sendikacıların “Yapabileceğimiz bir şey yok siz adınızı soyadınızı bir kağıda yazın bırakın. Siz de iş arayın, biz de bakalım” diye nasihat verdiğini ifade etti. Hatta işçilere ‘kariyerim.net’ sitesinden güzel işlerin çıktığı belirtilerek “Bu siteye üye olun” nasihatı da verilmiş. Sendikacılardan aradığını bulamayan Özbek, kendisi bir avukat bulup en azından hukuki mücadele vermek için işe iade davası açmış.

BİR ARAYA GELMELİYİZ

İşten atma haberinin izinde oldukları bir anda telefonla bildirildiğini söyleyen Özbek, “O nedenle bir araya gelme fırsatımız olmadı” dedi. İşten atılan işçilerin birlikte haklarını araması gerektiğini dile getiren Özbek, şu an fabrikada çalışmaya devam eden işçi arkadaşlarına da şöyle seslendi: “Daha ne kadar kriz bahanesiyle işten atılmaya sessiz kalacağız. Herkesin şapkasın önüne koyarak düşünmesi lazım. Bugüne kadar hep bireysel davrandık ve kaybettik. Artık bir araya gelmeliyiz.”

TOFAŞ’TAN 3 KEZ İŞTEN ATILDI

Recep Özbek 2000 yılından bu yana üç kez işten atıldı. Fabrikaya girdiğinde kadrolu olan Özbek, atıldığında sözleşmeli işçi olarak görünüyordu kayıtlarda. Özbek, “Tofaş’a girdiğim her seferde daha düzenli bir işim olsun hayali kurdum. Maaşı düzenli büyük bir fabrika diye ısrarla Tofaş’ta çalışmak istedim” dedi.

Recep Özbek ilk olarak 2000 yılından önce, daha askerliğini yapmamışken girmiş Tofaş’a. O dönemde hurda araç alımı nedeniyle piyasada araç ihtiyacının arttığını ve işlerin iyi olduğunu hatırlatan Özbek, bu süre dolduğunda ise kendisi gibi askerliğini yapmamış yüzlerce işçiyle birlikte kapı önüne konmuş.

Askerliğini yapıp döndükten sonra 2004 yılında fabrikadan gelen çağrı üzerine bir kez daha girmiş fabrikaya. Kriz var denilerek işten atmalar başladığında ise bir korku girmiş içine. Ancak bu kez işten atılan 400 işçi içinde değilmiş. Üstelik bu işten atmaların hemen ardından kadroya da alınmış. Ancak bu huzurlu günler 2009 yılına kadar sürmüş. 2009 yılında kendisiyle birlikte yaklaşık 1500 kişi işten atılmış. Gerekçe olarak ise şu gösterilmiş: “Senin eşin çalışıyormuş, bu nedenle tek maaş size yeter. İdare edebilirsiniz.” Çok zor günler yaşadığını söyleyen Recep Özbek, 15 ay işsiz kaldığını ve günlük yevmiyeli işlerde çalıştığını söyledi.

2010 yılında Tofaş’ın yeniden işçi aldığını duyunca bir kez daha başvurmuş ve yeniden işe alınmış. Ama bu kez sözleşmeli olarak çalışmaya başlamış. Üstelik 11 ay böyle çalıştıktan sonra, kadroya alınmak yerine yeni sözleşme imzalatılarak 9 ay daha aynı statüyle çalıştırılmaya devam etmiş. Fabrika yöneticilerinin ve Türk Metal yöneticilerinin kadroya alınacağı yönündeki vaatleri ise yerine getirilmemiş. Ama 2013 yılına girdiğimizde Recep Özbek’i bekleyen kadro değil, yeniden işten atılmak oldu.

TOFAŞ’TA HAKKINI ARARSAN KOÇ’TA İŞ BULAMAZSIN

Peki bu kadar haksızlığın yaşandığı fabrikada işçiler neden ses çıkartmıyor? Recep Özbek, Tofaş’a giren tüm işçilere ne kadar büyük bir fabrikada çalıştıklarının, bu fabrikadaki sosyal hakların, Koç vakfının avantajlarının ve emekli oluncaya kadar çalışıp yüksek tazminat ve yüksek emekli maaşı alacaklarının anlatıldığını dile getirdi. Hatta bunun için az sayıda da olsa eski işçilerin örnek gösterildiğini dile getiren Özbek, “Bu anlatılanlar tüm işçilerin kulağına hoş geliyor ve herkes suya sabuna dokunmadan ben fabrikada ne kadar fazla çalışırım hesabı yapıyor.” İşten atmalar olduğunda da “Sesini çıkarma işler açıldığında yeniden işe alırız” deniyormuş. Recep Özbek’in anlattıklarına göre, işçiler pembe hayallerle yetinmediğinde ise patronun gerçek yüzüyle karşılaşıyor. Recep Özbek, bu durumu şöyle anlattı: “Eğer fabrikadan patron işten atmışsa sorun yok. Ama kendi isteğinle işten çıkmışsan ya da hakkını aradığın için, sendikacılarla tartıştığın için işten atılmışsan vay haline. Çünkü artık bırak Tofaş’a girmeyi, Koç gurubuna bağlı hiçbir işyerine alınmazsın. Hatta Arçelik’in satış bayilerine bile alınmazsın. Bu nedenle kimse işverenle ya da sendikacılarla kötü olmak istemez.” (Bursa/EVRENSEL)