Burjuva muhalefetin mutabakatı ve gençliğin seçeneği
Türkiye gençliği, her yerde koşulları değerlendirip talepleri için ve tek adam yönetiminin değişmesi için mücadeleyi büyütmek durumunda.
Arşiv | Fotoğraf: DHA
Sinancem ALİKOÇ
Ankara
Türkiye’de seçim tartışmaları uzun süredir gündemde. Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik askeri müdahalesi ile birlikte gündemin sivri ucu değişse de 28 Şubat günü 6 siyasi parti (CHP, Deva Partisi, Demokrat Parti, Gelecek Partisi, İYİ Parti ve Saadet Partisi) ortaya koyduğu “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakatı” yaygın olarak tartışıldı. Uzun süredir tek adam yönetimi karşısındaki Millet İttifakı partilerinin ağzından düşürmediği sadece parlamentodaki ağırlığın değişmesiyle Türkiye’de halkın lehine bir hükümeti kurulabileceği propagandası geniş bir metin ile ilan edildi. Çözüm yöntemi olarak istişare ve uzlaşıya işaret eden mutabakat metni ile 6 parti “Yarının Türkiye’sini”, düşünce ve ifade özgürlüğünün olduğu demokratik bir Türkiye’yi inşa etme hedefinde olduğunu duyurdu. Mutabakat metninden bulunan vaatlerden çok bulunmayan, değinilmeyen noktalar dikkat çekti. Güçlendirilmiş parlamenter sistem önerisi ile cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini sona erdireceğini, geçmişe dönmeyeceğini belirten burjuva muhalefeti partileri hukuk devletine dayanan anayasal bir düzen ile her alanda eşitsizlikleri ortadan kaldıracağını ifade ediyor. Ancak eşitsizliğin kaynağını ortadan kaldırmaya dair en küçük bir ifade dahi yer almıyor. Ekonomik sorunlara önemli ölçüde değinilmiyor, dolayısıyla oraya eskisini değiştiren bir çözüm programı da koymuyor.* Kürt sorununun barışçı çözümü, dış politika gibi birçok ana meseleyi de çözümsüz bırakan 6 parti, esas itibariyle işaret ettiği taleplerin asıl sahiplerini dahi çerçeveye koymayan** bir restorasyon programında mutabık olmuş görünüyor.***
GENÇLİĞİN TALEPLERİ SINIRLI VE YÜZEYSEL OLARAK ELE ALINMIŞ
Mutabakat metni birçok açıdan tartışma götürür durumda. Referans verdiğimiz yazıların toplamı meseleyi çok yönlü olarak ortaya koyuyor. Bu yazının konusu mutabakat metninin gençlik açıdan hangi tabloyu ortaya koyduğu, gençliğin acil ve acil olmayan taleplerini içerdiği ve ne gibi çözümler sunduğu olacaktır. Öncelikle metni yayınlayan bloğu “toplumu en geniş yelpazede temsil eden altı siyasi parti olarak” tarif eden mutabakatın toplantı esnasında gençliği temsil eden herhangi bir yapının olmaması gerçeği dikkat çekici. Hali hazırda bu toplantıda göstermelik bir şeyler sağlandığı koşulda dahi, 6 siyasi parti kendi partilerinin gençleriyle dahi bu mutabakat için fikir alışverişinde bulunmamış gözüküyor. Zira bu mutabakat, kamuoyuna duyurulmuş bir buluşma veya toplantı yok. Öte yandan mutabakat metnin yayınlanmasından önce üniversitelerden, liselerden herhangi bir öğrenci temsilciliğinin ya da öğrenci topluluğunun konuya ilişkin görüşleri alınmamış – alındıysa dahi yansıtılmamış – olacak ki gençliğin esas sorunları ve talepleri sınırlı olarak yansımış, bunlar da en iyi niyetli tabirle eksik olarak sunulmuş. Gençliğin taleplerini her fırsatta oyun konsolu, internet hızı gibi taleplere indirgeyen burjuva muhalefeti mutabakat metninde bu taleplerin yanı sıra gençliğin uzun zamandır talep ettiği siyasal hak ve özgürlüklerden, adaletten ancak yüzeysel olarak bahsedebiliyor. Bu sorunların esas kaynağı hep yuvarlak olarak işaret ediliyor, çözümlere dair öneriler de bulanık olarak karşımıza çıkıyor. Gençliğin iş bulma kaygısının en temelinde görülen liyakatsizlik ve demokratik üniversite talebi Erdoğan yönetiminin tahrip etmesinden hemen önceki hali ile çözüme kavuşmuş olarak sunulmuş. En temel sorunlardan eğitim ile ilgili yığınla sorun ise metinde neredeyse yer almıyor. Yani birçok açıdan gençliğin talepleri sınırlı ve çözümler yüzeysel olarak ele alınmış. Aslında her fırsatta “Z kuşağına” çağrılar yapan Millet İttifakı partilerinin gençlik açısından bu kadar sınırlı bir platform ortaya koyması oldukça tutarsız.
EĞİTİM SORUNU BURJUVA MUHALEFETİN GÜNDEMİNDE DEĞİL
Detaylandırmak için mutabakat metninde yer almaması ile dikkat çeken eğitim sorununu ele alalım. Metinde eğitim sadece belirli durumlarda Türkiye’nin “yeniden inşası” adına müfredatın değiştirilmesi olarak eklenmiş. Mesela çevre bilinci ve cinsiyet eşitliği bilincinin kazandırılması adına müfredata dersler eklenmesi gibi. Elbette bunlar itiraz edilecek noktalar değil. Ancak zaten bilimsellikten ve nitelikli olmaktan oldukça uzak eğitim müfredatı online eğitimi ile birlikte iyice geriledi. Her yerde mantar gibi türeyen özel okullar, devlet okullarındaki eğitimin yetersizliği parasız eğitimi hakkını neredeyse tasfiye etti. İlkokul ve lise eğitimi dahi ayrıcalık haline geldi. Durum bu iken eğitimin parasız bir kamu hizmeti olarak örgütlenmesi, bilimsel ve laik bir eğitim müfredatının önerilmesi mutabakat metninde yer almıyor. Hâlbuki eğitim ve eğitim sisteminden kaynaklı sorunlar Türkiye gençliğinin en acil gündemlerinden. Her fırsatta gençliği kazanmak adına çeşitli dijital platformları özel olarak kullanan, tek adam yönetiminin buradaki zayıflığı yüzünden eleştiren burjuva muhalefetinin 6 partisi bu temel sorunu görmüyor, özel olarak gözden kaçırıyor. Yani karşımızda bir özel okul patronunu bakan yapan bir iktidar ve bunu eleştirmekten veya değiştirmekten imtina eden bir burjuva muhalefeti var. Her meselenin kökünü cahillik ve beceriksizlikle açıklamanın sonucu eğitim müfredatına birkaç ufak dokunuş yaparak sorunu çözmeyi doğuruyor. Ancak gençliğin ihtiyacı parasız, demokratik ve bilimsel eğitimin her kademede organize edilmesidir. Türkiye Cumhuriyeti’nde gençlik mücadelesi tarihi aynı zamanda eğitimde bu talepler adına mücadelesinin tarihidir. Bu tarihin gösterdiği,kazanımların ancak kitlesel ve birlikte mücadeleler ile gerçekleştiğidir. Mücadelenin dışında bir seçenek olan burjuva muhalefetinin programı - bağlı olduğunu kapitalist gruplar düşünülünce - eğitime dair en fazla birkaç popüler söylemden öteye gidemez.
METİN, DEMOKRATİK ÜNİVERSİTE TALEBİNİN KIRINTISINI VADEDİYOR
Mutabakat metninin en çok dikkat çeken kısımlarından biri üniversiteler ve akademi bölümü gibi görünüyor. “Rektör ve dekan atamalarının yeniden düzenleneceği” ve buna mahsuben öğretim üyelerinin rektörü seçmesi metinde açıkça yer aldı. Hatta bir darbe kurumu olan YÖK’ün kaldırılacağı metnin öne çıkan maddelerinden oldu. Aslında öne çıkan maddeler üniversite gençliğinin taleplerine kıyasla oldukça sınırlı. Boğaziçi Üniversitesinde Melih Bulu’nun atanmasına yönelik gelişen protestolar Türkiye’de birçok üniversiteyi sarmıştı. Üniversite gençliği rektörlerin ve üniversite yönetimlerinin belirlenmesinde seçim esası olmasını ve bu seçimin üniversite bileşenlerinin tamamının seçmesini talep etmişti. Yani öğrencilerin de seçime dâhil olmasını içeren bir talepti. Mutabakat metni binlerce gencin ortaya koyduğu bir talebi “geniş bir kesimin temsilcisi” olduğunu iddia eden bir blok için herhalde en hafif tabiriyle tutarsızdır. Öte yandan öğrencilerin üniversite yönetimlerinde temsil edilmesi, doğrudan öğrencileri ilgilendiren durumlarda öğrencilerin karar verici mekanizmalarının devreye girmesi metinde gündem dahi edilmemiş. Süresiz olarak ertelenen her üniversitede farklı uygulanan, öğrencilere duyurusu dahi yapılmadan iktidar yanlısı grupların seçimi kazanmasına mahal verilen öğrenci temsilciliği seçimleri burjuva muhalefetinin gündemine girmemiş gözüküyor. Kısaca 6 partinin mutabakat metni sadece Erdoğan yönetiminin tahrip ettiği kısıtlı talepleri önermiş durumda. Bu taleplerin metinde yer alması dahi binlerce öğrencinin günler hatta aylar süren ısrarlı mücadelesinin sonucudur. Burjuva muhalefeti üniversite gençliğine her fırsatta seçimi bekleyin, mücadele etmeyin salıkları verirken mutabakat metninde demokratik taleplerin ancak kırıntısına yer vermeyi uygun görmüş durumdadır. Böyle bir çerçevenin üniversite gençliğinin ihtiyacı karşılaması pek de mümkün görünmüyor.
GENÇLERİN GELECEK KAYGISI BURJUVA MUHALEFET İLE ÇÖZÜLMEYECEK
Herhalde metnin gençlik kesimleri içinde en çok dikkat çeken noktaları kamuda işe alımlarda yüksek derece bürokratların atamalarında liyakatin esas alındığına işaret eden bölümler. Bunun sebebi ise uzun zamandır gelecek ve iş bulma kaygısıyla boğuşan gençler tek adam yönetiminin altında hak ettikleri yere gelemezken adam kayırmacılığın iktidar açısından bir düstur haline gelmesi olarak ifade edebiliriz. Burjuva muhalefetinin mutabakat metni sadece kamuda işe alımlarda değil aynı zamanda kamu yönetiminde de hukuka ve liyakate dayalı şeffaflık ilkesi ile hareket edileceğine işaret ediyor. Mealen Türkiye’de adaletin tesis edileceği, kamu kaynaklarının yönetiminin belirli bir kesime değil herkese eşit dağılacağını ifade ediyor. Birçok genç özellikle AKP’nin ve hatta iktidar ortağı MHP’nin yandaşı gruplara kamu kaynaklarının peşkeş çekilmesinden rahatsız. Dolayısıyla bu mutabakat metni birçoğumuza “aa işte gerçek çözüm” bile dedirtebilir. Eğer ki sorunun kaynağını “beceriksiz yöneticiler” olarak saptarsak bu sonucu çıkartmak mümkün. Ancak “beceriksiz yöneticiler” burjuvazinin çeşitli gruplarının ülkeyi sömürmesi ve kaynaklarını talan etmesini yönetmekte ve bu konuda kapitalistlere sınırsız bir alan sağlamakta oldukça mahirler. Burjuva muhalefetinin ekonomik ve siyasal sorunların çözümünü liyakate indirgemeyi tercih ettikçe, iktidarı geldiğinde bugünün “beceriksiz yöneticilerinden” alternatif bir tablo sunamazlar. Zaten bunu yapmak eğiliminde de değiller. Yani burjuva muhalefetinin mutabakatı gençliğin gelecek sorununa gerçek bir çözüm üretmiyor.
GENÇLİK SEÇENEKSİZ DEĞİL
6 partinin ortaya koyduğu güçlendirilmiş parlamenter sistem mutabakat metni birçok yönden tartışma götürür düzeyde. Kısa sürede mutabakatın ortaya koyduğu platform, gençlik açısından talepleri ve ihtiyaçları karşılar durumda değil. Aksine birçok noktadan gerçekçi olmayan aldatıcı bir program ortaya koyuyor. Dolayısıyla burjuva muhalefetinin programı gençliğin geleceğini kurtarmak için bir seçenek değil. Öte yandan gençlik seçeneksiz de değil. Uzun süredir tek adam yönetimi ve burjuva muhalefet güçleri dışında bir seçim ittifakının girişimleri gündeme geliyor. Halkın geniş kesimlerinin ihtiyacını kapsayacak üçüncü bir seçenek, gençlik için de ihtiyaç. Bunun için de hem acil ekonomik talepler adına hem de çeşitli hak ve özgürlükler için gençliğin içindeki güçlerin birleşmeye ve tartışmaya ihtiyacı var. Kendi taleplerini de kapsayacak bir seçenek için Türkiye gençliği, her yerde koşulları değerlendirip talepleri için ve tek adam yönetiminin değişmesi için mücadeleyi büyütmek durumunda.
*https://www.evrensel.net/haber/456067/bulent-falakaoglu-mutabakat-yeni-ekonomik-ayagi-eski
**https://www.evrensel.net/haber/456075/nuray-sancar-yetmez-ama-evet-degil
***https://www.evrensel.net/yazi/90483/6-parti-yeni-bir-insa-icin-mi-restorasyon-icin-mi-mutabakat-yapti- https://www.evrensel.net/haber/456070/fatih-polat-restorasyonun-sinirlarini-cizen-bir-metin