09 Mart 2022 10:46
Son Güncellenme Tarihi: 09 Mart 2022 19:43

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog Türkiye'ye geldi, Erdoğan "Yeni bir dönüm noktası" dedi

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, iki günlük temaslarda bulunmak üzere Türkiye'ye geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Herzog'un görüşme sonrası ortak basın açıklaması yaptı

Fotoğraf:Mustafa Kamacı/AA

Paylaş

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ve beraberindeki heyet Türkiye'de 2 gün sürecek programı kapsamında Ankara'ya geldi.

Herzog, Anıtkabir ziyaretinin ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne geçti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrailli mevkidaşı Herzog'u Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin ana giriş kapısında karşıladı. Erdoğan ve Herzog, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin merdiveninde Türkiye ve İsrail bayrakları önünde hatıra fotoğrafı çektirdi.

Törende, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve Ankara Valisi Vasip Şahin de yer aldı. Karşılama töreninin ardından liderler baş başa görüşmeye geçti.

ENERJİDE İŞ BİRLİĞİ YAPABİLİRİZ

Erdoğan ve İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Ziyaretin Türkiye-İsrail ilişkilerinde yeni bir dönüm noktası olacağına inandığını söyleyen Erdoğan', "İsrail'le müşterek hedefimiz ülkelerimiz arasında ortak çıkara dayalı, karşılıklı hassasiyetlere saygı temelinde siyasi diyaloğun yeniden canlandırılmasıdır" diye konuştu.

Erdoğan, Türkiye-İsrail ilişkilerinin gelişmesi ve güçlenmesinin her iki ülke açısından olduğu kadar bölgesel istikrar ve barış için de büyük bir öneme sahip olduğunu dile getirerek, "Bölgemizde barış, huzur ve birlikte yaşama kültürünün yeniden hakim kılınmasına katkı sağlamak bizim elimizdedir. Pozitif bir gündem üzerinden ikili iş birliği ve bölgesel diyaloğumuzu ilerletebildiğimiz ölçüde fikir ayrılığı yaşadığımız konuları ele almamız da kolaylaşacaktır" ifadelerini kullandı.

İki ülke arasında başta ekonomik ve ticari ilişkiler olmak üzere, muhtelif alanlarda iş birliği potansiyelini hayata geçirmenin önem taşıdığını söyleyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ticaret hacmimiz, salgına rağmen yüzde 36'ya yakın artış göstererek geçtiğimiz sene 8,5 milyar dolar seviyesine ulaşmıştır. Ortak çabalarımızla bu rakamı, 2022'de 10 milyar dolara taşıyacağımıza inanıyorum. Enerji ve enerji güvenliği alanlarında yürütülecek projelerde iş birliğine hazır olduğumuzu Sayın Devlet Başkanına ifade ettim. Türkiye, böylesi projeleri hayata geçirebilecek tecrübe ve kapasiteye sahiptir. Son günlerde bölgemizde yaşanan gelişmeler enerji güvenliğinin önemini bir kez daha ortaya koymuştur. Turizm, bilim, ileri teknoloji, tarım, sağlık ve savunma sanayi gibi alanlarda ciddi iş birliği imkanlarına sahibiz. Türkiye İhracatçılar Meclisimizin organizasyonuyla 90 kişilik heyetimiz, 5-8 Mart'ta İsrail'de verimli temaslarda bulundu. Bu faaliyetleri karşılıklı olarak teşvik ederek iş birliğimizi daha da ilerleteceğiz. Şu anda bizim elimizde 4 tane sondaj gemisi var. 2 tane sismik araştırma gemimiz var. Karadeniz'de, Akdeniz'de bu çalışmaları işbirliğimizle planlamak suretiyle hayata geçirebiliriz."

FİLİSTİN

Görüşmenin temel unsurlarından birisinin Filistin meselesi olduğunu aktaran Erdoğan, şöyle konuştu:

"Sayın Herzog ile konuya dair yaklaşımımızı ve hassasiyetlerimizi açıkça paylaştık. Bölgede gerginliğin azaltılmasına ve iki devletli çözüm vizyonunun muhafazasına verdiğimiz önemi ifade ettim. Kudüs'ün tarihi statüsüyle Mescid-i Aksa'nın dini kimliği ve kutsiyetinin korunmasına atfettiğimiz önemin altını çizdim. Filistinlilerin sosyal ve ekonomik şartlarının iyileştirilmesinin ehemmiyetine dikkat çektim. Filistin halkına yönelik insani projeler yürüten TİKA ve Türk Kızılay gibi kuruluşlarımızın faaliyetlerinin devam etmesi hususunda İsrail makamlarının desteğini beklediğimizi özellikle vurguladım.

Antisemitizmin bir insanlık suçu olduğu yönündeki yaklaşımımızı bir kez daha tekrarladım. Türkler ve Museviler yüzyıllar boyunca, barış içinde bir arada yaşamanın en güzel örneklerini vermişlerdir. Bu müstesna tarihimize gölge düşürülmesine müsaade etmeyeceğiz. Koronavirüs salgınıyla beraber dünyada nefret suçlarının yeniden arttığını görüyoruz. Antisemitizm, İslam düşmanlığı, yabancı karşıtlığı ve ırkçılıkla mücadele konusunda kararlı ve ilkeli tutumumuzu sürdürmeye devam edeceğiz."

Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Önümüzdeki dönemin ikili ilişkilerimizin yanı sıra bölgesel iş birliği açısından da yeni fırsatları beraberinde getireceğine inanıyorum. Dışişleri Bakanımızın hemen bu ziyaretin ardından Filistin'e ve İsrail'e yapacağı ziyareti önemsiyorum. Ardından yine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımızın İsrail ziyaretini de önemsiyorum. Türkiye olarak, daha önce başlatılmış olan enerji noktasındaki iş birliğini yeniden hayata geçirmek için bu bir fırsattır diye düşünüyorum. Şu anda bizim elimizde, dördüncüsü de yolda geliyor, dört tane sondaj gemisi var. İki tane de sismik araştırma gemimiz var. Karadeniz'de, Akdeniz'de bu çalışmaları iş birliğimizle planlamak suretiyle hayata geçirebiliriz."

ÇAVUŞOĞLU GELECEK AY İSRAİL'E GİDECEK

İsrail Cumhurbaşkanı Herzog, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun gelecek ay İsrail'i ziyaret edeceğini söyledi. Herzog'un açıklamalarından öne çıkanlar ise şöyle:

"Amacımız (Türkiye-İsrail) ülkelerimiz ve halklarımız arasında dostane ilişkilerin gelişmesinin temellerini atmaktır"

"İsrail ve Türkiye hepimizin ev olarak adlandırdığı bu bölgeyi çarpıcı bir şekilde etkileyecek bir iş birliği yapabilir ve yapmalıdır"

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, 9-10 Mart'ta gerçekleşecek ziyaret sırasındaki görüşmelerde, ikili ilişkiler ele alınacak.

YARIN İSTANBUL'DA OLACAK 

Herzog, görüşmelerin ardından akşam saatlerinde İstanbul'a doğru yola çıkacak. Herzog, İstanbul’da Yahudi cemaatinin üyeleriyle yarın bir araya gelecek. 

Herzog'un ziyareti, İsrail’den Türkiye’ye 14 yıl sonra cumhurbaşkanı düzeyinde yapılan ilk ziyaret olma özelliği taşıyor.

"NORMALLEŞMENİN NEDENİ MÜTTEFİKSİZ KALMA DURUMU VE İZOLASYON"

31 Mayıs 2010'da Mavi Marmara gemisine İsrail’in düzenlediği ve 10 Türkiye vatandaşının öldürüldüğü olaydan itibaren Türkiye-İsrail ilişkileri gergin ilerledi. Saldırı sonrasında Türkiye Tel Aviv Büyükelçisini geri çağırdı. 2016 yılında ilişkilerin normalleştirilmesi için İsrail tazminat ödemeyi kabul etti. Büyükelçiler karşılıklı olarak geri döndü. 2018'de İsrail’in Filistin vatandaşlarına yönelik şiddet içeren eylemleri nedeniyle büyükelçi tekrar geri çekildi.

Türkiye-İsrail görüşmesini Evrensel'e değerlendiren Doç. Dr. Erhan Keleşoğlu, Türkiye'nin İsrail ile "normalleşme" çabalarının asıl nedeninin uluslararası alandaki izolasyon ve müttefiksiz kalma durumu ile ilgili olduğunu belirtti. Türkiye'nin Müslüman Kardeşler’e verdiği bölgesel destek nedeniyle başta Mısır olmak üzere, Suudi Arabistan ve BAE ile gergin bir süreç yaşadığını hatırlatan Keleşoğlu, ancak Türkiye’nin müttefiki Katar’ın Suudi Arabistan ve BAE ile ilişkilerini düzeltmesi, İsrail’in de izolasyonu kırarak, BAE, Bahreyn, Fas ve Sudan ile ilişkilerini normalleştirmesinin Türkiye'nin de hamle yapmasının önünü açtığını ifade etti. ABD ile ilişkilerin tamiri açısından İsrail’in özel bir rol oynama potansiyeline sahip olduğunun da altını çizen Keleşoğlu, asıl etkenlerden birinin de ekonomik kriz olduğunu belirtti. (HABER MERKEZİ)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Gençlik burjuvazinin ideolojik prangalarını kırmalı

SONRAKİ HABER

Mata Otomotiv işçisi: Saat ücretimiz artırılsın!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa