Türk Telekom soygununda son perde: TVF, Telekom'un yüzde 55'ini almak için sözleşme imzaladı
Türkiye Varlık Fonu Fonu, 2005 yılında özelleştirilen Türk Telekom’un yüzde 55 hissesinin tekrar satın alındığını duyurdu.
Türk Telekom logosu
Birkan BULUT
Ankara
Varlık Fonu, 2005 yılında özelleştirilen Türk Telekom’un yüzde 55 hissesinin, özelleştirilmeden 17 yıl sonra tekrar satın alındığını duyurdu. Türk Telekom’u 2005’te satın alan Hariri ailesinin özelleştirme için Türkiye bankalarından çektiği kredileri ödememesi nedeniyle, bankalar hisselere el koymuştu. Böylece Türkiye kendi verdiği borçla sattığı Telekom’u, tahsil edemediği borca rağmen yeniden satın aldı. Oysa imtiyaz sözleşmesi gereği 2026 yılında Hazineye devredilecekti. EMO Yöneticisi Mehmet Özdağ, “Mülkün sahibi olan bizlere ne kaldı geriye? Elden çıkartılmış yüzlerce taşınmaz, heba edilen çok değerli yetişmiş personel, ülkenin geleceğinden çalınmış ARGE faaliyetleri, yetersiz altyapı ve satın alma gücümüzün çok üzerinde fiyatlarla haberleşme hizmeti ile devam eden borçlar” dedi.
BANKALARA ÖDENMEYEN BORÇTAN DAHA FAZLA KÂR ELDE ETTİ
AKP’nin iktidara gelişinden üç yıl sonra özelleştirilen Türk Telekom, Lübnanlı Hariri ailesi tarafından satın alınmıştı. Hariri ailesinin şirketi Oger Telekom, o dönem yüzde 55 hisseyi 6.5 milyar dolara satın aldığı Telekom’a 1.6 milyar dolarlık ödeme yapmış ve 2007 yılında kalan taksitler için Türkiye’deki bankalardan 4 milyar dolardan fazla kredi kullanmıştı. Oger borçlarını ödemekte zorlandığı gerekçesiyle 2013 yılında Türkiye bankalarından 4.5 milyar dolar daha kredi aldı. Bu kez kredinin karşılığında Türk Telekom hisselerini rehin verdi. Türkiye’deki bankalara borcunu ödemeyen Hariri ailesinin bu süreçte elde ettiği kazancın ise 10 milyar dolar civarında olduğu belirtiliyor.
Alacaklı bankalar ödenmeyen krediler sebebiyle 2018 yılında Türk Telekom’a el koydu. Bankalar tarafından kurulan Levent Yapılandırma Yönetimi Türk Telekom’u yönetmeye başladı. Ancak el koyulmasının üzerinden daha bir yıl geçmeden Telekom’un satılması için uluslararası yatırım bankası Morgan Stanley’e yetki verildi.
2026’DA ZATEN DEVREDİLECEKTİ
2005 yılında özelleştirmeye giden devlet, bu kez alıcı çıkmayan Türk Telekom’a talip oldu. Türkiye Varlık Fonu ile LYY Telekomünikasyon arasında, Türk Telekom’un yüzde 55’ini 1 milyar 650 milyon dolara satın aldığı açıklandı. Ayrıca Telekom’un genel kurulu tarafından dağıtımına karar verilecek temettü tutarından LYY’nin yüzde 55 payına denk gelen kısmı da LYY’ye ödenecek.
ŞİRKETİN BANKALARA ÖDEMEDİĞİ BORÇ VATANDAŞIN CEBİNDEN ÇIKACAK
Öte yandan 2005 yılında imzalanan 21 yıllık sözleşmeye göre Telekom’un sahip olduğu tüm altyapının çalışır vaziyette devlete teslim edilmesi gerekiyordu. Böylece 2026 yılında zaten sıfır bedelle Hazineye dönecek olan Türk Telekom’un yüzde 55 hissesine 1.6 milyar dolar, yani yaklaşık 25 milyar TL ödenecek. Şirketin bankalara ödemediği borç, vatandaşın cebinden çıkacak.
YÜZLERCE TAŞINMAZ ELDEN ÇIKARILDI
Elektrik Mühendisleri Odası Yöneticisi Mehmet Özdağ, “2005 yılında yalnızca 1.31 milyar dolar peşinat ödeyerek Türk Telekom yönetimini ele geçiren OTAŞ, 5.7 milyar dolar kâr payını yerli iş birlikçileri ile cebe indirdi, yaklaşık 4.75 milyar dolarlık borç bırakarak 2018 yılında sahneden çekildi. EMO bu sürecin tümünü defalarca raporladı, soyguna seyirci kalınmamasını dile getirdi” dedi.
Türk Telekom’un 21 yıllık imtiyaz süresi sonunda zaten kamuya devredilmesi gerekirken, OTAŞ’ın yerli bankalara taktığı borçlar nedeniyle, hisselerinin bu kez alacaklı bankaların kurduğu Levent (Alacaklı bankaların genel merkezlerinin olduğu semt ismi) Yatırım Ortaklığına devredildiğini belirten Özdağ, şöyle konuştu:
"2018 yılından bu yana Türk Telekom'un (TT) kârı yeni yatırımlara ve teknolojik yenilemeye ayrılmak yerine temettü dağıtımı yoluyla Türk Telekom dışına çıkartılmaya devam edildi. Gelinen noktada TT’den alacaklı özel şirketler ve bankalar büyük ölçüde alacaklarını aldılar ve almaya devam ediyorlar. Mülkün sahibi olan bizlere ne kaldı geriye? Elden çıkartılmış yüzlerce taşınmaz, heba edilen çok değerli yetişmiş personel, ülkenin geleceğinden çalınmış ARGE faaliyetleri, yetersiz altyapı ve satın alma gücümüzün çok üzerinde fiyatlarla haberleşme hizmeti ile devam eden borçlar.”
"SOYGUNU SEYREDEN, İZİN VEREN TÜM KAMU GÖREVLİLERİ BU TABLONUN SORUMLUSU"
Doğal tekel konumunda olan hizmetlerin özelleştirilmemesi gerektiğini ifade eden Özdağ, özelleştirilince rekabet, kalite artışı, ucuz hizmet, teknolojik yatırım, insana yatırım vs. hepsinin bir kalemde gideceğini ve sadece özel şirketlerin en kısa sürede aşırı kâr hırsı ile halkın soyulup soğana çevrildiğini söyledi. Özdağ, “Bu soygunu seyreden, izin veren tüm kamu görevlileri bu tablonun sorumlusudur. Er ya da geç sorulur. Bir an önce TT kamusal ve özerk bir yönetime kavuşturulmalıdır, yeni hisse satışı süreçleri derhal sonlandırılmak zorundadır” ifadelerini kullandı.