Kılıçdaroğlu’nun Diyarbakır ziyaretinin gençlere gösterdikleri
Kürt gençliğinin sorunlarını çözecek ve taleplerini karşılayacak olan şey barış, demokrasi ve insanca yaşayacağı özgür gelecek mücadelesinin bir parçası olmak.
Fotoğraf: Evrensel
Süleyman Atalay
Diyarbakır
Geçtiğimiz akşam CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Diyarbakır'da Gençlik Buluşmasında gençlerle bir araya gelerek sorulan soruları yanıtladı, gençlerin taleplerini dinledi. Buluşmaya gençliğin birçok kesiminden yoğun bir katılım olduğu söylenebilir. Genel olarak baktığımızda CHP, gençlik için ya kendilerine umut veren bir noktada ya da tek adam rejimi karşısında kötünün iyisi durumunda. Bu görmezden gelinemez. Ama bölgedeki gençlerin CHP'yi tam anlamıyla bir kurtarıcı olarak gördüğü de söylenemez. Gerçekleştirilen bu toplantı da bunun nüvelerini taşıyordu. Özellikle sorulan sorular ve değinilen sorunlarda son yıllarda kaldırılan dokunulmazlıklar, yapılan sınır ötesi operasyonlar, ana dilde eğitim, Kürtçe tiyatro oyunlarının yasaklanması, geçmişte ismi Kürtçe olan yerleşim yeri isimlerinin iade edilmesi, Kürt sorununda muhatap meselesi, cezaevlerinde artan ölümler ile hak ihlalleri ve geçtiğimiz haftalarda altı parti ile yan yana gelen CHP’nin buraya neden HDP'yi de dahil etmediği gibi noktalar üzerinde duruldu. Aynı zamanda bu altı muhalefet partisinin samimi ve gerçekçi olmadığına dair düşünceler de dillendirildi, eleştiriler yapıldı.
Alınan cevaplara bakılırsa gençlerin bahsettiği bu sorunların çözümü ilk aşama için her ne kadar umut verici olsa da mesele Kürt sorunu ya da bölgedeki sorunlar olunca her zamanki gibi katı olmasa da üstten çözümlenmeye çalışılan, "Biz gelince düzelteceğiz, değiştireceğiz" gibi içi sönük kalan cevaplar verildi buluşmada. Bölge gençlerinin sorulan soruların arasında en çok cevap almak istediklerinden birisi ise Kürt sorununda muhatap meselesiydi. Kılıçdaroğlu bu soruyu da "Meşru olan organ neresiyse çözümü de oradadır, mecliste çözülür bunlar" şeklinde cevapladı. Genel olarak geniş konuşmaktan kaçındı, durumu idare etmelik cevaplar verdi. Şu an baktığımız zaman bu sorunların çözülmesi için bir iktidar değişikliğine ya da seçimi beklemeye ihtiyaç olmadığı çok açık ama Kılıçdaroğlu bunları birer seçim vaadi olarak sunmaktan çekinmiyor, seçim diplomasisini gençlere karşı da devam ettiriyor. Sorunların kabulüne dair “Demokrasiye giden yol Diyarbakır’dan geçer” diyerek bir adım atsa da seçimleri beklemeden, mecliste ana muhalefet olarak somut adımlar attığı söylenemez. Kısacası Kılıçdaroğlu, meselenin çözümünü yine seçim sonrasına havale eden tutumunu sürdürdü, sürdürüyor.
SORUNLARIMIZ BARIŞLA DEMOKRASİYLE ÇÖZÜLECEK
Son olarak dikkat çekilmesi gereken kısımlardan belki de en önemlisi şuydu: Buluşma öncesi gençleri her zaman etkileyecek unsurlar olan Kürtçe şarkıların, türkülerin ve Kürt halkıyla özdeşleşmiş erbanenin çalınması gibi kendine çekme taktikleri ve hoş görünme çabalarıyla bu sorunların çözülemeyeceği aşikâr. Bölgeye, Diyarbakır'a gelen her siyasetçi yıllardır bu ve bunun gibi kültürel ve geleneksel yollardan ilerlemeye çalışmış ama yol kat edememişti.
Yedi yıl önce bölge şehirlerindeki sokak savaşlarında yakınlarını yitiren, sokak ortasında cenazeleri bekletilen bir halkın gençlerine bu tür şeyler tatmin edici gelmedi, gelmiyor. Dolayısıyla Kürt gençliğinin sorunlarını çözecek ve taleplerini karşılayacak olan şey barış, demokrasi ve insanca yaşayacağı özgür gelecek mücadelesinin bir parçası olmaktan geçiyor.