Eğer isterse herkesi tarar!
Cizre Emniyet Müdürü, biber gazı kullanılmasından şikayetçi olanlara, son Newroz’u hatırlatarak, “Biz istesek hepsini tarardık, 100-200 kişi ölürdü” dedi, “Onlar bize roket de atsa biz gaz atıyoruz. Keşke başka bir alternatifimiz olsa’ diye de ekledi.‘Güvenlik Hizmetlerini Destekleme ve Güçl
‘Güvenlik Hizmetlerini Destekleme ve Güçlendirme Derneği’nce Emniyet Müdürlüğü Lokali’nde düzenlenen etkinlikte konuşan İçli, açıklamalarıyla ‘pes’ dedirtti. Etkinliğe katılanların, gösterilerde polisin yoğun biber gazı kullanmasından duydukları rahatsızlığı dile getirmeleri üzerine İçli, eylemlerde yol kapatıldığı ve vatandaş rahatsız edildiği için gaz kullandıklarını, polisin hiç bir zaman durup dururken gaz atmadığını söyledi.
‘100-200 KİŞİ ÖLÜRDÜ’
Yaşlı ve öğrenci olan yerde taş atılsa bile gaz kullanmadıklarını da iddia eden Emniyet Müdürü, geçtiğimiz yıl polis müdahalesi nedeniyle yüzlerce kişinin gözaltına alındığı ve bir polis memurunun yaşamın yitirdiği Newroz’u hatırlatarak, “Biz isteseydik oranın hepsini tarardık. 100-200 kişi ölürdü” dedi.
‘KEŞKE BAŞKA ALTERNATİFİMİZ OLSA DA...’
“3-5 çocuğun taş atmasına gaz atmıyoruz, attırmıyorum” iddiasında da bulunan İçli, “Alıyor eline molotofkokteylini bize atıyor, biz gaz atıyoruz. Kurşun atıyorlar, biz gaz atıyoruz. Taş atıyorlar, biz gaz atıyoruz. Roket atıyorlar, biz yine gaz atıyoruz. Onlar sürekli trendi yükseltmesine rağmen biz yine gaz atıyoruz, çünkü başka şansımız yok. Keşke başka bir alternatifimiz olsa da gaz kullanmasak. Ancak kullanmak zorunda olduğumuz için kullanmamız gereken yerde kullanıyoruz” dedi.
CİZRE GAZA BOĞULDU
İçli’nin ‘öğrenci ve yaşlı olan yerde gaz kullanmıyoruz’ ve polisin özenli davrandığına dair sözlerinin gerçeği yansıtmadığını görmek için ise sadece 2012’yi kapsayan kısa bir arşiv turu yapmamız yetti. Cizreliler neredeyse her gün gaz bulutları arasında yaşarken biz sayfamızda bunların bir kaçını, 18 gaz bombası nedeniyle ölen Mehmet Uytun’u ve İçli’ye bağlı polisin halkı değilse bile BDP İlçe binasını dakikalarca taradığını hatırlatmakla yetiniyoruz.
CİZRELİ GAZSIZ GÜN YAŞAMADI!
Cizre Emniyet Müdürü Ercan İçli’nin ‘durup dururken gaz atmıyoruz’ dediği Cizre’de son bir yılda yaşanan olaylardan bazıları şöyle;
* 28 Aralık 2012’de Roboskî Katliamı’nın 1. yıl dönümü nedeniyle yapılmak istenen anmaya polis yine gaz bombalarıyla saldırdı. 11 yaşındaki N.D. yüzüne isabet eden gaz bombası nedeniyle ağır yaralandı. Diyarbakır’a sevk edilen N.D bir süre hastanede kaldıktan sonra taburcu edildi.
* 2 Ocak 2013’te Cizre Dicle Çok Programlı Lisesi’nde bir patlama yaşandı. Patlamanın ardından okulu boşaltan öğrencilerle olay yerine gelen polisler arasında arbede yaşandı. Polis yine gaz bombalarına sarıldı, iki genç kafalarına isabet eden gaz bombaları nedeniyle yaralandı.
* Cizre’de 3 Aralık 2012’de PKK’li Servet Fidan’ın cenazesini karşılamak için Cizre’de toplanan binlerce kişiye polis gaz bombaları ve tazyikli suyla saldırdı. Onlarca kişi gazdan etkilendi, çıkan çatışma saatlerce sürdü. Gaz bombaları bazı evlere de isabet etti.
* 6 Kasım 2012’de Cizre’nin Yasef mahallesindeki iki katlı eve gece saat 22.30’da gaz bombaları atıldı. İki dairede bulunan 28 kişi gazdan zehirlenerek hastaneye kaldırıldı.
* 12 Kasım 2012’de açlık grevlerine destek amacıyla yapılan yürüyüşe müdahale eden polisin attığı gaz bombalarından biri Çevik ailesinin evine isabet etti. Evde yangın çıktı. Kadriye Çevik, “Gaz bombası küçük oğlumun uyuduğu yere düştü. Yatağı yorganı yandı, oğlumu zor kurtardım” dedi.
* 31 Ekim 2012’de açlık grevindeki tutuklulara destek için yapılan eyleme de gaz bombalarıyla saldırıldı. 18 yaşındaki Ali Gezer’in başına gaz bombası isabet etti. Ağır yaralanan Gezer ölümden döndü.
* 13 Ekim 2012’de Yafes Mahallesi’nde yapılan düğünü basan polis ‘Kürtçe siyasi şarkılar çalınıyor’ diyerek, etrafa gaz bombaları attı, düğün iptal edildi.
* 17 Eylül 2012’de Cizre’nin Nuh ve Cudi mahallelerine zırhlı araçlarla gelen polisler hiçbir olay olmaksızın mahallelere gaz bombası attı. Polislerin hangi gerekçe ile gaz bombası attığı öğrenilemedi.
* 27 Ağustos 2012’de Cizre’de ‘Özgürlük yürüyüşünüzü selamlıyoruz’ sloganıyla yapılmak istenen mitinge de polis gaz bombalarıyla saldırdı. Gençlerin polise karşılık vermesi üzerine başlayan çatışma gün boyu devam etti. Gece saatlerinde bir çok mahalleye yayılan çatışmalar, sabah saatlerine kadar dinmedi. Olaylar sırasında Sur Mahallesi’nde atılan gaz bombalarından biri Afşar ailesinin evine, çocukların uyuyor olduğu odaya düştü.
* 20 Nisan 2012’de Cizre’yi ziyaret eden BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ve beraberindeki heyet kalabalık bir grup tarafından karşılandı. Yapılan ilk konuşmanın ardından esnafı ziyaret etmek isteyen heyetin bulunduğu alana polislerce gaz bombası atıldı. Kaplan, “Cizre’de yapılanlar işgal ordularının sömürge devletlerine yaptığı uygulamadır” demişti.
* 25 Ocak 2012’de Roj Tv’nin kapatılmasını protesto için yapılmak istenen basın açıklamasına gaz bombalarıyla müdahale edildi.
Emniyet Müdürü Ercan İçli’nin ‘İstesek tarardık, 100-200 kişi ölürdü’ dediği 2012 Newroz’unda 1990’lı yılları aratmayan görüntüler yaşandı. İçişleri BaKanlığı’nın genelgesiyle Newroz kutlamasının yasaklandığı ilçede binlerce kişi sokaklara çıktı. Neredeyse her sokakta bir araya gelenlere gaz bombaları ve tazyikli suyla müdahale edildi. Savaş alanına dönene ve her noktasında çatışma yaşanan bir kurşunla ağır yaralanan polis memuru Ahmet Toprakoğlu yaşamını yitirdi. Kentte aralarında BDP yöneticileri, hamile kadınlar, yaşlı ve çocukların da bulunduğu yüzlerce kişi yaralandı. Çok sayıda kişi gözaltına alındı. Olaylar sırasında çok sayıda zırhlı araçla BDP ilçe binasına gelen onlarca polis BDP binasını uzun namlulu silahlarla dakikalarca taradı. Kentte çatışmalar tüm mahallelere yayıldı ve ertesi gün de devam etti. MEHMET UYTUN GAZ BOMBASI NEDENİYLE ÖLDÜĞÜNDE 18 AYLIKTI Cizre Emniyet Müdürü polisin gaz bombası kullanımında hassas olduğunu belirtse de gaz bombaları nedeniyle yaralananların yanında ölenler de oluyor. Cizre’de 9 Ekim 2009’da yapılan bir eyleme polisin yine sert müdahale etmesinin ardından başlayan olaylar sırasında atılan bir gaz bombası evinin balkonunda annesinin kucağında olan 18 aylık Mehmet Uytun’un başına isabet etti. Mehmet Uytun yaşamını yitirdi. Uytun’u öldürenler hakkında soruşturma açılmasına gerek görülmedi. Aile ve avukatlar delillerin Emniyet Müdürlüğünde tutulduğunu ve karartıldığını öne sürmüştü. (İstanbul/EVRENSEL)