23 Mart 2022 09:52

Ekmek, Gül ve CİTOB istiyoruz!

Çukurova Üniversitesi Kadın Çalışmaları Topluluğu olarak 8 Mart’a dair gerçekleştirdiğimiz röportajda en çok CİTÖB talebi öne çıkıyor.

Fotoğraf: Ekmek Ve Gül

Paylaş

Çukurova Üniversitesi Kadın Çalışmaları Topluluğu

 

Dünyanın her yerinde kutlanan 8 Mart, geçtiğimiz haftalarda Adana'da da coşkuyla karşılandı. Dünya Emekçi Kadınlar Günü, kadınların maruz kaldıkları şiddete, tacize, eşitsizliğe karşı daha güçlü ses çıkarma günüdür. Biz Çukurova Üniversitesi Kadın Çalışmaları Topluluğu olarak 8 Mart haftasında sık sık bir araya geldik, çalışmalar yaptık. 8 Mart Mitingi’ne ve gece yürüyüşüne pankartlarımızla katıldık. Avukat Sevil Aracı ile söyleşi düzenledik. Hep birlikte Ekmek ve Gül Kadın Korosu’nu ve Sardunya Kokan Kadınlar adlı tiyatro oyununu izlemeye gittik. Şimdi de arkadaşlarımızın fikirlerine ses veriyoruz.

 

TACİZE, ŞİDDETE, EŞİTSİZLİĞE KARŞI SES ÇIKARALIM!

Fatma

Çocuk Gelişimi Bölümü

 

“Kadınların her yönden güçlü ve çalışkan olduğunu düşünüyorum. 8 Mart, kadınların güçlü olma yolunda ilerledikleri ve birbirlerine destek oldukları bir gün benim için. Türkiye'de kadın öğrenci olmak zor. Geç saatlerde okuldan eve dönerken, otobüs duraklarında beklerken tedirgin oluyoruz. Çünkü kadına yönelik taciz ve şiddet yüksek bir seviyede. Bunlara karşı ses çıkarılmasını istiyorum. Topluluğun içinde bulunma sebebim de kadınların sesi olmak ve kadınlarla birlik olmak. Bu sebeplerden ötürü Çukurova Üniversitesinde Tacizi Önleme Birimi’nin kurulmasını istiyorum.

 

KALIPLARA SIĞMIYOR EZBER BOZUYORUZ!

Vildan

İç Mimarlık Bölümü 

 

“Bugünün benim için anlamı büyük. Çünkü kadınlar geçmişten günümüze hep bir kalıbasokulmaya çalışıldı, çalışılıyor. Bu şartlarda direnen çoğu kadın gibi ben de kendi çapımda mücadelemi sürdürüyorum. Ben tek bir yere, tek bir şeye ait olmak istemiyorum. Benim aklım, hayallerim ve yeteneklerim var ve bu konularda yapabileceklerim sınırsız. Bugünün bu mücadeleyi sürdürmüş kadınların anısına armağan edilmiş olması ise müthiş bir duygu. Parantez açarak şunu eklemek istiyorum, ‘Emekçi’ kelimesi bazı kadınları kapsamadığı için sadece Kadınlar Günü olması bana daha anlamlı geliyor. Kadın olmak zor, her yerde zor. Çünkü biz alışılmışın dışına çıkıyoruz bir nevi. Bazılarının ezberini bozuyoruz. Tek temennim hep birlikte olup kadın okuryazar sayısının daha da arttığını görmek ve onların başarılarını gururla izlemek. Ataerkil sistemi bir nebze olsun değiştirmek ve bu uğurda bir şeyler yaptığımı kendime kanıtlayabilmek için bugün bu topluluktayım.”

 

“8 MART BENİM İÇİN ÇOK GÜÇLÜ BİR KALABALIK”

Ezgi

Moda Tasarımı Bölümü

 

“Ne olursa olsun kadınların her zaman ve her yerde güçlü olduğunu ve her yıl bu gücünarttığını görüyorum. 8 Mart'ta buna bir kez daha şahit oldum. 8 Mart benim için çok güçlü bir topluluk anlamına geliyor. Sadece Türkiye’de değil, her yerde kadın öğrenci olmak oldukça zorlaştı. Öğretmenlerden, müdürden, herkesten çekinir oldu kadınlar. Hiçbir yer güvenli değil. Çok dikkatli davranılmalı ve her yerde kamera olmalı. Yönetimin sadece kadın öğrencileri susturmak için Tacizi Önleme Birimi'nin kurulmasını onayladığını düşünüyorum. Önce umutlandırdılar, şimdiyse sürekli oyalıyorlar. İcraatta bulunmaları gerek. Çukurova Üniversitesi Kadın Çalışmaları Topluluğunda bulunduğum için mutluyum. Bence topluluğun amacı kadınları güçlendirip topluma kazandırmak. Topluluğun kendimi geliştirmemde ve cesaretimi kazanmamda çok fazla etkisi olduğunu düşünüyorum.”

 

ÜNİVERSİTELİ HER KADIN İÇİN CİTÖK

İlayda

Bilgisayar Programcılığı Bölümü

 

“İçinde bulunduğumuz zamandaki çoğu şeye anlam veremiyor ve 8 Mart'ın kadınların bu dönemde seslerini duyurmaları için bir avantaj olduğunu düşünüyorum. Türkiye'de kadın olmak çalışma şartları olsun eğitim koşulları olsun çok zor. Zaten okumak çok zor. Okumak için para lazım ama iş yok. Geçim sıkıntısı var. Bu şartlarda da üniversiteli bir kadın olmakçok zor. Türkiye'de üniversitelerin çoğunda bir topluluk ya da birim kuruluyor fakat faaliyete geçen bir topluluk da göremiyoruz. Söz konusu kadınlara yönelik bir çalışma olunca ise hiç faaliyet gösteremiyorlar. Örneğin Tacizi Önleme Birimi, adı üstünde, kadınları tehdit eden ne varsa onu önlemeyi amaçlıyor. Hem kendim için hem kadınlar için bu birimin kurulmasını destekliyorum.”

 

KADINLARIN ÖZGÜR OLACAĞI BİR TOPLUM

Damla Moda Tasarım Bölümü

Damla

 

“Kadınların sadece 8 Mart gibi belirlenmiş bir günde değil her gün özel ve değerliolduklarının; anne, işçi, emekçi olduklarının farkına varmalıyız. Özgürce istediğimiz saatte dışarıya çıkamıyoruz, bu noktada da sokaklarda daha sıkı denetim yapılmasını istiyoruz. Ben kendi topluluğumuzda da kadına önem verildiğini düşünmüyorum. Bu duruma biz dur desek bile fazla destek göreceğimizi de sanmıyorum. Kadınların tacize uğramadıkları, içlerinden geldiği gibi davranıp gönüllerince giyinip makyaj yaptıkları, istedikleri saatte rahatça dışarıyaçıkabildikleri bir toplum olmalıyız.”

ÖNCEKİ HABER

Kepler sevinçten çok endişeyle fırlatılıyor

SONRAKİ HABER

İstanbul Sözleşmesi'ni savundukları için yargılanan 33 kadın beraat etti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa