Evrensel için yeni bir dönem
Evrensel için yeni bir dönem
Reklamları Kapat
24 Mart 2022 07:15
/
Güncelleme: 25 Mart 2022 08:38

Hakim, davacıları almadan Kanal İstanbul keşfine çıktı

Eylem NAZLIER
İstanbul

Kanal İstanbul Projesi hakkındaki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından düzenlenen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu Raporu’nun iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davada, İstanbul 10. İdare Mahkemesi bugün bölgede bilirkişi keşfi yapılmasına hükmetmişti.

Mahkeme heyeti ve taraflar, keşif öncesinde İstanbul Bölge İdare Mahkemelerinde toplandı. Davacılar, keşif öncesinde itirazlarının tutanak altına alınmasını istedi. Mahkeme heyeti ise beyanların, keşiften sonra kayıt altına alınacağını belirtti. Uyuşmazlık üzerine mahkeme heyeti toplantıya ara verdi.

Aranın ardından mahkeme heyeti tavır değiştirmedi, davacılar bunun üzerine hukuksuzluğa ortak olmayacaklarını belirterek keşfe katılmayacaklarını açıkladı. Davacılar ayrıca reddi hakim talebinde bulundu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi de keşfe katılmadı.

BEYAZ: TURİSTİK BİR GEZİ GİBİ KEŞİF YAPILACAK

Davacıların tutanak tutulması talebinin önemin sorduğumuz Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Selahattin Beyaz, “Bilirkişilerin önce yemin etmesi ve tutanak tutulması lazım. Davacıların, bilirkişilere Kanal İstanbul güzergahında gezilecek yerlerle ilgili sorular soracaktı. Davacılar güzergah üzerinde incelenmesi gereken yerlerin tutanağa geçireceklerdi. Bütün bunlar engellendi, şimdi turistik bir gezi gibi, keşif yapılacak” dedi.

Çevre kuruluşları ve siyasi parti temsilcileri, İBB temsilcileri ile çok sayıda yurttaş bilirkişi keşfi için İstanbul 10. İdare Mahkemesi önüne geldi. Davacılar 15 Temmuz Şehitler Konferans salonunda toplandı. Mahkeme önünde ve çevresinde çok sayıda polisin olması dikkat çekti. Dışarıda bekleyen yaşam hakkı savunucuları, "Sana kanal yaptırmayacağız" sloganlarıyla bekleyişini sürdürüyor. Slogan atan yaşam savunucularına polis müdahale anonsu yaptı. Yaşam savunucuları polisin anonsuna, "TEM'den gelen binlerce polis rant projesini koruyor ve bu tarafta halk; bu ranta karşı doğayı, yaşamı, İstanbul'u korumaya çalışıyor. Ya kötüler kazanacak ya iyiler" cevabı verdi.  

"BU SUÇUN ORTAĞI OLMAYACAĞIZ"

İçerideki duruma ilişkin bilgilendirme yapan Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonundan Koray Türkay, "Kanal İstanbul ve Yeni Şehir Projesi’ne karşı açtığımız davalarla ilgili bilirkişi heyetinin ilk ön toplantısı yapılmaya çalışıldı. Fakat burada hakim ve heyetin çok büyük bir usulsüzlüğü ortaya çıktı" dedi. Türkay sözlerini şöyle sürdürdü: "Avukatlarımız ve salondaki davacılar tutanak tutulmadan, alana gidilmesinin büyük bir usulsüzlük olduğunu söyledi. Hakim tüm ısrarlara ve iradeye karşı hiçbir şekilde salondaki itirazımızı tutanağa alınmayacağını bir an önce alana gidileceğini söyledi. Usulsüzlüğe ve bu kanunsuzluğa ortak olmayacağımızı beyan ettik. Reddi hakim talebinde bulunduk. Avukatlarımız içeride reddi hakim talebini yazılı olarak Barolar Birliği Başkanı ile birlikte verecekler. Birazdan çıkacaklar, onları bekleyeceğiz. Onlar çıktıktan sonra da basın açıklaması yapacağız. Bu tiyatroya alet olmamak adına bu keşfe çıkmıyoruz, ortada bir keşif yok bir tiyatro var. Bu tiyatronun parçası bu suçun ortağı olmayacağız."

"BU KADAR USULSUZ BİR KEŞFE ÇIKAMAZDIK"

Keşfe katılmayan ve reddi hakim talebinde bulunan davacılar İstanbul Bölge İdari Mahkemeleri önünde açıklama yaptı.

Burada konuşan davacı avukatlarından Maviş Aydın, duruşmada yaşananlara ilişkin ilgi verdi. Aydın, “Keşfe çıkmadan önce heyete iletmek istediğimiz hususlar olduğunu, keşif yapılırken nelere dikkat edilmesi gerektiği yönünde taleplerimiz olduğunu bildirmek istedik. Fakat hiçbir talebimiz kabul edilmedi. Mahkeme heyeti bizce önemli hususları bildirmemize izin vermedi. Keşfi kendi belirlediği yöntemle yapmak gibi bir kararlığı vardı. Heyetin bu koşullarda, sözümüzü dinlenmeden bilirkişi heyetine önemli hususları bildirmeden keşfe çıkmanın dosyaya bir katkısı olmadığın söyledik. Tutanak açılmasını, bu konudaki kararlarımızın talebe bağlanmasını talep ettik. Mahkeme heyeti keşif tutanağı açmadan saatlerce salonda bekletti bizi. Hiçbir talebimizi tutanağa bağlamadı. Keşifle ilgili tutanağında akşam saatlerinde açıklanacağını söyledi bize. Biz de avukat arkadaşlarla bu kadar usulsüz bir keşfe çıkmanın uygun olmadığını söyledik. Bu koşullarda keşfe çıkamayacağımız için mahkeme heyetini reddettik, reddi hakim talebinde bulunduk” dedi. Keşif için tek gün belirlendiğine dikkat çeken Aydın, “Biz bu koşullarda kendi keşfimizi yaparız diyerek salonu terk ettiler mahkeme heyeti” diye konuştu.

"BU SUÇA ORTAK OLMAYACAĞIZ"

Avukat Mehmet Horuş, mahkemenin suç işlediğini belirterek "Bu suça ortak olmayacağız" dedi. istanbul halkının iradesi yok sayılmıştır. Davacıların hiçbiri yok. İstanbul Büyükşehir Belediyesi vekilleri, TMMOB ve bağlı odalar, İstanbullu yurttaşlar, davacılar keşifte yok. Mahkeme şu an, Çevre Bakanlığının bürokratları ve teknik ekibiyle turistik bir gezi düzenliyor. Bu bir keşif değildir. Bir turistik gezidir. Halkın iradesine rağmen alınmış, bir işleme karşı açtığımız davada mahkeme de davacıların iradesini yok sayıyor. Yargının bu suça alet edilerek, bu ÇED'in hukukilik vasfı kazanmasına itiraz ettik. Bu suça ortak olmayacağımızı söyledik. Buradan bir kez daha söylüyoruz; Kanal İstanbul projesinin durdurulmasını talep ediyoruz. Geçen her gün tüm davacıların ve İstanbul halkının; çevre hakkının, adil yargılanma hakkının, hak arama özgürlüğünün ihlali anlamına geliyor."

"NERENİN NASIL İNCELENECEĞİNİ SÖYLEYECEK OLANLAR BİZLERİZ"

Avukat Arif Ali Cangı, “Davacı avukatları dinlenmeden bir şey yapılıyor. Bu durumu kabul etmemiz mümkün değil. Nerenin nasıl inceleneceğini söyleyecek olanlar bizleriz. Mahkeme heyeti şu an itibariyle tarafsızlığını yitirmiştir. Biz de hakkımızı kullandık reddi hakim talebinde bulunduk. Heyeti reddettik. Bundan sonra mahkeme heyeti hiçbir işlem yapamaz. Şu anda yapılan keşifte usulsüz ve yetkisizdir ve dayatmacıdır” dedi.

TMMOB Kanal İstanbul Bilim Kurulu adına konuşan Mücella Yapıcı, “En başında ivedi karar verilmesi gereken Kanal İstanbul’un ÇED raporudur. 1680 sayfalı rapordur. 6 bin sayfa ekleri vardır. Bu raporun kendi eklerinde dahi Kanal İstanbul'un ne kadar ekolojik bir kırıma neden olacağı vardır. Bizim defalarca yürütmeyi durdurma kararı istememize karşı bu heyet yürütmeyi durdurma kararını 2 senedir vermemiştir. Bu planlar askıya çıkmış, parseller oluşmuş. İnsanlar yerlerinden edilmiş. Neredeyse TOKİ'nin inşaatları başlayacakken 2 sene sonra keşif yapılacak, o da usulsüz olarak yapılacak. Burada asıl olan hikaye budur bu mahkeme heyetini reddettiğimiz, onların yerine gelenlerin öncelikle yürütmeyi durdurma kararı vermesi gerekiyor. Şimdi ÇED raporuna bir sene daha bekleriz. Bu arada TOKİ de binalarını diker.

Davacıların basına yaptığı açıklama sırasında kitlenin yanına gelen Güvenlik Büro Amirliği’ne bağlı bir polis şefi, dövizlerin indirilmesini istedi. Polis, açıklamanın yapılabileceğini ancak dövizlerin tutulamayacağını, bununla ilgili kaymakamlığın kararları olduğunu öne sürdü.

Evrensel'i Takip Et