Esenyurt’ta zamlara ve pahalılığa karşı eylem: Yoksulluğa karşı mücadele edelim

Esenyurt Halk İnisiyatifi'nin çağrısıyla zamlara ve hayat pahalılığına karşı Esenyurt’ta eylem yapıldı. Yoksulluğa karşı insanca bir yaşam için mücadele çağrısı yapılan eyleme, çevrede bulunan yurttaşlar da alkışlarla destek verdi.

Esenyurt Halk İnisiyatifi'nin çağrısıyla Esenyurt Tabela'da yapılan açıklamada sık sık “Patronlara değil emekçiye bütçe”, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek” sloganları atıldı.

Ortak açıklamayı okuyan Levent Gökçek akaryakıttan elektriğe, doğalgazdan ulaşıma, temel gıda ürünlerinden vergi ve harçlara kadar birçok kalemde yapılan fahiş zamları hatırlatarak "Bu zamlarla işçi ve emekçilerin yoksulluğu katlanmaya devam ediyor. Bağımsız iktisatçılardan oluşan Enflasyon Araştırma Grubu, son olarak 12 aylık enflasyon artışını yüzde 123,8 olarak açıkladı. İşçiler, emekçiler faturalarını öderken, markette, pazarda yüksek enflasyonu ve hayat pahalılığını en yakıcı şekilde hissediyor. İktidar tarafından patronlara, servet sahiplerine döviz kurundan kaynaklı güvenceler sağlanırken dövizin yükseldiği yerden az da olsa düşüş göstermesinin işçi ve emekçilere ise en ufak bir yansıması olmuyor. Temel tüketim mallarının fiyatları düşmek bir yana her gün peş peşe yeni zamlar ekleniyor. 20 yıllık iktidarlarının her döneminde olduğu gibi sermayeyle el ele veren iktidar, emekçi halkı yokluk, yoksulluk ve sefalet koşullarına mahkum ediyor” dedi.

Ay sonu eline fatura ulaşan her emekçinin bunu soygun olarak değerlendirdiğini söyleyen Gökçek, “Enerjide yüzde 70 dışa bağımlı olunduğunu ilk ağızdan açıklayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, sözde enerji yatırımlarıyla ülkenin yeraltı ve yerüstü kaynaklarını uluslararası tekellere ve yerli sermayeye peşkeş çektikleri gerçeğini gizlemeye çalışıyor. Oysa Petkim, Tüpraş özelleştirmeleri bile tek başına gerçeği açıklamaya yeter! Bütün sektörlerde olduğu gibi enerjide de dışa bağımlılığın nedeni, kapitalistlerin çıkarları için her fırsatta yerlilik millilik söylemiyle milliyetçilik propagandası yapan tek adam yönetiminin uyguladığı politikalar ve sermaye düzenidir. Elektrik üretim ve dağıtımının sermayenin kar ve rantı için piyasalaştırılıp sömürü alanı haline getirilmesiyle birlikte emekçiler soğuk ve karanlık günlere mahkum ediliyor” diye konuştu.

"SOSYAL YARDIM TALEBİNDE İLÇELER ARASINDA ESENYURT BİRİNCİ SIRADA"

İktidarın böbürlenerek asgari ücrete yüzde 50 zam yaptıklarını hatırlatan Gökçek, "Fakat 4 bin 250 lira daha yılın ilk aylarında eski asgari ücretin satın alma gücünden bile daha kötü hale geldi. 'Yüksek zam yaptık' diye anlattıkları asgari ücret açlık sınırının altında kaldı. Hükümet kaşıkla verdi ama elektrik, doğalgaz, akaryakıt gibi en önemli tüketim ürünlerine yaptığı fahiş zamlarla emekçilerden kepçeyle geri alıyor. Hayat pahalılığı ve alım gücünün düşmesi dur durak bilmeden sürüyor. Neredeyse bütün işletmelerde ve işkollarında ücretler, asgari ücretle ölçülür hale geldi. Esenyurt’ta da devasa kârlar ile büyüyen fabrikalarda işçiler, açlık ve sefalet ücreti olan asgari ücret seviyesinde ya da sadece 200-300 lira yukarısında maaşlar alıyor. Yerel yönetimlerin verilerine göre ise en çok sosyal yardım talebinin yapıldığı ilçeler arasında Esenyurt birinci sırada geliyor. Yine bu verilerde, sosyal yardım için en çok başvurunun işçiler tarafından yapıldığı ve en çok da gıda yardımı talebinin olduğu görülüyor” dedi.

Gökçek, son olarak taleplerini şöyle sıraladı:

• Elektrik ve doğalgaz faturaları başta olmak üzere temel tüketim maddelerine yapılan zamlar geri alınsın!
• Kamu kaynakları halkı soyan enerji tekelleri ve patronlar için değil işçi ve emekçilerin ihtiyaçları için kullanılsın!
• Emekçilerin ücretleri iyileştirilsin ve insanca yaşayacak düzeye getirilsin!

(İstanbul/EVRENSEL)

Eskişehir'de yaşayan yurttaşlar: Aldığımız ücretin yarısı yola gidiyor

Patronlara şubat ayında da teşvik yağdı