Profesyonel Boksör Muhammed Dursun: "Sporda gelmeyen başarılar, tesadüf değil"

Mete Kağan YILDIRIM
İstanbul

Profesyonel Boksör Muhammed Dursun ile bir sporcunun hem spor hem de gündelik yaşamındaki sorunlarını konuştuk. İhtiyacı olan besinleri yeterince karşılayamadığını söyleyen Dursun, “İki mesele arasında kalıyorsun; spor mu yoksa hayatını devam ettirebilmek için çalışmak mı? Çalışmayı tercih edince sporu sürdüremiyorsun” diyor. Profesyonel sporcuların yeterince destek almadığından yakınan Dursun, sporda gelmeyen başarının tesadüf olmadığını anlatıyor.

Muhammed Dursun 28 yıldır İstanbul’un Kartal ilçesinde yaşıyor. 2005 yılında Kartal Yiğitler Spor Kulübü’nde spor hayatına başlayan Dursun, Nazım Yiğit’in desteğiyle branşında kendisini geliştiriyor, çocukluğunda televizyonda sıkça gördüğü Tarık Solak’tan çok etkileniyor. Birçok gencin spor yaşamında yaşadığı ilk sorunu o da yaşıyor. Ailesi okul okumanın daha önemli olduğunu söyleyerek spora devam etmesinin karşısında duruyor. Bu sorunu boksta ve Kick Boks’ta ilerleyip derece almaya başladığında ancak aşabiliyor. 2012’de Türkiye şampiyonasına gidiyor ancak derece almıyor. 2015 Kick Boks Türkiye şampiyonasında 3, 2016, 2017, 2018’de Kick Boks’ta İstanbul derecesi yapıyor, ferdi boksta 3. oluyor. 2017’deki sakatlık döneminin ardından 2019’da büyükler ferdi boks şampiyonasında 3. olduktan sonra bölge şampiyonasında derece yapıyor. Şubat 2021’de ağır sıklet boks şampiyonasında şampiyon, Türkiye’deki Avrupa şampiyonasında 5., Bosna Hersek’teki özel bir müsabakada şampiyon, 2022’de Türkiye büyükler profesyonel Kick Boks şampiyonasında 3. oluyor. Şimdi ise mayıs ayında Türkiye’de düzenlenecek olan Dünya Kupasına hazırlanıyor.

Muhammed Dursun spor hayatına ve gündelik yaşamına dair sorularımızı yanıtladı:

Birçok spor branşında olduğu gibi tavizsiz bir beslenme, disiplinli bir idman ve sağlıklı bir beden çok önemli. Profesyonel bir boksör olarak nasıl besleniyorsunuz?

Ortalama bir insanın beslenme ihtiyacının üzerinde besleniyorum. Özellikle müsabaka döneminde çift idman yaptığımız için beslenmemize daha fazla dikkat ediyoruz. Ülkenin ekonomik şartlarını da düşündüğümüzde işimiz zor. Çünkü sabah idmandan sonra akşama toparlanmak için belli karbonhidrata, proteine ve minerale ihtiyacımız oluyor. Hepsi çok büyük maliyet. En ciddi eksikliğimiz de sponsorluk. Ben ağır sıkletim, 110 kiloyum. 330 gram protein almam gerekiyor günlük. Bu da bir buçuk kilogram hayvansal gıda tüketimine tekabül eder. Hepsini karşılayamadığım günler oluyor. Dinlenme süreçlerinde daha az tüketiyoruz. İdman programımız, 1 gün dinlenme, 3 günü çift idman olmak üzere 6 gün idman yapıyoruz.

Tüm maliyetleri düşündüğümüzde başka bir mesleki faaliyete dahil olmayan profesyonel bir sporcunun ihtiyaçlarını karşılamasının zor olduğunu söylüyor Muhammed Dursun. Devletin maddi desteğinin hangi düzeyde olduğunu soruyoruz.

Devletten belli bir miktar maaş alıyoruz ancak bu maaş ihtiyaçlarımızı karşılamıyor. Giderlerimiz yüksek. Belli bir sponsorumuz var ama tek bir kişiyle olacak şeyler değil. Ülkemizde Glory’de, Enfusion’da yani dünyanın en büyük organizasyonlarında ringe çıkabilecek sporcularımız var ama buralara gidebilecek maliyeti karşılayamıyor kimse. Günlük hayatta iki mesele arasında kalıyorsun; spor mu yoksa hayatını devam ettirebilmek için çalışmak mı? Çalışmayı tercih edince sporu sürdüremiyorsun. Bir çalışan düşünelim asgari ücretle geçiniyor, beslenmesini zor karşılıyor. Spora nasıl gideceğim diyor haliyle. Devletten destek maalesef alamıyoruz keşke alabilsek. Gerçek bu olunca sporcunun hayatta kalabilmesi için çalışması şart gibi görünüyor. Örneğin Türkiye derecesi yapan biri milli takım kampına çağırılıyor ama gidemiyor ya da devamını getiremiyor. Bakıyor giderleri fazla. Türkiye’de branşlardan futbol ve güreşe özellikle destek var, dövüş sporlarına destek yok. Spor ile başka şeyler arasındaki seçime kaldığı zaman birçok sporcumuzu kaybediyoruz. Türkiye şampiyonasının sporcu teşvikinde sadece madalya var. Rusya’da bir müsabakada derece gelince 500 bin ruble ve araba veriyorlar. Rusya’da 18, 19 yaşında bir genç bu sporla rahatça geçinebilirim diyor. Olimpiyatlarda bizim tarihimiz boyunca kazandığımız başarıyı tek olimpiyatta kazanıyorlar. Neden peki? sporcuya teşvik ve destek var. Ben profesyonel dövüşüyorum, sponsorum da var ancak herkes benim kadar şanslı olamayabiliyor. Ülke olarak bunun olumsuz dönüşlerini de görüyoruz. Bakalım son 14 yıla, IBA dünya şampiyonasında sadece 1 kişi ülkemizden derece getirmiş. Derece getirecek çok sporcumuz var ama destek verilmesi şart.

Sporcunun maddi sorunları nasıl çözülür?

İşi ehline bırakmamız lazım. Büyükler konuşuyorlar sporcunun yanındayız diye sadece güreş ve futbolun yanındalar. Tam tersine boks ve Kick Boks en çok madalya toplanan yer. Federasyona bütçe verilmediği için sporcuya da yansımıyor.

Ekonomik krizin içerisinde genç kuşakların spor, sanat, bilim vb. ilgi alanlarından uzaklaştığını söyleyebiliriz. Muhammed Dursun’a bu sporu yapan emekçi ailelerin çocuklarının bugününü ve geleceğini soruyoruz.

18, 20 yaşındasınız ve müsabakaya hazırlanıyorsunuz. Hayatınızın her alanında birçok masrafla karşılaşıyorsunuz. Haliyle seçim içinde kalıyorsunuz. Dışarıda bir hayat var buna karşılık 5-6 saatlik idmanınız var. Gelir de olmadığı zaman, hayat bu mu? diyorsunuz. Emekçi ailelerin çocuklarında sporda devamlılık olmuyor. Arkadaşlarımın arasında Türkiye şampiyonasında derece getirenler vardı. Ailesi geçim derdinden göndermiyor artık. Geçim derdini çözmek için çalışsa maaşıyla asgari bir düzeyde bile beslenecek mi? Ya da kalan vaktiyle idmanına gidebilecek mi? Günlük yaşantısını devam ettiremiyor ki asgari ücretli. Spor salonlarında aidatını veremeyen çok büyük potansiyeller var. Ülkenin şartları genç sporcuları salonlardan uzaklaştırıyor. Ben kendimi biraz daha şanslı görüyorum. Olan ilginin büyük çoğunluğu da ağır sıklete kayıyor oysa 50, 60, 70 kiloda benden daha iyi sporcular var. Gelir olmadığı zaman gider de çok olunca potansiyel orada bitiyor. Gelmeyen başarılar tesadüf değildir diyebiliriz. Çok büyük emeğe rağmen oluyor. Gelişim kampları oluyor, 10 bin lira, 20 bin lira ücretleri var. Sponsor olmadan yapılamaz. Şirketler ve şirket sahipleri açısından sıcak para getirmediği yatırımı daha uzun vadeli göründüğü için görmezden geliniyor branşımız.

Muhammed Dursun genç bir sporcu olarak yaşadığı her zorluğa rağmen hedeflerini bizimle paylaşıyor.

15 yıldır sporun içindeyim yaşıma göre başarılı olduğumu da düşünüyorum. Dünya kupasından sonra profesyonel olarak devam etmek istiyorum. Şunu istemiyorum, Muhammed Dursun sadece internette olan bir sporcu olsun. Ülkeye başarı getiren her sporcumuz araştırılsın istiyorum, elinden tutulsun istiyorum. Hedefim Glory’de dövüşmek. 1 yıl olur, 2 yıl olur hedefimi gerçekleştireceğim. Formumun zirvesindeyim diyebilirim. Hocalarım Ali Musa Mengüş ve Cevat Aladağ ile yoğun çalışıyoruz. Ülkemizdeki tüm spor dallarına değer verilmesini istiyorum.