İşten atılan Nişantaşı Üniversitesi akademisyenleri: Yan yanayız, dayanışıyoruz!
Nişantaşı Üniversitesinde 30'dan fazla araştırma görevlisi işten çıkarıldı. Sayının artacağını belirten araştırma görevlileri üniversite önünde eylem düzenledi.
Nişantaşı Üniversitesinde 30'u aşkın araştırma görevlisi işten çıkarıldı. Sayının artacağını belirten araştırma görevlileri, Vakıf Üniversiteleri Dayanışma Meclisi (VÜDAM) ve Egitim Sen'in çağrısıyla üniversite önünde eylem yaptı.
"EĞİTİM DEĞİL ZULÜM YUVASI"
Eylemde konuşan, işten çıkarılan Sosyoloji Bölümü araştırma görevlisi Ekinsu Devrim Danış, araştırma görevlilerinin tek tek görüşmeye çağrıldığını ve arabulucunun teklifini kabul etmeyenlerin Kod 25 ile işten çıkarıldığını söyledi.
Danış, "Durumu protesto eden araştırma görevlilerine hakaret eden Rektör Yardımcısı Mehmet Ünal ise yapılan hukuksuzluğa bir yenisini daha eklemiş oldu" dedi.
Yaşananın Nişantaşı Üniversitesi yönetiminin ilk hukuksuzluğu olmadığını söyleyen Danış, "Vakıf üniversitelerinin özünü açığa çıkaran bu uygulamalar, nitelikli bir eğitimin değil kârın ve emek sömürüsünün merkezde olduğu şirket anlayışını göz önüne sermektedir. Daha önce de topluca tüm araştırma görevlilerini işten çıkaran, onlara 'Tuvalete sırayla gidin' diyerek, masalarının boş olduğu anı kollayıp boş masa fotoğraflarını kullanarak mobbing yapan üniversite, adeta bir eğitim değil zulüm yuvasına dönüşmüştür. Sonunda işi baskıya ve mobbinge karşı duran akademisyenleri işten çıkarmaya dek vardırmıştır. Çok iyi biliyoruz ki bugün Nişantaşı Üniversitesi yönetimini asıl korkutan bütün akademisyenlerin ortaya koyduğu birliktelik ve dayanışma tutumudur. Akademinin hâlâ biat etmediği gerçekliğidir" diye konuştu.
AKADEMİSYENLER YALNIZ DEĞİLDİR!
Tazminattan mahrum bırakılmakla tehdit edildiklerini dile getiren Danış, "Korkup tek tek odaya aldıkları araştırma görevlilerinin ardında yüzlerce akademisyen durmaktadır. Birlikteyiz, yan yanayız, dayanışıyoruz. Vakıf Üniversitesi Dayanışma Meclisi ve Eğitim Sen olarak tam da bu çürümüşlüğün önünde haykırıyoruz ki Nişantaşı Üniversitesi akademisyenleri yalnız değildir!" dedi.
"NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ YÖNETİMİNE BURANIN BİR ÜNİVERSİTE OLDUĞUNU HATIRLATIYORUZ"
Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği (ÜNİVDER) adına yapılan açıklamada da "29 Mart 2022, ülkemiz üniversite tarihinde bir utanç günü olarak kayda geçti" denildi.
Açıklamada şunlar kaydedildi:
"Açık yasal zorunluluğa karşın eksik ücret verilen araştırma görevlilerinin ücretlerinin kamu çalışanları ile eşitlenmesi için verdikleri dilekçeler gerekçe gösterilerek sözleşmeleri feshedildi, üniversite yöneticisi tarafından sözlü şiddete maruz bırakıldılar. Onlara destek veren öğretim üyelerinin de işlerine son veriliyor.
Nişantaşı Üniversitesi yönetimine ve tüm diğer vakıf üniversiteleri yöneticilerine hatırlatıyoruz: Ücretlerin eşitliği kanuni bir zorunluluktur. Tüm akademi çalışanlarına birikmiş farklarla birlikte eşit ücretleri ödenmelidir. Yasayı çiğniyorsunuz. ÜNİVDER olarak tüm vakıf üniversite yönetimlerini yasaya uymak ve YÖK’ü yasayı uygulamak için gerekenleri yapmaya çağırıyoruz.
Üniversitenin tüm bileşenlerini, öğrencilerimizi, öğrenci ailelerini eğitim kalitesini kökten bozan bu uygulamalar için aktif tavır almaya çağırıyoruz. Yasal hakları için mücadele eden tüm akademi mensuplarıyla birlikteyiz, buradayız. Birlikte kazanacağız." (İstanbul/EVRENSEL)