Kayıp ilanı için gittiği TEM’deki ifadesi Kobanê Davası’na eklendi
Ankara TEM Şube Müdürlüğü’nde 2020 yılında alınan ifadesi üzerine Kobanê Davası’nda tanık olarak dinlenen N.K., davayla ilgisinin olmadığını belirterek, “Neden tanık olarak getirildim?” diye sordu.
Fotoğraf: Evrensel
Kobanê eylemleri gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 22’si tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobanê Davası’nın 11’inci duruşması, 3’üncü gününde Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görülmeye başladı. Duruşmaya tutuklu yargılanan siyasetçilerin yakınları, HDP milletvekilleri Dilan Dirayet Taşdemir ve Mahmut Toğrul’un yanı sıra partinin Ankara il ve ilçe yöneticilerinden çok sayıda kişi izleyici olarak katıldı.
Sincan Cezaevi’nde tutulan siyasetçiler duruşma salonunda hazır bulunurken, farklı cezaevlerinde tutulan siyasetçiler ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Bazı siyasetçiler ise duruşmaya mazeret bildirerek katılmadı.
GİZLİ TANIK GİZLENDİ!
Duruşma, mahkemenin dosyaya gelen yeni evraklara dair bilgi vermesiyle başladı. Mahkeme başkanı, ifadesi sonradan dosyaya giren gizli tanık “HERMES”in beyanının imzalı örneğinin istenmesine karşı Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın “tanık deşifre olur” gerekçesiyle imzalı örneğini göndermediğini belirtti.
AVUKATIN MİKROFONU KAPATILDI
Duruşma, tanık N.K.’nin dinlenmesiyle devam etti. Mahkeme başkanı, dosyada yargılayanların isimlerini okunmasına karşı çıkan avukat Kenan Maçoğlu, tüm sanıkların isimlerinin okunmamasını istedi. N.K.’nin 6 Ocak 2020’de Ankara TEM Şube Müdürlüğü’nde tanık sıfatıyla alınan ifadesinde kiminle ilgili beyanı varsa, onların isimlerinin okunmasını talep etti.
Maçoğlu’nun mikrofonunu kapatan mahkeme başkanı, talebi kabul etmeden hakkında dava açılan tüm kişilerin isimlerini okudu.
TANIK: NİYE BURADAYIM?
N.K., neden tanık olarak dinlendiğini bilmediğini ifade ederek, “Selahattin Demirtaş için sanırsam buradayım. Bu davaya neden tanık oldum, müdahil oldum, bunu da bilmiyorum. Eski eşimle ilgili bir şeyler oldu sanırım. Ben hakkında bir ifade de vermedim. Sadece herkes gibi Selahattin Demirtaş’ı vekil olarak tanırım. Saydıklarınızı da vekil olarak bilirim. Eski eşimle de 12 yıl oldu ayrılalı. Kendisi için de öyle bir ifade kullanmadım. Emine Ayna ile ilgili de sadece vekil olarak bilirim” dedi.
“DAVAYLA İLGİM YOK”
Mahkeme başkanının, daha önce verdiği ifadeyi hatırlatması üzerine tanık N.K., “Evet doğru. Eski eşim Nedim Taş’tır. Oğlum kaçırılınca, sadece karakola kayıp ilanı için gittim, orada da sorulan sorulara verdiğim cevaplardan ibaret önceki ifadem, bu davayla bir ilgisi yok” diye belirtti.
Mahkeme başkanının, “Eski eşiniz kimi tanıyordu? Kimler gelir giderdi?” sorusuna, “Ben de bildiğim isimleri söyledim. Bundan ibaret. Suç duyurusunda da bulunabilirdim. Her defasında mahkemeye çağırılıyorum. Kimse hakkında aksi bir ifade vermedim” dedi.
“SOKAKTAN TANIK TOPLAYALIM”
Söz alan avukat Kenan Maçoğlu, sözünü bitirmeden mikrofonunun kapatılmasına tepki göstererek, “Biz de o zaman sokaktan topladıklarımızı getirip burada tanık olarak dinletelim. Siz keyfiniz isteyince mikrofonu açıp kapatıyorsunuz” şeklinde konuştu. Mahkeme başkanı, ismi geçenlerin sokaktan toplanmadığını, iddianamede olduğunu ifade etti. Sözünü sürdüren Maçoğlu, “İddianamenin neresinde var? Yok. Elimizde daha önce verdiği ifadesi de var. Bu nedenle itiraz ettik. Sadece ifadesinde yer alan isimleri okuyun dedik. Başka kişiler hakkında soru soramazsınız. Tanığın görgüsü neyse, ona göre soru sormalısınız. Hukuki sınırlarınızı bilmeniz lazım. Bu durum bundan sonra dinleyeceğiniz tanıklar için de geçerli” diye konuştu.
N.K.'NİN DOSYAYA EKLENEN İFADESİ
N.K.'nin tanık olarak dinlenmesine gerekçe gösterilen ve dosyaya eklenen 2020 tarihli Ankara TEM Şube Müdürlüğü'nde alınan ifadesinde, Nedim Taş, Hüseyin Cengiz, Emine Ayna, Nursel Aydoğan, Hava Özcan, Hacer Karataş, Halit Boğa, Velyettin Boğa'nın isimleri verilerek, haklarında beyanlarının alındığı görüldü. N.K.'nin ayrıca oğluna ve eşi Nedim Taş'a dair beyanları yer aldı.
TANIK BEYANLARI AVUKATA VERİLMEDİ
Verilen aranın ardından avukat Çiğdem Kozan’ın söz almasıyla davaya devam edildi. Mahkeme kaleminden şimdiye kadar istedikleri evrakları temin edebildiklerini belirten Kozan, “Ancak bugün kalem, önceki periyotta ifade veren tanıkların ifadelerine dair istediğim sureti vermedi. Gelip sizinle görüştü ve vermedi. Böyle bir hususun yaşanmaması gerekiyor. Yeri geldiğinde evraklara fiziki olarak da ulaşamayabiliriz ki bu bizim hakkımız temin edebiliriz. Tanıkların beyanlarının bir suretinin tarafıma iletilmesini talep ediyorum” dedi.
Ardından mahkeme başkanı tanık ifadelerini almaya devam etti. Muş’tan SEGBİS ile bağlanan tanık S.Y., “6-8 Ekim Türkiye’nin genelinde gelişen bir durumdu. IŞİD’in yaşattığı katliamlara dayalı basın açıklamaları ve yürüyüşler düzenlendi. Varto’da bir genç polis kurşunuyla hayatını kaybetti. Bunun dışında anlatacağım bir şey yok” dedi.
TANIK BEYANLARI
Mahkeme başkanı, iddianamede ismi geçen kişiler ve işledikleri iddia edilen suçlar hakkında bir bilgisinin olup olmadığını sordu. S.Y., “Farklı bir bilgim yoktur” yanıtını verdi. S.Y.’nin Kobanê eylemlerine dair alınan ifadesini hatırlatan mahkeme başkanı, doğru olup olmadığını sordu. S.Y., “Üzerinden çok zaman geçti. Zaten davada 6 yıl sonra açıldı. O gün düzenlenen eylem ve etkinliklerden dolayı ben de tutuklandım. 4 yıl tutuklu kaldım. Ama bahsettiğiniz o günkü basın açıklaması, yürüyüş için Emniyet ve Valiliğin kendisi yolu trafiğe kapattı. Basın açıklaması yapıldıktan sonra katılanlar dağıldı. O gün yapılan açıklamalar ve yürüyüşlerin hiçbiri emniyet ve valiliklerin bilgisi dışında değildi. Hiçbiri de yasadışı değildi. O dönem Kobanê’de insanlar katlediliyordu. Ciddi bir trajedi vardı. Toplum duyarlılığından dolayı, ciddi tehlikenin altındaki halkla dayanışmak ve dünya kamuoyunun dikkatini çekmek için düzenlenen eylem ve etkinliklerdi” şeklinde konuştu.
"ADALET GÖREVİNİ NE ZAMAN YERİNE GETİRECEK?"
Aynur Aşan, Kürtçe konuşarak, hakkında soruşturma açılan mahkemenin eski başkanı Bahtiyar Çolak’a yönelik iddiaların aydınlatılması gerektiğine vurgu yaptı. Çolak hakkındaki iddiaları dile getiren Aşan, “Bizim dememize kalmadan mahkemenin iddianameyi geri iade etmesini ve bizi serbest bırakmasını isterdik. Heyet ne zaman adaleti yerine getirme görevini yerine getirecek? Devletin Kürtlere karşı inkar politikasını mahkeme de buradaki kararlarıyla mı sürdürecek? Biz yüzde yüz beraat edeceğiz” diye aktardı.
"FETÖ’NÜN MAHKEMELERİ"
İddianamenin iade edilerek özgürlükleri yönünde karar verilmesini isteyen Aşan, “Devlet, KCK davaları için, ‘yargılayanların hepsi FETÖ’nün savcıları, mahkemeleridir’ dedi ya siz öylesiniz demiyorum ama Çolak’ın durumu yeni soru işaretleri yaratıyor. Bu soru işaretlerinden dolayı iddianame iade edilsin istiyoruz” dedi.
BAHTİYAR ÇOLAK HAKKINDA BİLGİ İSTENDİ
Kürtçe konuşan HDP eski MYK üyesi Zeynep Karaman da Bahtiyar Çolak hakkında resmi bilgilendirme yapılmasını talep etti. Karaman, “Bize bilgi verilsin ki davanın hangi karanlık kuytularda, gizli toplantılarda, hangi çeteler tarafından açıldığını görelim” diye belirtti. (MA)