İşten atılan Xiaomi işçileri öfkeli: Türk Metal yanımızda değil, karşımızda durdu
Çin sermayeli şirkette çalışan ve küçülme daralmasıyla işten atılan işçiler, üye oldukları sendika olan Türk Metal'in yanlarında durmadığını söyledi.
Eren ERGİNE
Murat UYSAL
İstanbul
Xiaomi Salcomp’ta daralma gerekçesiyle işten atılan 110 işçinin, işe iade talebiyle başlattığı eylemler devam ederken, işçiler üyesi oldukları Türk Metal Sendikasının kendilerine destek vermemesine tepki gösterdi. İşçilerden Katibe Ortakçı, “Türk Metal arkamızda değil karşımızda durmayı seçti” dedi.
İşçilerin yakın dönemde verdikleri mücadele ile sendikayı kabul ettirdikleri Çin sermayeli Xiaomi ve Salcomp’un İstanbul Avcılar’da kurulu bulunan fabrikasında 110 işçi, 19 Mart’ta daralma gerekçesiyle işten atıldı. Haklarını alana kadar her cuma günü fabrika önünde eylem yapacaklarını belirten bir işçi, “Türk Metal bu sürecin bir parçası olsaydı keşke. Ancak ne yazık ki onlar patronun tarafını seçtiler. ‘Sendika gelsin’ diye üye yaptık, sendika önce vaatler verdi, ‘Kendi temsilcilerinizi kendiniz seçeceksiniz, hiçbir arkadaşınız işten atılmayacak, sendika geldiğinde iş güvenceniz olacak’ dediler. Şimdi Türk Metal patronun yanına yanaşmış ‘Bu şirket zarar ediyor, sizin için bir şey yapamayız’ diyor. Kendi üyesine bunu söylüyor, patron ağzıyla konuşuyor” dedi.
"İŞTEN ATILACAKLARI SENDİKA SEÇTİ"
Fabrika önünde konuştuğumuz Katibe Ortakçı atılan işçilerden. Fabrika kurulur kurulmaz işe başlayan ve 6 ay çalıştıktan sonra baskı ve mobbing nedeniyle işten ayrılmak zorunda kalan Ortakçı, performansının yüksek olması nedeniyle müdürler tarafından tekrar işe çağrılmış. Ortakçı süreci ve çalışma koşullarını şöyle anlatıyor: “Tamamen cezaevi sistemi gibi bir sistem var içeride. İşe girerken aranıyorsunuz, tuvalete giderken aranıyorsunuz. Molalar da dahil, x-ray cihazından geçiyorsunuz. İş saati dışında tuvalete gitmek problem, su içmek problem, zaman zaman içeriye su almıyorlar. Susuz bırakıyorlar. Gün boyu su içmediğimiz zamanları biliyorum. Hastalanıp rapor aldığında bu tehdit olarak kullanılıyordu. ‘İşten çıkartırız’ diye tehdit ediliyorduk. Fabrika açıldığında 6 ay çalıştım baskı ve mobbing nedeniyle işten ayrıldım. Fabrika müdürü performansım yüksek diye beni göndermek istemedi ‘İşlerini hallet tekrar gel’ dedi. 2 ay sonra tekrar başladım işe, bu süre içinde sendika girmişti.”
Türk Metal’in fabrikada örgütlenmesinin ardından koşulları değiştirmediğini belirten Ortakçı, “Gelinen süreçte işçi arkadaşlarımız tek tek işten çıkarılırken işçi temsilcilerine, sendikacılara ‘Neden müdahale etmiyorsunuz, sendikanın burada anlamı ne’ diye sorduğumuzda bizi tek tek seçtiler. Patronun işten atma listesini değiştirip seçilmiş işçileri dışarı attılar. İşlerine gelmedik. İşten atılacakları sendika seçti. İkinci altı ayıma bir hafta kala atıldım. İhbar tazminatımın üstüne yatmış oldular. Benim gibi çok fazla arkadaşım var 1 yıl olmasına 1 gün kala işten çıkarılan işçiler bile var” diye konuştu.
"SENDİKACILIK BU MU?"
Ortakçı, “Salcomp’a güvenerek birtakım borçlar yaptım. Her şeyden önce geçinmeye çalışıyorum. 52 yaşındayım işten atıldım. Şimdi firmalar 35-40 yaşını aşmış insanları işe almıyorlar. Bundan sonra iş bulacağımın garantisi yok, ben işime geri dönmek istiyorum. Büyük bir haksızlığa uğradığımızı düşünüyorum. Türk Metal kesinlikle işçinin arkasında değil. Günlerdir buradayız. Türk Metal arkamızda değil karşımızda durmayı seçti. Hiçbir ara buluculuk ve hukuksal süreçte yanımızda olmayacaklarını söylediler. Sendikanın ne anlamı var o zaman? Sendikacılık bu mu?” dedi.
5 aylık işçiyken işten atılan Samet Ergüden de patronun küçülme gerekçesine inanmadıklarını belirterek, “Bizi işten attılar ama yeni bant sistemleri oluşturuyorlar, küçülmeye giden bir firmanın yeni malzemeler getirip yeni bir düzen kurması da ayrı bir olay. O nedenle bir küçülme olduğunu düşünmüyorum. Haklarımızı alana kadar mücadele edeceğiz” dedi.
İşyerinde 1 yılı tamamlamasına 4 gün kala işten atılan Nergis Kamber ise ne yazılı ne sözlü bir uyarı almadığını bir mesaj yoluyla işten atıldığını belirterek, “Performansım iyiydi. 2 istasyonu idare ediyorum diye farklı bölümdeki işlere yönlendirildim. Devamsızlık yapmamaya gayret gösterdim ama yılımın dolmasına 4 gün kala işten çıkarıldığım haberi geldi. Hiç beklemiyordum. 110 işçi işten atıldı. Yetkililer yanımızda durmadı. Hâlâ sessizler anlam veremiyoruz. CİMER’e de yazdık Çalışma Bakanlığı burayı denetlesin görsün dedik ama oradan da ses çıkmadı” dedi.
“Küçülmeye giden fabrika yeni istasyonlar kurar mı” diyen Kamber, “Bu kriz döneminde bizi işten attılar. 2 tane kredim var. Hem ev kredisi hem de pandemi döneminde çektiğim ihtiyaç kredisini ödüyorum. 600 liranın üzerinde doğal gaz 300 lira elektrik faturası geldi, şu an kartlarım eksilerde. 5 haftadır pazara gidemiyorum. Evde ne varsa onunla idare ediyorum. Sonuna kadar mücadele edeceğim” dedi.