İşten çıkarılan EnerjiSa işçileri: Direnişimiz sonuna kadar sürecek
İşten atılan enerji işçilerinin Başkent Elektrik Genel Müdürlüğü önünde başlattıkları direnişleri, ikinci haftasında sürerken işçiler talepleri karşılanana kadar mücadele edeceklerini vurguluyor.
Fotoğraf: MA
Damla KIRMIZITAŞ
Ankara
"Uygun pozisyon bulunamadığı" gerekçesiyle işten atılan enerji işçilerinin Başkent Elektrik Genel Müdürlüğü önünde başlattıkları direnişleri, ikinci haftasında da devam ediyor. Talepleri karşılanana kadar mücadele etmekten geri durmayacaklarını belirten işçiler, “Direnişimiz sonuna kadar sürecek. Hiç kimse merak etmesin, buradan İstanbul’a, Sabancı kulelerine yürümek bile olsa yürüyeceğiz ama bu işi bırakmayacağız. Bizi terörize etmeye de çalışsalar da bu direniş büyüyor” dedi.
43 yaşında olan Erdal Şener, 17 yıldır enerji sektöründe çalıştığını, bunun 6 yılında taşeron firmada 11 yılında da EnerjiSa’da olduğunu anlattı. Evli ve 2 çocuk babası olduğunu söyleyen Şener, “17 yıllık birliktelik dört satır yazıyla ‘Birimimizde size uygun pozisyon bulunamadı’ diyerek bitirildi, iş akdimiz feshedildi. Enerji Sen ile birlikte hukuki yollarla da sahada da hakkımızı aramak, bizi haksız gerekçelerle işten atan yetkililere sebeplerini sormak için meydanlara çıktık. Bize bir nevi tuzak kuruldu yani biz öyle anlıyoruz. ‘İstediğiniz sendikaya geçebilirsiniz, sendikal özgürlüğünüz var’ denildi. Atılma nedenimiz için sendikal faaliyetler değil deseler de sendika nedeniyle atıldığımızı biliyoruz. Performansla alakalı bir durum da değil çünkü. Bu ramazan günlerinde, ekonomik krizi iliklerimize kadar yaşadığımız bir dönemde şirket bizi zevk için mi attı? Çarşı pazar yanıyor. Normal şartlarda bir insan için bile ayakta kalabilmek için en kötü zamanlardan geçiyoruz. Açlık sınırı 6 bine yaklaştı ve bu koşulda bir de işsiz kalıyorsunuz. Bizim açımızdan felaket. Ev geçindiyoruz, çocuklarımız var. Engelli bir çocuğum var. Onun eğitim giderleri, sağlık giderleri var. Vicdanlarına bırakıyorum diyorum ama bırakmıyorum da. Hukuki yolla da, sokaklarda da haklı davamızda hesaplaşacağız. Haklıyı haksızı bütün kamuoyu görecek. Direnişimiz sonuna kadar sürecek. Hiç kimse merak etmesin” dedi.
"TAŞERONDAYKEN ALDIĞIM MAAŞTAN DAHA AZ MAAŞ ALDIM"
2004 yılından eri enerji işçisi olduğunu söyleyen Muhammed Kelle, yaklaşık 9 yılını taşeron şirketlerde çalıştığını söyledi. Kesme açmacı olarak çalışan Kelle, “Taşeronda düzgün bir maaşla çalışmadım. İlk maaşın asgari ücretten daha azdı. Çok zor şartlarda çalıştık bu süreçte. EnerjiSA gelince sevindik. Tes-İş’e üye olun dediler, olduk. ‘En kötü sendika, sendikasızlıktan iyidir’ düşüncesiyle gittik hiç değilse. Ama taşeron şirketi arar duruma geldik. Taşeronda aldığım maaştan daha az maaş aldım. İşten atıldım. Tes-İş şube başkanını aradım. Telefonumu açmadı, engelledi herhalde. Şahsen tanıyorum çünkü işçi temsilciliği de yaptım. TİS zamanında işçilerin taleplerini aktardım diye muhalif konumuna düştüm. ‘Arkadaşlar bu sözleşmeyi kabul etmiyorlar. Direneceksek direnelim, eylem yapacaksak yapalım’ dedi temsilciler. Genel Merkeze bildirelim dediler, yolladılar bizi. Bir batık sözleşmeyi imzalamışlar. Burada arkadaşları gördüm. Mücadelelerini gördüm. Ben de aynı sebepten atıldım. Buraya Karadeniz’den de bir arkadaş gelmiş, ben de Mersin’den geldim. Aynı nefesi teneffüs etmiyoruz ama ikimiz de aynı kaderi paylaşıyoruz. Destek olmak için geldim”
KADRO YOK DİYEN ŞİRKET KARİYER SİTESİNDE İLAN AÇMIŞ
15 gündür işsiz olduğunu söyleyen Kelle, “18 yıllık işçiyim. Uygun kadro yok dediler. EnerjiSA’nın her yerinde çalışabilecek bilgim,deneyimim, belgelerim de var. Yeni bir yapılanmaya gidiyoruz dediler. Buna tamam diyelim; Gerçekten yapılanmaya girmiş olsunlar, Ben de kadro dışı kalayım. 15 gün geçti. İşyerinde herhangi bir değişiklik, bir düzenleme yok, gelen giden yok... Kadro fazlalığından dışarıda kaldım desem arkamdan kariyer sitelerinde ilan verdiler. Beni çıkartıyorlar. Benim şartlarımı taşıyan işçi çıkartıyorlar. Sebep gösterseler, ben gerçekten bir şey yapmış olsaydım Mersin’den buralara gelmezdim. İşe geri alınmak istiyorum” dedi.
"TES-İŞ VE ENERJİSA BİRLİK OLUP İŞTEN ATTI"
2005’ten beri enerji işçisi olduğunu söyleyen Mehmet Ali İçindere süreci şöyle anlattı: “Karşımızda Tes-İş var. 10 yıldır faaliyet yürütüyor. 4 tane sözleşme yaptılar bu zamana kadar. Hepsinde de asgari ücretin altında kaldık. DİSK Enerji Sen’e toplu geçiş yaptık biz de. Arkadaşlarım beni temsilci seçtiler. Biz toplu geçiş yapınca EnerjiSA ile birlik olarak bizi işten attılar. Haklıyız ve direnişimizi sürdüreceğiz. EnerjiSA’nın, Sabancı’nın olduğu her alanda eylem yapabiliriz. Tok sokakta yaparız. Yaptırmazlarsa Hanımeli sokakta yaparız, Başkent Kule’de yaparız, Nato Yolundaki ambarda yaparız, Sincan’da, Çubuk’da, Gölbaşı’nda... Sabancı’ya ait her iş yerinde de yaparız. Bu bir hak arayışı ve biz bunu sonuna kadar devam ettireceğiz. Ne zaman hakkımızı verirlerse o zaman dururuz. Yoksa bizi hiç bir şey korkutamaz, durduramaz. Sadece biz değil Türkiye’ deki bütün enerji işçilerinin sarı sendikalardan kurtulması gerekiyor. İşçinin sözünün alındığı, uygulamaya konulduğu bir sendika lazım. Şirket yanlısı sendikaları artık istemiyoruz. 21 dağıtım şirketindeki işçi arkadaşlarıma da seslenmek istiyorum. DİSK Enerji Sen çatısı altında buluşup hakkımız olanı almak için mücadele edelim.”
DİSK Enerji Sen Gen Başkanı Süleyman Keskin ise, “TEDAŞ, Önce 21 dağıtım şirketine böldü, satışının daha kolay yapılabilmesi için. Özelleştirilince, şirketler şuna baktı:Taşeron çalışma biçimini nasıl devam ettirebiliriz. Tes-İş’e üye yaptılar. 4 dönem TİS imzaladılar. Son TİS işçilerin bilgisi dışında imzaladı. İşçiler bir arayışa girdiler. BEDAŞ işçileri 2 gün iş bıraktılar. Ardından AYEDAŞ, Başkent, Toroslar.. yayılan bir noktaya geldi. Sonra sendikamıza toplu bir geçiş yapıldı. İlk defa enerji işçileri yetkili sendika olmasa da DİSK,Başkent Elektrikte kendileri sandık kurdular, temsilcilerini seçtiler. Enerji işçileri açısından önemli adımlar atıldı. İşten atılan Enerji Sen işçilerini işçi temsilcisiydi de. İşçi arkadaşlarımızla birlikte yaptığımız görüşmede onlara başından beri güvencesizliğe karşı bayrak açmak zorundayız diye karar aldık. Başkent Elektrik’te de mücadeleye başladık. Mücadelemize destek veren bir çok emek dostu arkadaşımız Türkiye’nin her yerinde Sabancı’ya bağlı tüm şirketlerin eylem alanına dönüştürmeye başladı. Biz de dedik ki devam etmeliyiz, mücadelemizi yükseltmeliyiz. Buradan İstanbul’a, Sabancı kulelerine yürümek bile olsa yürüyeceğiz ama bu işi bırakmayacağız dedik. Bizi terörize etmeye de çalışsalar da bu direniş büyüyor” dedi.
"DİRENCİMİZİ KIRAMAYACAKLAR"
CHP’li milletvekilleri ve Başkent Elektik genel müdür yardımcısı ile yapılan görüşmeyi değerlendiren Keskin şöyle konuştu. “Bu zamana kadar, 11 yıldır bir arkadaşım ile ilgili görüşme yapılmadı. Daha öncesinde de aldığımız bilgilere göre kendi aralarında değerlendirme yapmışlar. Dışarıdaki direnişin onları bu konuşmayı yapmaya ittiğini düşünüyoruz. Ödeme de yapsak, davayı kazansalar da işçileri işe almayacaklarını söylemişler. Vekiller aracılığıyla bizim direncimizi kırmak istiyorlar. Ama kıramayacaklar. Biz haklıyız, haklılığımız önünde hiçbir engel duramaz” dedi.