12 Nisan 2022 21:16

Gülsuyu halkı EMEP’in çağrısıyla halk toplantısı gerçekleştirdi

Emek Partisi Maltepe İlçe Örgütünün çağrısıyla Gülsuyu halkı ‘’Türkiye nereye gidiyor? İşçiler, Emekçiler, Halk Güçleri Ne Yapmalı?’’ başlıklı halk toplantısında buluştu.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Emek Partisi Maltepe İlçe Örgütünün çağrısıyla Gülsuyu halkı ‘’Türkiye nereye gidiyor? İşçiler, Emekçiler, Halk Güçleri Ne Yapmalı?​’’ başlıklı halk toplantısında buluştu.

Gülsuyu Çorumlular Derneği’nde gerçekleşen halk toplantısına Emek Partisi GYK üyesi Levent Tüzel konuşmacı olarak katıldı. Siyasal ve ekonomik gelişmeleri, 1 Mayıs sürecini ve 2023 seçimlerine giden süreci değerlendiren Tüzel, “Krizi esas itibariyle hisseden işçiler ve halklar. Hissetmeyense karlarını gün geçtikçe artıran patronlar. İşçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs’ın öngünündeyiz, krize eşitsizliğe ve savaşa karşı alanlarda olacağız” dedi.

“HALKÇI BİR İTİRAZ OLMADIĞI SÜRECE SOYGUN DÜZENİ BİTMEZ”

Ekonomik krizin ve eşitsizliğin giderek arttığını söyleyen Tüzel, “Pazarda tüketim malları var ancak işçiler o mallara eskisi gibi ulaşamıyor, gün geçtikçe alım gücü düşüyor, parası değer kaybediyor. Türkiye’de de dünyada da bu böyledir. Bir önceki dönem dolar milyarderleri arasında Türkiye’den Murat Ülker vardı yalnızca. Listeye pandemiyle başka bir Türkiyeli diyebileceğimiz Biontech’in sahipleri de dahil oldu. İlaç tekeli olarak pandemiyle birlikte aşıyı satarak dünyanın en zenginleri listesine girdiler özetle. Kapitalist sistemde yurttaşınız olmasıyla övündüğünüz birileri bu düzeye geliyor ancak sistem bizim emeğimiz üzerinden yeni zenginler üretiyor” dedi. 6’lı ittifakın ülkenin içerisinde bulunduğu durum hakkında söylemin ötesine geçemediğini dile getiren Tüzel, “Türkiye’de kapitalist sınıfın başka bir kesimi muhalefet açısından zararlı görülmüyor. Bu muhalefetin çarkın dönmesinde itirazı olmadığını görüyoruz. Her gün ‘Erdoğan gidecek yerine biz geleceğiz, parlamenter sistemi geri getireceğiz’ diyorlar. Bu düzen karşısında halkçı bir ekonomi planı ile bir itiraz olmadığı sürece bu sorunlar ve soygun düzeni bitmez. İşçinin, memurun, üretici köylünün cebinden alınıp devlet aracılığıyla sermayeye kaynak yapıldı. Son yıllarda yapılan köprüler havalimanları özellikle yap işlet devret ile 5’li çeteye aktarıldı” diye konuştu.

“BU İKTİDAR GÜCÜNÜ KARA PROPAGANDADAN ALIYOR”

Başkanlık sistemiyle “bir şirket yönetir gibi ülke yönetme tarzının” yeni tek adamlar doğurduğunu ifade eden Tüzel, “Valiliklerde, rektörlüklerde, kaymakamlıklarda tek adam rejimi kendi bağlarını güçlendirdi. Soygun düzeninde pastayı küçük de olsa paylaşabildiği bir çevre oluşturdu. Bu iktidar gücünü büyük oranda yalandan ve kara propagandadan alıyor. Halkın inançlarını da kullanarak yapıyor. Kaba kuvvet kullanıyorlar. Valilikler 15 günle açıklamaları yasaklıyor, grev yasakları çıkarıyorlar. Sadece işçilere, kadınlara, gençlere değil siyasi muhaliflere dönük de bir saldırı var. Tek adam rejimi HDP, CHP gibi partilere de saldırıyor. CHP’nin broşürünü, grup toplantısındaki söylemlerini yasaklayabiliyor. HDP’nin kapatılma davası, Kobane davası ile muhalif güçleri seçimlerde alternatif olarak ortadan kaldırmaya çalışıyor” dedi.

“TEK BAŞINA SEÇİM BU İKTİDARI GÖTÜRMEZ”

Geçinemiyoruz sesinin giderek yükseldiğini üretimde mal üretemeyecek duruma gelindiğini söyleyen Tüzel, “Bu geçinememe koşullarında ve ekonomik tabloda tek başına seçim bu iktidarı götürmez. Sosyalistlerin, demokrasiden yana olanların 2023’e giderken bu tabloya göre çıkış yollarını tartışmaya açması elzem. Cumhur ittifakı bir seçim yasası çıkardı. Yarın olası bir seçimde daha az oy ile iktidarı koruyabilme, daha çok milletvekili çıkarabilme tedbiriyle, muhalefetteki küçük partilerin milletvekili çıkarmasını engelleyecek düzenleme getiriyor. Seçimleri ve seçim sonuçlarını denetleyecek yargıçların seçimini düzenliyorlar. Tüm bunlar olurken Millet ittifakı seçim beklentisini körüklüyor. Halkın emeği, özgürlüğü ve hakları için harekete geçmesini tehlikeli görüyor. Millet ittifakının neoliberal düzene itirazı yok. Babacan, Davutoğlu, Akşener bu ülkeyi başka dönemlerde yönettiler. Yarattıkları yıkıma bakmadan alternatif olduklarını, değiştireceklerini söylüyorlar. Erdoğan giderse her şey düzelir fikrine karşı tartışmak zorundayız” ifadelerini kullandı. Son dönemde sıcak gündemlerden birinin Ukrayna savaşı olduğunu belirten Tüzel, “Kılıçdaroğlu’dan ya da ittifakından savaş aygıtı olan NATO’ya karşı bir tutum duyduk mu? duymadık. Çünkü kapitalist emperyalist sistemin içindeler. Güçlendirilmiş parlamenter sistemini konuşurken laiklik, Kürt sorununu ya da başka sorunları çözeceğiz diyorlar mı? Diyanet akademisi meclisten geçerken kim itiraz etti? Orada laikliğe saldırı söz konusu değil miydi? Biz Emek Partisi ve sosyalistler olarak netiz. Diyanet işleri kaldırılmalı diyoruz. Toplumu susturmanın aracı, hak aramanın sakıncalı olduğunu fetva veren bir kurum. Gerçek bir laiklik diyoruz ikircikli olmak mümkün değil. Millet ittifakı anın en büyük tutarlılığı bu konuda meydana çıkıyor” diye konuştu.

“HALK DEMOKRASİSİ HALK TEMSİLİYETİ”

Ulaşım zamlarına da değinene Tüzel, “Madem yapacaksın halka bu zamların kaynağını göstermelisin, protestoya çağırmalısın. Ancak bu onların çizgisine gayet ters. Bu ülkede ulaşım gaz su elektrik ücretsiz olabilir. Ancak Millet ittifakının ve tek tek liderlerinin derdi bu değil. Çanakkale köprüsüne itiraz etmiyorlar, yapılsın diyorlar ancak garantili olmasın diyorlar. Biz ise bu ülkenin öncelikli ihtiyacı bu mu? diyoruz. Bu ülkenin süt içemeyen, et yiyemeyen çocukları var. Bu ülkenin önceliği insanların insanca yaşayabileceği bir ücret alabilmesini sağlamak. Tüm bunları Halk demokrasisi ile her yerde halkın seçeceği meclislerdeki temsiliyetle aşabiliriz” dedi. Tüzel’in ardından söz alan Maltepe Belediyesi işçileri, bugün asgari ücret koşullarında yaşadıklarını, en temel taleplerden birinin insanca bir yaşam olduğunu dile getirirken 1 Mayıs’ta 400 bin belediye işçisinin zamların geri alınması, kadro talebiyle alanlara çıkacağının altını çizdi. Gülsuyu Mahallesi’nden bir kadın, ekonomik krizin en çok hissedildiği alanlar olarak pazar alışverişi ve faturalar olduğunu belirtti. Kadınların ek işlerde çalışmalarına rağmen sadece karın tokluğunda olduklarını 1 Mayıs alanlarına insanca bir yaşam talebiyle çıkacaklarını ifade ederek sözlerini noktaladı. Maltepe Cemevi Başkanı, Maltepe’de yaşayan 550bin vatandaşın yaklaşık 250bininin alevi olduğunu mevcut bir adet cemevleriyle bu ihtiyacı karşılamadığı, Maltepe belediyesiyle sıkıntılı bir süreç içerisinde olduklarını dile getirdi. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

AYM, mobbinge uğrayan Türkan Hemşire lehine hak ihlali kararı verdi

SONRAKİ HABER

E-devlet verilerinin sızdırıldığı iddia edildi, Nüfus Genel Müdürlüğü yalanladı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa