Okuru yolculuğuna yoldaş eden şiirler toplamı: Gümüş Pervaneli Tayyare

Rahmi EMEÇ

İlk kitabı Başka Şiir Lazım [Dorlion, 2018] ve Ömer Asaf Tosun’un fotoğrafları eşliğinde memleketi Hacıbektaş’a şiirler armağan ettiği Dizelerden Vizöre Hacıbektaş [Favori, 2020] kitabından sonra Gümüş Pervaneli Tayyare [Favori, 2021] Birtürk Özkavak’ın üçüncü kitabı.

Toplam 59 şiirden oluşan kitapta her şiir kendine küçük bir adacık kurmuş gibi. Zamanla birbirinin iklimine dokunup uzaklaşıyorlar. Sonra hepsine uzaktan bakıp sözcüklerle kurduğu fotoğrafın tamamını okumaya çalıştığımızda kocaman bir kara parçasını; farklı keder ve sevinçlerin, beklentilerin, hasretlik çekmelerin renk cümbüşü içinde kendini var ettiğini görüyoruz.

Yaşamakta olduğu ve her yıl biraz daha gediklisi haline dönüştüğü Eskişehir’in ortasından geçen ve eski bulanık günlerinden sıyrılıp kentin mütevazı “inci gerdanlığı” Porsuk’u “…ne zaman susar ne zaman ağlar öğrendim” diyerek selamlıyor. “Martı şehri” olmasını düşlediği o taşrada, “işçilerin hayatlarına” tanık olmanın kıymetine de bir gönderme yaparak yaşadığı ortamla tanışık ve barışık olmanın şiirini kuruyor.

Duru, kendi yolunda akıp giden, ama içine girilebilir ve onunla yol alınabilir bir şiiri kuruyor Birtürk Özkavak. Yan yana geldiklerinde birbirlerini bütünleyip renk çeşitliliği oluşturan dengeli görüntüler çıkarıyor gözlerimizin önüne. Bir taraftan şiirlerden bölümler okuyor, diğer taraftan da o görüntüleri birleştirip içtenliğin fotoğrafını bütünlüyoruz. Pek çoğumuzda özlem olarak yer etmiş şeylerin hak edişini kendi beni üzerinde somutlayıp bizi de yolculuğuna yoldaş ediyor.

“Bir vardiya değişikliğinin renkten renge dönüyor” olmasıyla, buğday başaklarına dokunur gibi duran Lavaş ustası Sadrettin’den, bir hekim olarak “bir zamanlar ölümün düşmanıydı ellerim / şimdi ölüyor onlar, yavaş yavaş ölüyor” diyen bir feryatla sesini duyurduğu sağlık emekçilerinin salgın sürecindeki o eşsiz çabalarını da taşıyor dizelerine. Sonra, gümüş pervaneli tayyare bekleneni getirip bir kez olsun gökyüzünden yere inmese de, “yırtılmış haritalar” kalsa da bir önceki yolculuktan, geleceği umutla beklemeyi eksik etmiyor şiirlerinde.

BİRTÜRK ÖZKAVAK KİMDİR?

1967 Hacıbektaş doğumlu. 1993 yılında Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. Eskişehir’de hekimlik yapıyor. Şiirleriyle farklı zamanlarda yerel ve ulusal dergilerde şiirleriyle göründü. Eskişehir SES Şube Başkanı. Evli, iki çocuk babası.