28 Nisan 2022 08:07
Son Güncellenme Tarihi: 28 Nisan 2022 17:58

İTO yöneticilerine açılan dava 4 Ekim 2022'ye ertelendi: Bu dava meslek örgütümüzün bağımsızlığına yönelik

İstanbul Tabip Odası bir önceki dönem yönetim kurulu üyeleri, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Sadettin Hülagü hakkında açtıkları disiplin soruşturması nedeniyle hakim karşısına çıktı, dava ertelendi.

Fotoğraf: Evrensel/Eylem Nazlıer

Paylaş

İstanbul Tabip Odasının bir önceki yönetim kurulu üyeleri, Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Rektörü Sadettin Hülagü hakkında disiplin soruşturması açtıkları için ‘görevi kötüye kullanma’ suçlamasıyla yargılanmaları Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde görüldü.

İstanbul 27. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen dava, ifadelerin tamamlanması için 4 Ekim 2022’ye ertelendi. Savunma yapan hekimler, “Bu dava meslek örgütümüzün bağımsızlığına yöneliktir” dedi.

İstanbul Tabip Odası (İTO) 2018 – 2022 dönemi Yönetim Kurulu Üyeleri aralarında beş hekimin de bulunduğu ondokuz Barış Akademisyeni’ni akademiden ihraç eden Kocaeli Üniversitesi Rektörü Sadettin Hülagü hakkında soruşturma açmak “suçlaması”yla, yasalardan aldıkları yetki ve görevlerini yerine getirdikleri için bugün Çağlayan Adliyesi 27. Asliye Ceza Mahkemesi'nde hâkim karşısına çıktı. 2018 – 2022 dönemi Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip, Genel Sekreter Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu ve Yönetim Kurulu üyeleri Prof. Dr. Rukiye Eker Ömeroğlu, Dr. Güray Kılıç, Dr. Osman Öztürk, Dr. Murat Ekmez, Dr. Recep Koç, Kocaeli Rektörü tarafından "Görevi kötüye kullanma" suçlamasıyla karşı karşıya kalmış, hakaret niteliğinde söylemler içeren şikâyet dilekçesi Cumhuriyet Savcısı tarafından değerlendirilmiş, söz konusu dava açılmıştı. Açılan davanın ilk duruşması bugün görüldü.

"BU DAVA MESLEK ODALARININ SESİNİ KISMA DAVASIDIR"

Duruşma Prof. Dr. Pınar Saip’in savunmasıyla başladı. Saip, “38 yıllık hekimim. Hayatımda ilk defa ‘görevi kötüye’ kullanmaktan hakim karşısına çıkıyorum” dedi. “Hekimlerin ve meslek odalarının sorumlulukları vardır” diyen Saip, “Hem meslektaşlarına, hem hastalarına hem de topluma karşı anayasal sorumluluklarımız vardır. Savcılık tarafından da ‘görevi kötüye kullanma’ iddiasıyla bu dava açılmıştır. Sadettin Hülagü’ye meslektaşlarına yaptıklarından dolayı İTO Tarafından soruşturma başlatılması ‘görevi kötüye kullanmak’ mıdır? Meslek odamızın yapacağı soruşturmalara, anayasal haklarına dava açılarak müdahale edilmesi kabul edilemez. Biz görevimizi yaptık. Bir hekimin önceliği her zaman zarar vermeme esasına dayanmalıdır. Bu davanın açılması meslek odalarının görev yapmasının engellenmesine yöneliktir. Bize verilen anayasal görevleri yerine getirdiğimiz için bir ‘suç’ işlediğimizi düşünmüyorum. Bu nedenle yargılanmamıza gerek yoktur. Sonuç olarak; Anayasa ve yasalar çerçevesindeki yetki ve sorumluluklarımıza dayanarak yürütülen bir soruşturma bahane edilerek açılan bu dava meslek örgütümüzün bağımsızlığına yöneliktir Meslek odalarının varlık nedenlerini sorgulama niteliğinde böyle bir dava açılmış olmasını son derece sakıncalı olduğunu belirtmek isterim” diye konuştu.

37 yıllık hekim olduğunu söyleyen Osman Küçükosmanoğlu savunmasında, “Birçok ilin tabip odasında görev yaptım. Yönetim kurulu olarak bizim görevimiz sadece olaya ilişkin onur kuruluna sevk edip etmeme hususudur. Bizim zaten soruşturma açmama gibi bir kararımız olamaz. Herhangi bir şahsı husumetimiz yoktur. Onur kurulunun verdiği karar hem itiraza hem de idari dava yolu açıktır. Biz bir meslek odasıyız. Bunun meslek odamıza yönelik bir müdahale olarak görüyoruz” dedi.

Güray Kılıç, meslek odalarının görevlerini kısıtlamak amacıyla açılan bu davayı kabul etmediğini söyledi, “Görevi kötüye kullanma iddiasını kabul etmiyorum” dedi.

Recep Koç, "Aile sağlık merkezinde çalışan 40 yıllık hekimim. Biz bir ceza mahkemesi değiliz, Meslek etik kurallarına ve deontoloji kurallarına göre değerlendirme yaparız. 6023 sayılı yasamız ve deontoloji tüzüğümüz var. kanunumuz var. Ayrıca TTB’nin yayınladığı etik kuralları ilişkin kitapçığı vardır. Mesleki değerlendirme yaparken biz bu kurallara bağlıyız. Bu dava meslek odalarının sesini kısma davasıdır” diye konuştu.

Murat Ekmez, “Şikayet konusu görevi kötüye kullanma değil, bu suçlama gerçeğin ters düz edilmesi ve çarpıtılmasıdır. Sadece bu da değil, meslek odalarına müdahale olarak da görüyorum” derken 38 yıllık hekim olan Osman Öztürk, 10 yıldır tabip odalarında görev yaptığını, görevi sırasında bunun gibi yüzlerce dosya hakkında karar verdiğini söyledi. Öztürk, “Karşı tarafın beyan ettiği gibi sipariş bir soruşturma değildir” dedi.

Sanık savunmalarının ardından Hülagü’nün avukatı da şikayetinin devam ettiğini söyledi ve davaya katılma isteğinde bulundu. Mahkeme, Hülagü’nün avukatının davaya katılma isteğini kabul etti ve Rukiye Ömeroğlu’nun ifadesinin alınması için bir sonraki duruşmanın 4 Ekim saat 12’de yapılmasına karar verdi.

"MESLEKİ BAĞIMSIZLIĞIMIZA KİMSE DOKUNAMAZ"

Duruşma öncesi hekimler, adliye önünde bir araya gelerek "Yasal görev ve yetkilerimizden ödün vermeyeceğiz, demokrasi ve sağlık hakkı mücadelemizden vazgeçmeyeceğimiz" dedi.

"GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA" İDDİASI

‘Kimse dokunamaz meslek örgütümüzün bağımsızlığına’ yazılı pankart açan hekimler adına konuşan İTO Başkanı Dr. Nergis Erdoğan, odalarının 2018-2022 dönemi yönetim kurulu üyelerinin yasalardan aldıkları yetki ve görevlerini yerine getirdikleri için bugün yargı karşısında olduklarını söyledi. İTO Yönetim Kurulu üyelerinin, KOÜ Rektörü tıp doktoru Sadettin Hülagü tarafından, “görevi kötüye kullanmak” gerekçesiyle İstanbul Cumhuriyet Savcılığına şikâyet edildiğini hatırlatan Erdoğan, “Şikâyetin gerekçesi, İTO Yönetim Kurulu’nun kendisi hakkında disiplin soruşturması başlatmış olmasıdır. İTO Yönetim Kurulu üyelerine yönelik hakaret niteliğinde söylemler içeren şikâyet dilekçesi Cumhuriyet Savcısı tarafından değerlendirilmiş ve ‘görevi kötüye kullanma’ iddiasıyla söz konusu dava açılmıştır” dedi.

HÜLAGÜ, İHRAÇLARA NEDEN OLDU

KOÜ Tıp Fakültesi’nde görevli beş hekim öğretim üyesinin haksız bir suçlamayla kamu görevinden ihraçlarına neden olduğu gerekçesiyle, KOÜ Rektörü Hülagü hakkında Kocaeli Tabip Odası’na şikâyette bulunulduğunu hatırlatan Erdoğan, "Yönetim Kurulu’nun dört üyesi tarafsızlıklarını koruyamayacakları endişesiyle inceleme görevinden çekilmiş, bu nedenle TTB Merkez Konseyi disiplin işlemlerini yürütme görevini İTO’ya vermiştir. Dr. Sadettin Hülagü tarafından sunulan bilgi ve belgeler, İTO Yönetim Kurulu’nun 12.11.2019 tarihli toplantısında değerlendirilmiş ve şikâyet edilen Dr. Hülagü hakkında; deontolojiye aykırı davranmak, meslektaşları küçük düşürücü fiil içinde olmak, etik ihlal yapmak iddialarıyla, TTB Disiplin Yönetmeliği gereğince soruşturma açılmasına karar verilmiştir. Şikâyete konu olan eylemin, TTB disiplin yönetmeliğine göre suç teşkil edip etmediği hususunun karara bağlanması için dosya İTO Onur kuruluna sevk edilmiştir” diye konuştu.

KOÜ Tıp Fakültesi’nde görevliyken ihraç edilen beş hekim öğretim üyesinin “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildiriyi imzaladıkları gerekçesiyle 'suçlu' ilan edildiğini hatırlatan Erdoğan “Anayasa Mahkemesi, Barış Bildirisi’nin ifade özgürlüğünün koruması altında olduğuna ve akademik özgürlük çerçevesinde bir metin olduğuna karar vermiştir. Bu karar sonucunda hukuki olarak bir sonuç elde edilmiş olsa da KHK’lara dayanarak uygulanan idari yaptırımların çoğu halen yürürlüktedir” dedi.

"DAVA ANTİ DEMOKRATİK ORTAMIN GÖSTERGESİ"

Akademik özgürlük kapsamında kabul edilen bir bildiriyi imzaladıkları gerekçesiyle kamu görevinden ihraç edilen meslektaşlarının, kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütlerinin yetkili kurulları tarafından uğradıkları haksızlığın incelenmesi isteğinin yasal mevzuata uygun olmasının yanında hekimlik mesleği etiği kuralları çerçevesinde değerlendirilmeyi hak ettiğine vurgu yapan Erdoğan “Anayasa ve yasalar çerçevesindeki yetki ve sorumluluklarımıza dayanarak yürütülen bir soruşturma öne sürülerek açılan bu dava, ülkemizin içinde bulunduğu antidemokratik siyasi ortamın göstergelerinden birisidir ve meslek örgütümüzün bağımsızlığına yöneliktir. Yasal görev ve yetkilerimizden ödün vermeyeceğimizi, demokrasi ve sağlık hakkı mücadelemizden vazgeçmeyeceğimizi kamuoyu önünde bir kez daha yineliyoruz” ifadelerini kullandı. (İstanbul/EVRENSEL)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Kocaelili işçiler 1 Mayıs'a giderken sorunlarını ve taleplerini dile getirdi

SONRAKİ HABER

ORÇEV: Altıntepe Madenciliği ortak irade durdurdu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa