ODTÜ’de 1 Mayıs: İnsanca yaşanabilir ücret, özgür gelecek
ODTÜ bileşenlerinin düzenlediği 1 Mayıs'ta, işçiler asgari ücretin insanca yaşanabilir bir düzeye çekilmesini istedi, öğrenciler yaşadıkları ekonomik sorunlara ve baskılara dikkat çekti.
Fotoğraf: Evrensel
ODTÜ’de işçiler, eğitimciler, öğrenciler ve mezunların tarafından düzenlenen 1 Mayıs’ta savaşa karşı barış ve ekonomik krize tepki vardı. İşçiler asgari ücretin insanca yaşanabilir bir düzeye çekilmesini isterken, öğrenciler de en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamadıklarına dikkat çekti ve karşılaştıkları baskıların son bulmasını talep etti.
Tezkoop-iş, Eğitim Sen, Eğitim-İş, ODTÜ Öğretim Elemanları Derneği, ODTÜ Mezunlar Derneği ve ODTÜ Öğrencilerinin oluşturduğu ODTÜ Bileşenleri, Fizik Bölümünün önünde 1 Mayıs'ı kutladı. “İnsanca Yaşayacağımız Bir Dünyayı Emek ve Bilimle Kuracağız" pankartı ile C heykeline yapılan yürüyüşe, öğrenciler fakülte ve bölümlerinde yaptıkları pankartlarla katıldı. "Birleşe birleşe kazanacağız", "İşçi gençlik el ele mücadeleye", "Yaşasın 1 Mayıs" sloganlarıyla yürüyen ODTÜ bileşenleri, Fizik Bölümü çimlerinde açıklama yaptı.
"ASGARİ ÜCRET 6 AYDA BİR BELİRLENSİN"
İlk olarak sözü alan Tez Koop-İş Sendikası adına yapılan açıklamada, tüm işçilerin tarihte görülmemiş bir boyutta borçlanma ve enflasyonla ezildiğini vurgulandı. Kadroya geçirilen işçilere emeklilik dayatmasının kaldırılmasını talep edilen açıklamada, asgari ücretin 6 ayda bir tespit edilmesi gerektiğinin altı çizildi. Asgari ücretin yaşanabilir bir düzeye çekilmesi istenilen açıklamada, güvenli bir iş ve güvenceli gelecek talebini yineledi.
April 29, 2022
HEM İKTİDAR HEM REKTÖRLÜK BASKILARI
ODTÜ öğrencileri tarafından yapılan açıklamada, başta Ukrayna olmak üzere emperyalist savaşlar ve devletlerin silahlanma yarışına tepki gösterildi. Türkiye’nin derin bir ekonomik kriz içinde debelendiği belirtilen açıklamada, öğrencilerin ekonomik krizde yoksullaşırken, patronlar ve iktidarların zenginliklerine zenginlik katmaya devam ettiğine dikkat çekildi.
Burs zamlarının enflasyonun karşısında anında eridiği ve öğrencilerin sosyokültürel aktiviteler bir yana en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamadığı anlatılan açıklamada şöyle denildi:
“Çoğumuz öğrencilik hayatında çalışmak zorunda kalırken bir de çalışma koşullarının imkansızlıklarına, türlü tacizlere ve psikolojik şiddete maruz kalıyoruz. Kampüs içerisinde yiyecek ucuz bir yemek bulmakta zorlanıyor, yemekhanenin yetersiz, hijyenik olmayan, niteliksiz koşullarına mahkum ediliyoruz. Pandeminin başından beri yeterince önlem alınmayan yurtlarda, sağlıksız koşullarda yaşarken bazı arkadaşlarımız da yurt yetersizliğinden dolayı fahiş fiyatlardaki kiralarla baş etmek zorunda bırakılıyorlar. Ulaşıma yapılan zamlarla derslerimize gelirken bile ekonomik kaygılarla boğuşuyoruz. Kısacası yemek yiyemiyor, barınamıyor, ulaşamıyoruz! Bütün bu zorluklar karşısında iktidar ve rektörlük, her türlü eylemliliğimize, çıkardığımız sese, bir araya gelmemize, arttırdığı baskı ve korku rejimiyle her geçen gün daha da çok saldırıyor. Bu şartlar altında sadece bugünün değil karanlık bir geleceğin de yükü omuzlarımıza biniyor. Sorunlarımıza karşı bir araya geldiğimizde birlikteliğimiz, kampüs içerisinde iktidarın kuklası olan atanmış rektörlük tarafından engelleniyor. Öğrenciler olarak talep mücadelemiz sonucunda gözaltına alınıyor, yurttan atılmalarla ve soruşturmalarla tehdit ediliyoruz. Biz, işçi sınıfı ve öğrenciler olarak bütün bu baskılara boyun eğmiyor, bileşeni olduğumuz üniversitelerin karar alma mekanizmalarının içerisinde yer almak istiyoruz. Bu yolda özgür, özerk ve demokratik üniversite mücadelemizi sürdürüyoruz.”
Bileşenlerin konuşmaları bittikten sonra Eşli Danslar Topluluğu 1 Mayıs için bir dans gösterisi gerçekleştirdi.
(Ankara/EVRENSEL)