İzlenim: Dersim 1 Mayıs'ı birleşik mücadeleyi büyütmek için önemli işaretler içeriyor
"Tüm bu eksikliklere ve yağmura rağmen Dersim, sabah erken saatlerden itibaren köylerden, ilçelerden,mahallerden gelen insanlarla, halkın mücadele etmeye, örgütlenmeye olan ilgisini de ortaya koydu."
Fotoğraf: Evrensel
Elif ESER
Dersim
Kış uzun sürdü... Karlar, dağların zirvesine çekilmeye, Dersim sokaklarını ışkın ve gulik (çiriş otu) kokusu sarmaya başladığında, Newroz’dan 1 Mayıs’a doğru nihayet bahar kendini göstermeye başladı. Dünyanın birçok kentinde olduğu gibi bugün Dersim sokakları da işçi sınıfının evrensel birlik, dayanışma ve mücadele gününde, yemyeşil bir bahara sloganlar, marşlar ve şarkılarla girdi.
İşçilerin, kamu emekçilerin, gençlerin, her yaştan kadının ve erkeğin katıldığı 1 Mayıs mitingine kentteki siyasi parti ve kurumlar kendi pankartlarıyla katıldı. İşçi sendikalarından DİSK/Genel-iş ve DİSK Gıda İş kendi pankartları ile karayolları işçileri şapkalarıyla, elektrik işçileri yelekleriyle katıldı. Üreci-köylüllerin yeni kuruluşunu gerçekleştiren Tüm Köy Sen ise köylülerin talepleriyle katıldı. KESK, bağlı sendikaların üyelerini tek pankart arkasında topladı. Yürüyüşün de, mitingin de önceki yıllara görece kitlesel geçmesine rağmen ‘işçilerin görünürlüğü bakımından’ zayıf olması sendikaların işçi yığınları içindeki etkinliğinin zayıflığına işaret ediyor.
İşsizliğin, yoksulluğun, yoğun emek sömürüsünün ve güvencesiz çalıştırılmanın yoğun olduğu bu dönemde, işçilerin kendi acil talepleri ile orada, alanda olmamaları, siyasi parti ve kurumların ön plana çıkması, Dersim 1 Mayıs’ını gölgede bıraktı diyebiliriz. Her ne kadar Dersim bir işçi kenti gibi görülmese de esasen kamu işçi ve emekçileri ile güvencesiz ve düşük ücretle çalıştırılan işçilerin yoğun olduğu bir şehir. Kamu emekçileri ile kamu işçilerinin önceki yıllara görece zayıf katılımı, güvencesiz ve düşük ücretlerle özel sektörde çalıştırılan işçilerin kendi talepleri ile orada olmaması, miting konuşmacılarının neredeyse tamamına yakınının kentteki bu alanlara dair daha somut ve acil taleplere değinmemesi ciddi bir eksiklik olarak görülebilir. Buna mukabil halkın siyasi parti ve kurumların bayrakları arkasında yoğun katılımı, AKP ve tek adam iktidarının yarattığı korku ikliminin de önceki yıllara görece azaldığını, halkın kendi kurumlarına olan güven ve inancının artığı da söylenebilir. Öte taraftan EMEP’in de kitleselliği dikkat çekici ve il başkanının miting konuşmasında kentteki; yoğun göç, işsizlik, barınma sorunu ve hayat pahalılığı gibi somut sorun ve talepleri dile getirmesi bakımından mitinge katılanlar tarafından olumlu karşılandığı söylenebilir.
Kitlenin genel olarak konuşmaların uzunluğu, ‘basma-kalıp’ oluşu ve konuşmacı sayısının fazla olmasına yönelik eleştirileri mırıltılar eşliğinde olsa da üzerine düşünülmesi gereken başka bir durum. İşçi ve emekçi temsilcilerinin yeteri sayıda konuşmaması da göze çarpanlar arasında. Zira bugünü önemli kılan onların varlığı ve talepleri!
Tüm bu eksikliklere ve yağmura rağmen Dersim, bu sabah erken saatlerden itibaren köylerden, ilçelerden,mahallerden gelen insanlarla, halkın mücadele etmeye, örgütlenmeye olan ilgisini de ortaya koydu. AKP faşizminin yarattığı, işsizlik, yoksulluk, elektriğe, suya, yakıta, temel gıda maddelerine yapılan zamlar, baskılar, tutuklamalar, halkın iradesine atanan kayyumlara karşı bugün alanlarda alanda açığa çıkan irade, örgütlü ve birleşik mücadeleyi büyütmek için önemli işaretler içeriyor.
Kış uzun sürdü; baharın ve mücadelenin de uzun süreceği aşikar…
