Türk Metal üyesi bir işçi: Değişim bizim elimizde
"Üreten biziz en iyisini de biz hak ediyoruz. Bugün kötü geçen bu 1 Mayıs bize yine çok şey gösterdi. Bundan sonrası için de değişim bizim elimizde."
Fotoğraf: Unsplash
Türk Metal üyesi bir işçi
Kocaeli
Merhaba Evrensel okurları.
1 Mayıs öncesi de işçinin emekçinin gazetesi olan Evrensel’e mektuplar göndermiştik. Bu mektuplarda taleplerimizi ve nasıl bir 1 Mayıs olması gerektiğini çokça dile getirdik. Şimdi 1 Mayıs geçti ama nasıl geçti?
Sendikamız Türk Metal hiçbir isçisine haber vermeden sanki gizli bir kutlama yapıyormuş gibi bir hazırlık yaptı. Tabii adına hazırlık denirse, çünkü her gün mesaj aldığımız ve bize her şekilde ulaşabilecek sendikamızdan 1 Mayıs’ın kutlanacağı haberini son gece son dakika bir mesajla aldık. Zaten bir protokol gibi kutlanacağını da anlamıştık.
Yine de ne olursa olsun sendika bizimdir katılmalıyız diyerek alana gittik. Ancak sadece Türk Metal’i değil Türk-İş’e bağlı diğer sendikaları, hatta Hak-İş’i de dahil edersek alanda belki 150 kişi ancak vardı. Yani kimseye haber verilmediği ve sadece sendikaya yakın kişilerin orada olduğu açıkça belliydi.
Cılız sloganlar atıldı, ortada bir halka vardı sadece oradan ses geliyordu. Bir talep sloganı duyduğumu da hatırlamıyorum, genelde sendikal sloganlar vardı.
Asıl dikkatimi çeken şey ise Türk-İş İl Temsilcisi Yakup Yıldız’ın konuşması oldu. Onu da duymak için bayağı uğraşmamız gerekti, çünkü koskoca sendikaların ses sistemi bizim hurdacı abininkinden daha kötüydü.
Konuşmaya gelirsek Yakup Yıldız özetle “İşçi hak ve özgürlüklerinin korunması ve geliştirilmesi, ücretlerin, satın alma gücünün korunması, asgari ücretin arttırılması, vergide adalet sağlanması, çalışma mevzuatının iyileştirilmesi ve benzeri birçok alanda hep birlikte mücadele ediyoruz. Türk-İş 70 yıllık geçmişinden aldığı güçle işçilerin, mağdurların ve mazlumun yanında olma sorumluluğunu yerine getirmeye devam edecektir” dedi.
Yakup Yıldız bile kendi konuşmasında birçok talepten bahsediyor ücretlerin korunması gerektiğini söylüyor. Biz de bunu söylüyoruz. Aslında lafa gelince taleplerimiz de isteklerimiz de ortak. Ancak iş icraata gelince ortada hiçbir şey yok. Bahsettiği 70 yıllık mücadelenin bir kısmında bulunuyoruz, icraat kısmında ücretlerde bile ortalama bir metal fabrikasının altında kalıyoruz. Şu talepleri sıralarken, bunların elde edilebilmesi için yapılması gereken en önemli şey 1 Mayıs’ta olunması değil midir?
Bence öyledir. Bir işçi talepleri ile dövizleri ile orada olmayacaksa ve sendika orada olunsun diye de uğraşmayacaksa, orada Yakup Yıldız’ın konuşması çok da bir anlam ifade etmiyor diye düşünüyorum.
Üreten biziz en iyisini de biz hak ediyoruz. Bugün kötü geçen bu 1 Mayıs bize yine çok şey gösterdi. Bundan sonrası için de değişim bizim elimizde. Bu sene bayrama da denk gelmesi belki elimizi zayıflatmış olabilir. Ama bu bayramlarda çocuğumuza, evimize götüremediğimiz ekmeğin sorumlularını da ancak bu alanlarda yeneceğimizi unutmamak gerekir. Yaşasın 1 Mayıs!