Canerik: Hangi fakirin evine girersen gir sana anlatacak bir masalı var
Caner Canerik, "Dersim Masalları" isimli çalışmasını Evrensel'e anlattı.
Şerif KARATAŞ
Dersim
Caner Canerik, İstanbul’daki aktif gazetecilik yaşamına son vererek memleketi Dersim’e yerleşti. Canerik, gazetecilik deneyimini memleketinde yaptığı çalışmalarda ortaya koymaya devam ediyor. Fotoğrafçılığın yanı sıra belgesel ve film çalışmaları da yapan Canerik, Kamile Dersim adıyla başlattığı çalışmasını Dersim Masalları adıyla kitaplaştırdı. Dersim’in tüm ilçelerini, köy köy gezerek yaşlılara anlattırdığı masalları kitapta toplayan Canerik, “Hangi fakirin evine girersen gir, sana verecek bir masalı vardır mutlaka” diyor.
DERSİM’E YERLEŞTİ
Canerik’in Dersim’e yerleşmesi ve Dersim’le ilgili çalışmalara başlaması ise 2004 yılında annesinin ölmesiyle birlikte başladı. Canerik o günleri şöyle anlatıyor: “O zaman televizyonda çalışıyorum. Ama hiç annemle ilgili kayıt bulamadık. Sevdiklerimize, hayata veda edip gidiyor. Kültürümüz de onlarla birlikte gidiyor. Kafamda sorular da oluştu. O zaman karar verdim. Doğduğum toprakların kültürünü kayıt altına almaya karar verdim.” İlk kaydını ise halasının Kürt, Kızılbaş, komünist kimliği nedeniyle yaşadığı acılara dair yapıyor. Halasının hayat hikayesi aynı zamanda Dersim’de kadınlarının yaşamından bir kesit…
BELGESELLER ÇEKTİ
Bir yanda doğayla iç içe olmanın mutluluğunu yaşayan Canerik, diğer yandan da kendisine eksik anlatılan kültürün izlerini sürüyor. Bunu aynı zamanda öğrenmek için yapıyor. Kısıtlı imkanlarla kayıtlar alan Canerik “Belgesel çok pahalı bir iş. Sonra yazmaya karar verdim. İstanbul’dayken yazmaya başlamak istedim. Bir türlü olmadı. Dersim’e geldim ve hemen yazmaya başladım.” diyor. Gazetecilik birikimini Dersim’de değerlendiren Canerik ’38 sürgünlerini, ’90’lı yıllarda göç edenleri anlatan belgeseller hazırladı. Belgeselleri Altın Portakal’da yarıştı. Vilika Kowu (Dağ Çiçeği) filmini sinema formatına taşıdı. Ankara Film Festivalinde Bakur filmine uygulanan sansür nedeniyle festivalden geri çekti.
101 DERSİM MASALI
Canerik, Kamile Dersim projesiyle başlattığı kayıtlara 2011’de başladı. 200’e yakın insanla görüşüp kayıt altına aldı. Belgesel pahalı olunca, kitap olarak yayımlamaya karar verdi. İlk kitabı basınca onun geliriyle hem çalışmalarını hem de ikinci kitabın yayımlanmasına katkı sağladı. 14 başlığın olduğu masalları Kırmancki olarak kayıt altına alan Canerik, Türkçeye çevirerek iki kitap halinde okura sundu. 1001 dünya masallarından esinlenerek, çıkarttığı bir sıfırla 101 Dersim masallarını iki cilt olarak yayımladı. Bu süreçte yine kültürel zenginliğin farkına bir kez daha varıyor: “Hangi fakirin evine girersen gir, sana verecek bir masalı vardır mutlaka. Çok çok güzel ve çok çok güzel masal anlatan insanlarla tanıştım.”
MASALLARDA KADINLAR CESUR
Masalları dinleme sürecinde eskiden masalların erkekler tarafından anlatıldığını öğreniyor Canerik. Dikkatini çeken başka konu ise masallarda kadınlara yaklaşımın olumlu olmasına dair: “Kadın, zekasıyla, cesaretiyle hemen hemen tüm masallarda öne çıkıyor. Bunları şunun için söylüyorum: Masallar aynı zamanda geleceği şekillendiren hikayeler aynı zamanda. Çocuklara bunu anlatıyorsunuz. Ve çocuklar kendilerini kahramanların yerine koyup hareket ediyorlar. Dersim’de kadınların öz güvenlerinin yüksek olmasında masalların etkisinin olduğunu düşünüyorum. Çünkü çok cesur kadın hikayeleri var.” Masalların evrenselliğine vurgu yapan Canerik, masalların anlatım şekli ve işleyişine değinerek, “Masalların buraya özgün olduğunu gösteriyor” diyor.
YAŞAM HEM KOLAY HEM ZOR
Köydeki evinde tek başına yaşayan Caner Canerik, yaşamın hem kolay hem de zor olduğunu söylüyor. Pandemi sürecinde çok gezemeyen Canerik, “Yazım sürecinde bilgisayarı alıp dağa taşa çıkardım. Masallar için şöyle ilginç bir şey söyleyeyim, bir ara sosyal medya üzerinden fotoğraflardan çıkartmıştık. 60’ın üzerinde farklı mekanda bilgisayarı açıp çalışmışım. Dersim’in bu yönü çok güzel. Her taraf sana ofis olabiliyor. Çayını yaptıktan sonra ateşi yakmak, çayın ayrı bir havası var. Bunu yapınca hiç yazamayacağım, bıktığım bir hikaye bile mekan sana yazdırıyor” ifadelerini kullanıyor. Bitirirken, Selma Taşbaşı’nın da özgün çizimleriyle katkı verdiği Dersim Masalları, sizi bekliyor.
Evrensel'i Takip Et