Besiciler: Hayvancılık, yapılacak iş olmaktan çıktı
Besiciler ve büyükbaş hayvan yetiştiricileri artan maaliyetlerden şikayetçi; "Geçen yıl 50 kilosu 120 lira olan hayvan yemi bugün 300 liraya çıktı. Hayvancılık, yapılacak bir iş olmaktan çıktı.”
![Besiciler: Hayvancılık, yapılacak iş olmaktan çıktı](https://www.evrensel.net/upload/dosya/210086.jpg)
Fotoğraf: Ömer Fethi Gürer
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Niğde'nin Yakacık köyünde, besiciler ve büyükbaş hayvan yetiştiricileriyle bir araya geldi. Gürer’e dert yanan besici Osman Başer, yemdeki fahiş fiyat artışlarından yakınarak “1 kg karkas et satıp 25 kg yem alamıyoruz. 50 kiloluk yemin torbası bir yılda 120 liradan 300 liraya çıktı. Hayvancılık, yapılacak bir iş olmaktan çıktı” dedi.
Gürer’e sorunlarını anlatan hayvan yetiştiricileri, en çok yem fiyatlarındaki artıştan yakındı. Osman Başer, “Geçen yıl 50 kilosu 120 lira olan hayvan yemi bugün 300 liraya çıktı. 1 litre süte karşılık 1,5 kg yem alamıyoruz. Yoncanın tonu 3 bin lira oldu. Samanın balyası 200 lira, küspenin tonu bin TL, meralarda ot yok. Beslemeye dermanımız kalmadı” ifadelerini kullandı.
YEM VEREMİYORUZ, VERİM ALAMIYORUZ
Aynı zamanda çiftçi olarak bazı yemleri kendisinin ürettiğini bu nedenle de yonca ve diğer ekili yemi parayla satın alan yetiştiricilere göre bir nebze olsun daha şansı olduğunu belirten Osman Başer, “Yemin bir kısmını kendimiz yetiştiriyoruz. Bu sene biraz idare ettik ama seneye edemeyiz. Yemi tam olarak veremediğimiz için süt verimi de yarı yarıya düştü. Hayvan nasıl bakarsan o kadar karşılık alıyorsun” dedi.
DESTEKLEMELER YETERSİZ
300 kg ağırlığının üzerindeki hayvanlar için 2 bin 500 lira tutarında kesim parası yardımı yapıldığını belirten Osman Başer, “Hayvanlar iyi beslenmediği ve yeterli kiloyu almadığı için çoğu besici bu destekten faydalanamıyor. Dana desteğine de belirli bir yaş kriteri gitirildiği için 15 danadan sadece 7’sine destek alabildik” diye konuştu.
HAYVANCILIK YAPMAK ZOR
Hayvancılık yapmanın günümüz koşullarında çok zor olduğunu ifade eden Osman Başer, ulusal süt konseyi tarafından belirlenen referans fiyatından süt artışının üreticiye hemen yansımadığını, büyük çiftliklerin süt artışından faydalandığını belirterek "Bizde yeni fiyat bir önceki açıklanan fiyat olarak sürüyor. USK'nin açıkladığı fiyattan süt satamadığımız içinde açıklanan fiyat bize geç yansıyor, daha düşük fiyata süt satmak zorunda kalıyoruz” diye dert yandı.
SÜT İNEKLERİ KESİME GİDİYOR
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer ise süt inekçiliği ile uğrayan yetiştiricilerin önemli bir kısmının ineklerini beslemekte zorlandığı için hayvanlarını kesime göndermek zorunda kaldığına dikkat çekti. İktidarın süt ve et konusunda denge tuturamadığına vurgu yapan Gürer, "Üreten kazanamıyor, tüketen yüksek fiyatla ürüne erişemiyor. Aracılar karlarından taviz vermezken ithal lobisi ithalat için elini ovuşturuyor. Tarım, sorunlar yumağı olmuş, iktidarın çözebilme becerisi yok. 20 yılda ki hataların bedeli vatandaşa ödetiliyor. Meralar tüketiliyor. Mısır, soya, arpa, pamuk ve ayçiçeği küspesi ithal ediyoruz. Yılda 12 milyon ton yem ithal ediyoruz" dedi.
AVRUPADA BİRİNCİ DEĞİLİZ, İLK 10’DAYIZ
Büyükbaş hayvancılık yapanların yem fiyatlarındaki artıştan dolayı mağduriyet yaşadığını anlatan Gürer, “Tarım ve Orman Bakanı büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlığında Avrupa birincisi olduğumuzu iddia ediyor. Ancak Avrupa’da farklı bir hayvanın da etinden yararlanılıyor. Eğer Avrupa’da domuz eti tüketimini de hesaba katarsak, Türkiye Avrupa’da birinci değil, ilk 10 ülke içinde yer alabiliyor. Hayvan refahı ve hayvandan sağlanan fayda da ise gerilerde kalıyoruz. 1960 yılında nüfusa göre toplam hayvan varlığında kişi başı 3 hayvan düşen ülkemizde bugün nüfusa göre bir hayvan düşmüyor” değerlendirmesinde bulundu.
YETKİLİLER HAYVANCILIK SEKTÖRÜNÜN SORUNLARINA EL ATMALI
CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, büyükbaş hayvancılık sektöründe yaşanan sorunların çözümü noktasında yetkililerin mutlaka bir düzenleme yapıp, yetiştiricilerin desteklenmesine yönelik uygulamaları hayata geçirmeleri ve başta yem fiyatları olmak üzere girdi maliyetlerinde en azından yarı yarıya düşüş sağlayacak bir sistemi da uygulamaya sokmaları gerektiğini belirtti.
"DESTEK YIL SONUNA KADAR UZATILMALI"
AA'dan Ömer Faruk Şimşek'e konuşan Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Bülent Tunç ise ramazanda kesimi ve satışı yapılan veya yaptırılan sığır başına Et ve Süt Kurumunca yetiştiricilere verilen 2 bin 500 lira destek ödemesinin yıl sonuna kadar uzatılmasını istediklerini söyledi.
Tunç, gelir düzeyi düşük tüketicilerin de fiyatların yüksekliğinden şikayet ettiğini vurgulayarak "Yem, işletme maliyetleri, tüm girdilerde yüzde 100'ün üzerinde artış var. Et fiyatları yüzde 50-60 civarında arttı. İnanın biz geçen seneki yem fiyatlarından alalım, yine 50 liraya et satmaya razıyız ama ciddi anlamda girdi maliyetleri arttığından dolayı bunun altında eziliyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
Et ve Süt Kurumunca ramazan süresince kesimi ve satışı yapılan veya yaptırılan sığır başına yetiştiricilere 2 bin 500 lira destekleme ödemesini hatırlatan Tunç, "Bunun yıl sonuna kadar devam ettirilmesini, sadece Et ve Süt Kurumu değil genele yayılmasını istiyoruz. Tüm ruhsatlı mezbahalarda 2 bin 500 lira eğer üreticiye verilirse, insanlar ucuz ete ulaşmış olur çünkü üreticinin zararı bu şekilde giderilmiş olur" diye konuştu.
"ETİN DIŞARIDAN GELMESİ, TÜKETİCİNİN UCUZ YEMESİ DEMEK DEĞİL"
Hayvan ithalatına da değinen Tunç, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bazı insanların bununla ilgili sürekli olsun diye gayreti var çünkü rant, gelir var. Bunlar bir elin parmakları sayısı kadar kişiler. Üreticiler olarak böyle bir şeyin olmasının hiçbir zaman taraftarı değiliz çünkü etin dışarıdan gelmesi, tüketicinin ucuz yemesi demek değil. Burada hem üretici hem tüketici kaybediyor. Böyle bir durumda neden dövizimizi dışarıya verelim, kendi üreticimiz kazansın" dedi. (HABER MERKEZİ)
Evrensel'i Takip Et