Mahpus Abdullah Ece'nin ailesi: Tahliyesini beklerken cenazesini aldık
14 Mayıs'ta 73 yaşında yaşamını yitiren mahpus Abdullah Ece’nin ailesi, 10 Haziran'da tahliye bekliyordu.
Fotoğraf: MA
İnsan Hakları Derneği (İHD) verilerine göre, cezaevlerinde 651’inin durumu ağır olmak üzere 1517 hasta mahpus bulunuyor. Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) raporlarında, 2022 yılının Ocak ayında 3, Şubat ayında 4, Mart ayında 5, Nisan ayında 3 ve Mayıs ayında 2 olmak üzere en az 17 mahpus yaşamını yitirdiği kaydedildi. Cezaevlerinde durumu kötüleşen hasta mahpuslar ya ölüm eşiğinde tahliye ediliyor ya da cezaevinden cenazeleri çıkıyor.
İzmir Buca Cezaevi’nde tutulan 73 yaşındaki Abdullah Ece, koronavirüse yakalanması sonucu kaldırıldığı hastanede 14 Mayıs’ta yaşamını yitirdi. Ece, hakkında “terör örgütüne yardım" gerekçesiyle açılan dava kapsamında verilen 2 yıl hapis cezasının onanması sonucu, 2020 yılında tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Cezasını tamamlayarak 10 Haziran’da tahliye olması beklenen Ece’nin ailesi cenazesini aldı.
"BAŞVURULARIMIZ SONUÇSUZ KALDI"
Mezopotamya Ajansının haberine göre; Abdullah Ece’nin oğlu Osman Ece (50), babasının ilerleyen yaşından dolayı tahliye edilmesi için defalarca başvuru yaptıklarını ancak tümünün sonuçsuz kaldığını söyledi. Ece, cezaevi yönetiminin babasına “Seni bırakalım da Kandil’e git” dediğini aktardı.
Babasıyla en son 1 Nisan’da yüz yüze görüştüklerini, 4 Nisan’da ise yaptıkları telefon görüşmesinde babasının koronavirüse yakalandığını aktardığını kaydetti. Ece, babasının 28 Mart’ta göğüs rahatsızlığından dolayı hastaneye götürüldüğünü ve burada koronavirüse yakalandığını öne sürdü.
Babasıyla son olarak 10 Nisan’da telefonla görüşebildiklerini, 17 Nisan’da ise telefon görüşünün yapılmaması üzerine babasının hastaneye kaldırıldığı bilgisini aldıklarını dile getiren Ece, gittikleri hastanede babasının entübe olduğunu öğrendiklerini söyledi.
"ÖLÜM EŞİĞİNDE ‘GELİN ALIN’ DİYORLAR"
Babası hakkında 18 Nisan’da 3 aylık geçici tahliye verildiğini bilgisini paylaşan Ece, ancak babasının o tarihte artık ölüm döşeğinde olduğunu ifade etti. Ece, babasının hastanede ellerinin kelepçeli olduğunu ve başında polis ile gardiyanların bekletildiğini anlattı.
Mahpusların ölüm döşeğinde tahliye edildiğini söyleyen Ece, “Babam 14 Mayıs’ta tedavi gördüğü İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesinde hayatını kaybetti. Hukukla zerre kadar alakası yok. Bu bir değil, iki değil. Birçok cezaevinde bu durum yaşandı. Bütün tutukluların durumu bu şekildedir. Tutuklular, ölüm safhasına geldiği zaman aileyi arayıp ‘Gelin alın’ diyorlar” diye konuştu.
"73 YAŞINDAYDI, ONA RAĞMEN KELEPÇELEMİŞLERDİ"
Abdullah Ece’nin kızı Gülistan Ece, babası tutuklandığında hiçbir hastalığının olmadığına dikkat çekerek, “Babamı hastaneye götürdüklerinden 8 gün sonra bize bilgi verildi. Babam 73 yaşındaydı ve ona rağmen onu kelepçelemişlerdi. Başına gardiyan ve polis koymuşlardı. Babamızla gurur duyuyoruz. Onunla başımız diktir. İyi ki onun kızıyım” dedi.
Tutukluların ölüm döşeğine gelene kadar tahliye edilmediğini dile getiren Ece, "Bütün halkımızın uyanması gerekiyor. Cezaevindekileri yalnız bırakmamalıyız” diye konuştu.
"CEZAEVLERİNDEN ARTIK CENAZELER ÇIKMASIN"
“Ölümse ölüm, tutsaklıksa tutsaklık” diyen Ece’nin eşi Meryem Ece de “Yaşadığım müddetçe eşimin mücadelesini sürdüreceğim. Asla onun yolundan ayrılmayacağım. Cezaevlerinden artık cenazeler çıkmasın. Bizim cenazemiz son olsun” ifadelerini kullandı. (HABER MERKEZİ)