5 Haziran davasında polislere beraatın ardından şimdi de avukatlara engel!
HDP’nin mitinginde 5 kişinin yaşamını yitirdiği bombalı saldırıda “görevi ihmal”den yargılanan polislere beraat veren mahkeme, mağdur avukatlarının davaya katılımlarını da haber vermeden düşürdü.
Fotoğraf: MA
HDP'nin 2015 genel seçimleri öncesi 5 Haziran’da düzenlediği mitinge yönelik, 5 kişinin öldüğü, 210 kişinin yaralandığı bombalı saldırıda “görevi ihmal”den yargılanan polislere beraat veren mahkeme, mağdur avukatlarının davaya katılımlarını habersiz düşürdü.
Orhan Gönder isimli IŞİD’linin miting alanına koyduğu iki ayrı bombanın patlatılması öncesi Diyarbakır’da bir otelde konakladığı bilinmesine rağmen hakkında işlem yapmayan 19 polis için “görevi ihmal” suçundan açılan soruşturmada Cumhuriyet Başsavcılığı, 5’ini kovuşturma dışı bırakırken, 14’ü hakkında iddianame hazırladı.
Diyarbakır 14’üncü Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanmaya başlanan polislerden 10’u hakkında beraat kararı verildi, 4’ü hakkında ise ayrı ayrı 2 ay 15 gün hapis cezası vererek, hükmün açıklanması geri bırakıldı.
Hapis cezası verilen polisler, Diyarbakır 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesine itirazda bulundu. 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi; olay günü belediyenin çöpleri toplamadığına dair herhangi bir tutanak ya da emniyetten bu yönde bir bilgi gelmediği, o gün çöplerin toplanıp toplanmadığının tespitini dahi yapılmadığı halde, “Belediyenin çöp toplamaması nedeniyle bombaların tespit edilemediği ve bundan dolayı polislere suç yüklenemeyeceği” yönünde karar vererek, cezayı bozdu.
Bozma kararından sonra 14’üncü Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, 4 polis hakkında da beraat kararı verildi.
Verilen beraat kararlarına itirazlar sürerken mahkeme heyeti, davada yaralananlar ve zarar gören müştekilerin davadaki katılımını kaldırdı.
Kararla birlikte davaya katılımları engellenen avukatlarından Mehmet Öner, sürece ilişkin Mezopotamya Ajansına değerlendirmelerde bulundu.
MAHKEME: KATILIM TALEBİNİZİ KALDIRDIM
Öner, verilen cezaya karşı tarafların itirazda bulunduğunu, bunu inceleyen Diyarbakır 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesinin işin esasına girmeden itirazı incelemesi gerekirken, işin esasına girerek kararı bozduğunu söyledi.
Bozulma kararının verilmesinden sonra başlayan yeniden yargılama için duruşmaya gittiklerinde, başından beri müşteki sıfatıyla kabul edilen katılma taleplerinin düşürüldüğünü öğrendiklerini ifade eden Öner, “Duruşmaya gittiğimizde mahkeme, ‘Sizin katılım talebinizi kaldırdım’ dedi. ‘Neden kaldırdınız? Kaldırma kararı bize tebliğ edilmedi’ dedik. ‘Ben kaldırdım ama sizlere söylemedim, şimdi söylüyorum’ dedi” diye konuştu.
"POLİSİ KORUMA YOLUNA GİTTİ"
Dosyada katılımlarının kaldırılmasının “cezasızlık politikasının” devamı olduğunu vurgulayan Öner, “Cezasızlık mevzusu burada da kendini gösterdi. Verilen ceza kötü bir ceza olsa da az bir ceza olsa da burada devlet, katliamın gerçekleşmesinde etkisi olan kendi polisini koruma yoluna gitti. 5 kişinin öldüğü onlarca kişinin ağır yaralandığı bu olayda devlet, vatandaşa karşı kendi polisini koruma yoluna gitti ve insanların mağduriyetini görmezden geldi” diye konuştu.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına kendilerinin de farklı dosyalarda defalarca itiraz yoluna gittiklerini ancak ağır ceza mahkemelerinin işin esasına girmediğine işaret eden Öner, 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesinin suçu belediyeye atarak işin esasına girip hükmü bozduğunu hatırlattı.
Öner, “Şimdiye kadar biz, defalarca bu hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararlarına karşı itirazda bulunduk. Hiçbirinde şimdiye kadar böyle bir esasa girilmedi. Böyle bir cezayı kaldırmak girişiminde bulunulmadı. Buna rağmen bu dosyanın bu şekilde bir yoruma gitmesi, yargılamayı yapması asıl niyetin ne olduğunu gösterdi. Devlet, burada görev alan polisini, askerini hiçbir şekilde mağdur etmeyeceğini, isterse suç işlesinler, isterse katliam yapsınlar veya katliamda etkili olsunlar, bu şekilde mağduriyetlere sebebiyet verseler dahi arkasında olduğunu, sahiplendiğini bir kez daha gösterdi” ifadelerinde bulundu.
"İHMAL VAR"
Saldırının meydana gelmesinde bir güvenlik zafiyeti olduğunu sözlerine ekleyen Öner, şunları söyledi:
“Sen alanın güvenliğini sağlamakla görevliysen ve bu alanda böyle bir tehlike oluyorsa insanlar ölüyorsa, yaralanıyorsa, bir katliam oluyorsa demek ki birileri görevini yapmamıştır, ihmal etmiş demektir. Mademki bunlar yapmadı, bunlar görevini ihmal etmedi, o zaman ihmal edeni bulup, cezalandırma yoluna gitmen lazım.”
Öner, daha önce 10 polis hakkında verilen beraat kararını istinafa taşıdıklarını, daha sonra beraat ettirilen 4 polis hakkındaki kararı da istinaf mahkemesine taşıyacaklarını belirterek sürecin takipçisi olacaklarını söyledi. (Diyarbakır/MA)