İHD Adana Şubesi, Çukurova cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri raporunu paylaştı

İnsan Hakları Derneği Adana Şubesi Hapishaneler Komisyonu, Çukurova’da bulunan 3 cezaevinde 2022’nin ilk 3 ayında yaşanan hak ihlallerine dair mahkumlarla görüşerek hazırladıkları raporu paylaştı.

Dernek Binası’nda düzenlenen basın toplantısı ile Çukurova Bölgesinde bulunan Kürkçüler F ve T Tipi Hapishaneleri, Osmaniye 1 ve 2 No’lu Cezaevleri ile Türkoğlu L Tipi Hapishanesi’nde yaşanan hak ihlallerini Hapishane Komisyonu Sözcüsü Serhat Ökmen paylaştı. Hasta tutsakların önemli bir yer tuttuğu rapora göre mahpuslara cezaevi girişlerinde çıplak arama dayatılıyor, insan onuruna aykırı uygulamalar nedeni ile sağlık hizmetlerine ulaşamıyor, hasta mahpuslar tedavi edilmiyor, hak ihlallerini bildirenlere idari cezalar veriliyor. Son günlerde çeşitli hapishanelerden gelen ölüm haberlerinin hapishanelerin durumunun aciliyetini ortaya koyduğunu ifade eden Ökmen, hapishanelerde mahpuslara yönelik hak ihlallerine son verilmesini istedi.

“AĞIZ İÇİ ARAMA UYGULAMASINA SON VERİLSİN”

Ökmen, şubat ayının sonunda dernek olarak Kürkçüler F Tipi Kapalı Hapishanesinde "ağız içi arama" dayatması ile ilgili Cezaevi önünde yaptıkları basın açıklamasında uygulamaya son verilmesini talep ettiklerini hatırlatarak uygulamanın hala devam ettiğini, uygulamayı insan onuruna aykırı buldukları için kabul etmeyen hastaların tedavilerinin gerçekleştirilmediğini ifade etti.

Görüşme yapılan hasta mahpus İ.T. yaşadıklarını şu sözlerle anlatıyor: "Birçok mahpus arkadaşımız sağlık durumları kötü olduğu halde hastaneye gidemiyorlar. Ben ağır hasta birisiyim. Ve İHD’nin hasta mahpus listesinde de yer alıyorum. Sırf ağız içi arama dayatmasını kabul etmediğim için hastaneye gidemiyor ve tedavi olamıyorum.”

Birçok hasta mahpusun 2021 Ağustos ayından beri hastaneye sevklerinin yapılmadığını dile getiren Ökmen, “Mahpus mahremiyetini ihlal eden, işkence ve kötü muamele boyutuna varan bu uygulamanın derhal kaldırılmasını talep ediyoruz” dedi.

“EVRENSEL, YENİ YAŞAM VE KÜRÇE MEKTUP YASAK”

Osmaniye 1 Nolu T Tipi Cezaevinde 3 kadın mahpusla yapılan görüşmeyi aktaran Ökmen, mahpusların Yeni Yaşam, Özgür Gelecek ve Evrensel gazetelerinin verilmediğini, haftada yalnızca 3 defa sıcak su verildiğini, Kürtçe ve İngilizce mektupların gönderilmediğini ve iletilmediğini, kısıtlamalar kalkmasına rağmen pandemide görüşler için getirilen 2 kişi kısıtlamasının uygulanmaya devam ettiğini söylediklerini aktardı.

“HANGİ HUKUKİ GEREKÇE İLE TEK KİŞİLİK ODALARDA TUTULUYORLAR?​”

Melis Teksan’ın Osmaniye 1 Nolu T Tipi Cezaevinde 5 yıldır tek başına tutulduğunu ifade eden Ökmen, cezaevi yönetimi tarafından bu uygulamanın ailenin talimatı olduğu iddia edilse de böyle olmadığının ortaya çıktığını ifade etti. Bu defa yapılan görüşmede idarenin bu uygulamanın Bakanlık talimatı olduğunu söylediğini aktaran Ökmen, "Yine Kürkçüler F Tipi Kapalı Hapishanesi’nde aynı uygulamaya maruz bırakılan Abdulkadir Baybars var. Her ikisinin de 5 yıldır neden tek tutulduğunu hiçbirimiz bilmiyoruz. Cezaevi idaresi de Bakanlık da bunu hukuki bir gerekçe ile açıklayamıyor. Teksan konuşmayı unutmamak için kitapları yüksek sesle okuyor ve kendi ile konuşuyor. Aynı cezaevinde kalan birçok kadın hastalığı bulunan Leyla Elma isimli mahpusa Osmaniye Devlet Hastanesi’nde önce kelepçeli tedavi, kabul etmeyince tedavi sırasında yanında jandarma bulunması istendi. Tedavi edilmeden hastaneye geri getirilmiş" dedi.

“YAŞADIKLARINI ANLATANLAR İDARİ CEZALARLA KARŞILAŞIYOR”

Türkoğlu L Tipi Kapalı Hapishanesi’nde bir çok mahpusun aldığı disiplin cezaları ile ve İdari Gözlem Kurulu kararı ile koşullu salıverilme haklarından faydalandırılmadığını ifade eden Ökmen, "Mahpuslar yaşadıkları hak ihlallerini ailelerine anlattıklarında ya da derneğimize mektup yolu ile ilettiklerinde keyfi disiplin cezaları ile karşılaşıyorlar. Derneğimize gönderilen mektupların iletilmediğini, Türkçe dışındaki mektupların iletilmediğini, pandemi yasakları kalkmasına rağmen 40 dakikalık sosyal aktivite hakkının ortadan kaldırıldığını, Teni Yaşam ve Evrensel Gazetelerini temin edemediklerini, Tele 1, Halk Tv ve Habertürk kanallarına televizyondan erişimlerinin engellendiğini aktardılar” dedi.

“HASTA TUTSAKLAR SERBEST BIRAKILSIN”

Bu cezaevindeki Cemil İvrendi ve Metin Gönülşen isimli ağır hastanın bir an önce serbest bırakılmalarını talep eden Ökmen, “Her gün bir mahpusun ölüm haberini alır duruma geldik. En son İzmir Kırıklar 2 No'lu Cezaevi'nde tutulan 73 yaşındaki ağır hasta mahpus Abdullah Ece, serbest bırakılmadığı, tedavisi yapılmadığı nedeni ile yaşamını yitirdi. Derneğimizin tespit ettiği 651’i ağır olmak üzere bin 517 hasta mahpus var. Çukurova Bölgesi’nde tespit edebildiğimiz kadarıyla Çukurova bölgesindeki hapishanelerde durumu ağır olanlar da dahil olmak üzere 54 hasta mahpus var” dedi.

Devletin hapishanelerdeki kişilerin yaşam hakkının sorumlu olduğunu dile getiren Ökmen, "Mahpuslar dışarıdaki bireyler gibi tüm hak ve özgürlüklerin öznesidir. Sadece özgürlüklerinden bir süre için alıkonulurlar. Yaşam, sağlık, tedaviye erişim hakkının öznesidirler. Çukurova bölgesinde bulunan tüm ağır hasta mahpusların derhal serbest bırakılmasını, aksi durumda ise hasta mahpusların tedavilerinin tam teşekküllü bir devlet hastanesinde yapılmasını istiyoruz” dedi. (Adana/EVRENSEL)