22 Mayıs 2022 16:15

EMEP Genel Başkanı Akdeniz: Tekellerin talan ittifakına karşı halk ittifakını kuralım

Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, Çanakkale'de Evrensel Gazetesi ile dayanışma etkinliğine katıldı, iktidarın sermaye ile birlikte yürüttüğü politikalar karşı halk ittifakı çağrısı yaptı.

Ercüment Akdeniz | Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Çanakkale’de Evrensel Gazetesi ile Dayanışma etkinliğine katılan Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, iktidarın uluslararası sermaye ve tekeller eliyle sürdürdüğü talan politikalarına karşı halk ittifakı çağrısında bulundu.

Ercüment Akdeniz, “Kuzey Ormanları’dan Kazdağları’na kadar, daha fazla kâr elde etmek için doğanın canına okudular. Halka fatura ettikleri köprü ve otoyolları yandaş şirketlere ve uluslararası sermayenin hizmetine sundular. Artan girdi maliyetleri ile tarımı ve hayvancılığı bitirdiler. Talan ve soygun düzenini hayatın her alanına soktular. Biz diyoruz ki umut çok uzakta değil; biz diyoruz ki sabah, karanlığın en koyu olduğu yerde başlar. Tekellerin talan bu talan ittifakına karşı halk ittifakını kuralım” dedi.

Çanakkale’de Emek Partisi İl Örgütü tarafından düzenlenen Evrensel Gazetesi ile dayanışma etkinliğine Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz de katıldı. HDP, Sol Parti, DİSK Emekli-Sen gibi parti ve demokratik kurumların temsilcilerinin de katıldığı etkinlikte konuşan Akdeniz, “Çanakkale, çok özgün yanı olan, tarihsel geçmişi olan bir yer” dedi. Akdeniz, 1915 Çanakkale Boğaz Köprüsü ile de talan düzeninin sürdürüldüğüne dikkat çekerek “18 Mart’ta Çanakkale Köprüsü'nü açtılar. ‘Çanakkale geçilmez’ sloganı da gerçek oldu, gerçekten geçilmiyor! Araç geçişi 200 lira. İnsanlar feribotlara yönelince oralara da oldukça yüksek zam yaptılar. Adeta insanlar köprüden geçsin diye tam bir talan, tam bir soygun, tam bir vurgun düzeniyle karşı karşıyayız” dedi.

"İNSANLARIN BİR YIL DAHA BEKLEYECEK TAHAMMÜLÜ YOK"

Çanakkale’nin bir tarım kenti olduğunu, tarımsal üretimde önemli ürünlere sahip olduğunu ifade eden Akdeniz, girdi maliyetleri, mazot, tohum, gübre maliyetleri nedeniyle, özellikle hayvancılıkla uğraşan insanların da yem maliyetleri nedeniyle çok ciddi geçim zorlukları yaşadıklarını ifade etti. “Bunlar iktidarın umurunda değil” diyen Akdeniz, “Onlar sermayeyi korumak için, uluslararası tekeller kazansın diye hizmet etmeye devam ediyorlar” dedi.

Kur Korumalı Mevduat Sistemi’nden sonra Enflasyon Korumalı Borçlanma Sistemi’nin başlayacağını söyleyen Akdeniz, “Biliyorsunuz, kur korumalı mevduat sistemini getirdiler. Şu ana kadar hepimizin cebinden çıkan para, bizim bildiğimiz kadarıyla 16 milyar lira. Bunu zenginlerin, banka sahiplerinin cebine koydular. Merkez Bankası’ndan ne kadar para aldıklarını bilmiyoruz. Onu açıklamıyorlar, saklıyorlar. Yüksek enflasyon var, yüksek zam dalgası var, bu koşullarda yeni bir formül arıyorlar. Anlayabildiğimiz kadarıyla bu formül, Enflasyon Korumalı Borçlanma Sistemi. Yüksek borçlanma yapacaklar, bunu da enflasyon farkıyla ödemeyi taahhüt edecekler uluslararası sermayeye. Bunun bütün maliyetini de yine halktan çıkaracaklar. Bu koşullarda, ‘aman seçimi bekleyelim, seçimde her şey güzel olacak’ dendiği zaman olmaz. İnsanların bir yıl daha bekleyecek tahammülü yok. Nitekim eylül, ekim, kasım aylarında hiperenflasyon dönemine, üç haneli enflasyon dönemine giriyoruz” dedi.

ÖRGÜTLENME ÇAĞRISI

“Biz, işçi sınıfına, emekçilere, halkımıza örgütlenme ve mücadele etme çağrısı yapıyoruz” diyen EMEP Genel Başkanı Akdeniz, “Halk örgütü olmazsa, sadece 4 yılda bir yapılan seçimlerle bu düzen değişmez. Gücümüz ne kadar örgütlü olursa, meydanlarda olursa seçimin de güvenliği oradan geçer, işçi sınıfının, halkın denetimi de oradan geçer. Sermayenin saldırıları da ancak oradan püskürtülebilir” dedi.

"TEK ADAM GİDECEK, YERİNE NE GELECEK?"

AKP iktidarının "Değiştiremezsiniz" algısı yarattığını, halka "biz gitmeyeceğiz" mesajı vermeye çalıştığını dile getiren Akdeniz, “Hayır, siz gideceksiniz. Tek adam yönetimi gidecek, bizler Emek Partisi olarak, Başkanlık seçimini bir referandum olarak görüyoruz. Erdoğan yönetiminin karşısında bir tutum alacağız ve tek adamın gitmesi için ne gerekiyorsa o fedakarlığı yapacağız. Ancak giden gidecek, yerine ne gelecek? Gelen gideni aratacak mı? Bu soruları da soracağız” dedi.

"HALK SEÇENEĞİ ÇAĞRISI YAPIYORUZ"

Türkiye’nin iki kutuplu burjuva ittifak seçeneğine mahkum ve mecbur olmadığını dile getiren Akdeniz, bir yanda başkanlık sisteminin, diğer yanda Millet İttifakı’nın Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteminin olduğunu hatırlattı. "Güçlendirilmiş parlamenter sistemi" olarak dillendirilen şeyin eski düzenin, sermaye düzeninin restorasyonla devam ettirilmesi olduğunu belirten Akdeniz, “Bu geminin dümeninde kim olacak? Ekonomide Ali Babacan’ı oturtacaklar, dışişlerinde Ahmet Davutoğlu’nu oturtacaklar, içişlerinde Meral Akşener’i oturtacaklar. Ahmet Davutoğlu değil miydi 200 bin işçinin grevini yasaklayan? Bunlar değil miydi 'bir konuşursam milletin içine çıkamazlar' diye, 10 Ekim Gar Katliamı'nda, Suruç Katliamı'ndaki suçların üzerini örtenler? Bir kez daha bunlarla ülke yönetimi olabilir mi? O yüzden üçüncü bir seçenek çağrısı yapıyoruz, halk seçeneği çağrısı yapıyoruz. Biz başkanı gönderebiliriz, yerine demokratik bir Türkiye’yi, halk iktidarını kurabiliriz, bunun programını oluşturabiliriz. Sol sosyalist partilerle, demokratik ilerici çevrelerle, Türkiye işçi sınıfıyla birlikte, Kürt halkıyla birlikte, Alevi halkımızla birlikte, gençlerimiz, kadınlarımızla birlikte, bütün ötekileştirilenlerle birlikte bunu yapabiliriz” dedi.

"ÇANAKKALE DE KENDİ İTTİFAKINI KURSUN"

Sol Parti ve Türkiye Komünist Partisiyle görüşmelerinin devam ettiğini ifade eden EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, çalışmaların sürdüğünü, bir deklarasyon çalışması içinde olunduğunu söyledi. Akdeniz, “Bizler de Halkların Demokratik Partisi, Türkiye İşçi Partisi, Emekçi Hareket Partisi, Toplumsal Özgürlük Platformu, Sosyalist Meclisler Federasyonu ve Halk Evleri ile birlikte 7’li bir oluşum içerisindeyiz. Henüz buna ittifak demiyoruz ama çalışmalarımız olumlu gidiyor. Sadece partilerle değil emek meslek örgütleriyle, halk meclisleriyle Türkiye’yi yönetmek üzere, mahalle mahalle, iş yerlerinde, fabrikalarda, okullarda örgütlenmeler yaparak, yeni bir kurucu meclis ve demokratik bir anayasayı inşa etmek üzere bir halk programını ortaya çıkaracağız. Çanakkale’ye de çağrımız budur. Köylüsüyle, işçisiyle, kadınıyla, genciyle Çanakkale kendi ittifakını kursun, kimseye mecbur değil. Kendi adaylarını çıkarsın, sadece bir seçim platformu değil mücadele platformunu da ortaya koysunlar istiyoruz” dedi.

"KÖTÜLÜĞÜN TÜRKİYE'SİNE SON VERECEĞİZ"

“Anneler sabah çocuklarını okula gönderirken beslenme çantalarına ne koyacaklarını düşünecek hale gelmişlerse, biz o çocukların doyasıya beslenebileceği bir Türkiye için mücadele ediyoruz” diyen Akdeniz, “Biz diyoruz ki umut çok uzakta değil, biz diyoruz ki sabah, karanlığın en koyu olduğu yerde başlar. Oraya yakınız, bütün bu kaosun, bütün bu geleceksizliğin, belirsizliğin içerisinde, halkın içerisinde bir uyanış filizleniyor. Genel grev-genel direniş hattıyla, kötülüğün Türkiye’sine hep birlikte son vereceğiz. Halkımızla, gençliğimizle beraber eşit, özgür ve demokratik bir ülkeyi, işçi ve emekçilerin cumhuriyetini, sosyalist bir Türkiye’yi hep birlikte kuracağız” diye konuştu.

"AKP'NİN SAKAT, ÇARPIK GÖÇ POLİTİKALARINI İSTEMİYORUZ"

Mülteci sorununa da değinen Akdeniz, Çanakkale’de diğer geçiş güzergahlarında olduğu gibi çok yoğun mülteci nüfusu olmadığını ifade ederek bu bölgenin mültecilerin geçiş hattı olduğunu söyledi. Akdeniz, “Avrupa’ya Ege yolu kapanınca, Edirne’deki sınır kapısı kapanınca, çok tehlikeli bir güzergah olan Marmara üzerinden, Çanakkale üzerinden Avrupa’ya gitmeye çalışıyor insanlar. Boğuluyorlar, geri itiliyorlar, trajik manzaralarla karşı karşıya kalıyoruz. Biz diyoruz ki ‘Ülkemde mülteci istemiyorum’ sloganı yanlış bir slogan. Ülkemizde biz ‘AKP’nin sakat, çarpık göç politikalarını istemiyoruz…’ Doğru slogan bu!...” dedi.

Ercüment Akdeniz, etkinlikte Emek Partisi'ne yeni üye olan 4 kişiyle de bir araya geldi.

(Çanakkale/EVRENSEL)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Antepli işçilerden mülteci değerlendirmesi: Birlik değiliz, birlikte eziliyoruz

SONRAKİ HABER

Konut fiyatlarını ‘kâr hırsı’ patlattı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa