26 Mayıs 2022 19:45

ODTÜ öğrencileri Devrim Yürüyüşü'nü gerçekleştirdi

ODTÜ öğrencileri emperyalizm ve savaşa karşı geleneksel Devrim Yürüyüşü’nü gerçekleştirdi. Açıklamada tüm gençler tek adam rejiminin dayattığı koşullara karşı mücadeleye çağırıldı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

ODTÜ öğrencileri Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idam edilişlerinin 50. yılında emperyalizm ve savaşa karşı geleneksel Devrim Yürüyüşü’nü gerçekleştirdi. Yapılan açıklamada, “ODTÜ öğrencileri olarak, savaşa karşı barışı, gericiliğe karşı bilimi, emperyalizme karşı özgürlüğü savunmaya, üniversitede haklarımız ve taleplerimiz için bir araya gelmeye devam edeceğiz. Tüm üniversite bileşenlerini, tüm üniversite gençliğini, tek adamın bizlere dayattığı koşulların karşısında mücadele etmeye, hayalini kurduğumuz eşit ve özgür geleceği birlikte mücadelemizle kurmaya çağırıyoruz” denildi.

ODTÜ öğrencileri, Fizik Bölümü önünde bir araya gelerek yürüyüş öncesinde basın açıklamasında bulundu. Yapılan açıklamada ODTÜ’de Devrim Yürüyüşünün birlikte üretme ve dayanışma kültürünün sembollerinden olduğu belirtilerek “Bu kültür, Türkiye gençliği ve emekçi sınıfı içerisinde etkili olmuş, üç fidan ve arkadaşlarının mücadelesinin kazanımıdır. 50 yıl önce idam edilen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan,  demokratik, bilimsel bir üniversite için başladıkları mücadeleyi, tüm ezilen ve sömürülenlerin özgürlüğü için dünya halklarıyla omuz omuza verdikleri devrim mücadelesiyle birleştirmişlerdir” denildi

50 sene önce olduğu gibi bugün de, öğrencilerin sınırları egemen sınıf ve iktidar tarafından belirlenen bir hayat sürmek zorunda olduğu söylendiği ifade edilen açıklamada, “Eğitim, barınma, sağlık gibi temel ihtiyaçlarımızdan başlayarak yaşamın her alanında bizlerden alınıp başkalarının cebi dolduruluyor. Bizden çalınanlar bir avuç insan karına kar katsın diye savaş makinelerine yatırılıyor. Milyonlarca yoksul emekçi göçe zorlanıyor. İktidarın paylaşım kavgalarından kapmaya çalıştığı paylar bizlerin geleceğinden eksiliyor. Türkiye savaş bataklığına çekiliyor. Her alanda özelleştirmelerin gerçekleştirilmesi, bizlerin temel haklarının gasp edilmesi anlamına geliyor. Barınma, beslenme, ulaşım gibi temel ihtiyaçlarımızı karşılayamıyoruz. Doğa ve canlılık zehirleniyor. Kadınlar sistematik olarak şiddetle, tacizle karşı karşıya kalıyor. LGBTİ’ler baskı altına alınıyor. Tek adam yönetiminin Kürt halkını hedef alan saldırıları Kürt gençliği içerisinde baskı politikalarının derinleşmesine yol açıyor. Halklar birbirine kırdırılıyor. Egemenlerin yaptığı her şey sermayeye ve kendi düzenlerine hizmet ediyor” denildi.

"BİZLER DEVRİM MÜCADELESİNİN GERÇEKLİĞİNE SAHİBİZ"

ODTÜ’ye yönelik saldırıların devam ettiği vurgulanan açıklamada, “Öğrenci topluluklarının etkinlikleri sınırlandırılıyor. İktidara yakın kurumlar veya büyük şirketler okulun istedikleri yerinde etkinliklerini düzenleyebilirken, topluluklarımızın etkinlikleri yasaklanıyor, bürokratik engellere takılıyor, topluluklar kapatılma tehdidi ile karşı karşıya kalıyor. Türkiye’de iktidar hakları ve talepleri için bir araya gelenlere baskı ve şiddet politikaları uygularken atanmış rektör, iktidarın politikalarını ODTÜ’ye taşıyor. Yemekhane hakkımız için bir araya geldiğimizde bizleri soruşturmalarla tehdit ediyor. Protesto hakkımızı kullandığımızda önümüze polis yığıyor. Eğitimimize dair taleplerimiz göz ardı ediliyor. ODTÜ öğrencileri olarak bu koşulların karşısında mücadele etmenin deneyimi, stadyumumuza adını veren Devrim mücadelesinden geliyor. Biat ederek yaşamamızı söyleyenlerin karşısında bizler devrim mücadelesinin gerçekliğine sahibiz. Kendisine dayatılan koşulları kabul etmemiş, kendi değiştirici gücünü, örgütlü gücünü yaratmış bu gençlik kuşağı bizlere, taleplerimiz için örgütlü mücadele edince kazanabildiğimizi öğretiyor. Gençliğe vaat edecek hiçbir şeyi kalmamış bu sistemin, kapitalizmin karşısında, eşit ve özgür bir gelecek mücadelesini yükseltebileceğimizi öğretiyor. ODTÜ öğrencilerinin Türkiye’de emekçi hareketle birleşen ve tarihin seyrini değiştiren mücadelesi, gençliğin örgütlü gücünün hayatın akışına nasıl da dur diyebileceğinin göstergesidir” denildi.

‘TALEPLERİMİZ İÇİN BİR ARAYA GELEMYE DEVAM EDECEĞİZ’

ODTÜ öğrencileri, din, dil, ulus, cinsiyet, yönelim fark etmeksizin birlikte mücadele deneyimine sahip olduğu belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı: “ODTÜ’de geçmişten bu yana, gençliğin kendi talepleri etrafında gerçekleştirildiği mücadele kitlesel forumlarla, bu forumlar sonucu gerçekleştirilen eylemlerle bilinir. Parasız, bilimsel bir eğitim için, kendi hayatlarına ve eğitimlerine dair kararlar alabildikleri demokratik, özgür üniversite için nasıl mücadele edeceğini tartışan binlerce genç ile karakterini kazanır. Bir diğer taraftan ODTÜ’lülerin mücadelesi, emekçileri, köylüleri, mücadele eden bütün kesimleri etkilemiş, buralarla birleşmiştir. Bugün ODTÜ kültürünü yaşatmak ve savunmak, özgürlük ve demokrasi mücadelesinde birleşmek anlamına da gelmektedir. ODTÜ öğrencileri olarak, savaşa karşı barışı, gericiliğe karşı bilimi, emperyalizme karşı özgürlüğü savunmaya, üniversitede haklarımız ve taleplerimiz için bir araya gelmeye devam edeceğiz. Tüm üniversite bileşenlerini, tüm üniversite gençliğini, tek adamın bizlere dayattığı koşulların karşısında mücadele etmeye, hayalini kurduğumuz eşit ve özgür geleceği birlikte mücadelemizle kurmaya çağırıyoruz.”

Açıklamanın ardından öğrenciler Devrim Stadyumuna yürüyüş gerçekleştirdi.

(Ankara/EVRENSEL)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Gezi davasında hapis cezası verilen Mine Özerden'in babası Ahmet Yalkın Özerden yaşamını yitirdi

SONRAKİ HABER

Türkiye'de 1310 kişinin Kovid-19 testi pozitif çıktı, 5 kişi hayatını kaybetti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa