Yalan istilasına karşı sessiz kalmayalım
Benim bir mühendis arkadaşım asgari ücretle çalışıyor. Suriyeli mühendisler onun yerini aldığı için değil, birileri çok zengin olduğu için halk yoksullaşıyor.
Ekran görüntüsü, Hande Karacasu YouTube hesabında yayımlanan 'Sessiz İstila' filminden alınmıştır.
Suriyeli bir genç işçi
Adana
Merhaba ben Adana’da yaşayan bir mülteci ayakkabı işçisiyim. Geçtiğimiz haftalarda yayınlanan “Sessiz İstila” filmi ile ilgili konuşmak istiyorum.
Filmde Suriyeli nüfusu arttığı için Suriyelilerden ve Türkçe konuşamamaktan korkan Türkler gösteriliyor. İzlediğimde bunu komik buldum. Ama aynı zamanda izleyen gençler buna inanır mı diye korktum.
Bu yazıyı niye yazıyorum? Çünkü halk olarak biz sessiz kalıp gerçekleri anlatmazsak yalan istilasına uğrayan insanlar yanlış yollara gider, gençler birbirine düşer. Yanlış da olsa fikirlerini söyleyebilirsin ama bari vizyonlu bir iş yap. Bu film yalan bilgiler üzerine kurulu. Filme göre bugünkü tarihten 22 yıl sonra nüfusları hızla artan Suriyeliler egemen hale gelmiş, Türkler de onların yanında işçilik yapıyor, Türkçe bile konuşamıyor. Suriyeliler buraya istila için gelmiş gibi anlatılıyor. Ama Suriyeliler burada korka korka çalıştırılıyor. Muhtaç olan ailelerin çocukları okul yerine işe gidiyor. Sigortasız çalıştırılıyor. Çünkü sigortalı çalışmaları çok zor. Sistem bunun üzerine kurulmuş. Suriyeliler ucuza çalışıp zengin mi olacak? Bu sonraki nesil nasıl olacak da Türklerden üstün olacak?
ÖZDAĞ OY KAZANMAK İÇİN DÜŞMANLIK YARATIYOR
Filmde Türk bir genç okuyamıyor, doktor olamıyor, Suriyeli bir patronun yanında çalışıyor. Burada Suriyeli patronlar da var. Onlar Türkiyeli zenginler gibi yaşıyor. Onlar da ucuz işçilikten yararlanıyor. Zengin olmaya devam ediyor. Fakiri de Türkiyeli fakir gibi yaşıyor. Bu ikisini birbirine karıştırmamak gerekiyor. Ben aynı zamanda bir öğrenciyim. Okulda çevremde gördüğüme göre buradaki öğrenci dışarı çıkmak istiyor. Buradan bir beklentisi yok. “Senin mesleğin var. Niye okuyorsun? Bizim mesleğimiz yok diye okuyoruz” diyorlar.“Ablam üniversite okudu, evde oturuyor, iş yok” diyorlar. Gelecekten umudu olmayan gençlere sorunun nedeni benim gibi Suriye’den gelenlermiş gibi gösteriyorlar. Bu tehlikeli. Ümit Özdağ gibi politikacılar oy kazanacak diye düşmanlık yaratılıyor.
Benim çevremde, Suriyeli, Türkiyeli diye bir şey yok. Arkadaşlarımdan böyle bir şey görmüyorum. İşte de biz zam için buralı işçilerle birlikte greve kalkıyoruz. Sen gençleri birbirinin karşısına koyuyorsun. İşsizlik yaşayan, bu ülkede gelecek görmeyen insanlara “Yaşadığınız sorunların kaynağı Suriyeliler” diyor. Doktor olmak bir yana bazı Suriyeliler ırkçılık göreceğim, dilini bilmiyorum diye özel doktorlara gitmek zorunda kalıyor.
Sorunun asıl kaynağının üstünü örtüyorlar. Torpilli olan atanabiliyor. Bunlar da Suriyeli değil. Benim bir mühendis arkadaşım asgari ücretle çalışıyor. Mühendis de olsa asgari ücrete çalışıyor. Suriyeli mühendisler onun yerini aldığı için değil. Birileri çok zengin olduğu için halk yoksullaşıyor. Yaşanan sorunların nedeni hükümet. Bu ülkeyi kim yönetiyorsa o. “Suriyelileri de onlar getirdi” diyorlar ama bizim değil, patronların faydasına. Sorunu Suriyelilerde görmesinler. Gerçek hayata bakınca görünüyor. Kim zengin oluyor, kim yoksullaşıyor. Çevresine baksın, araştırsın baksınlar. Yanındaki bir mülteciye sorsun, kim veriyor bu paralarını, geçinebilmek için kaç kişi çalışıyorlar.