01 Haziran 2022 15:29

Avrupa Parlamentosu’nda Türkiye konferansı yapıldı

Avrupa Parlamentosu Sol Fraksiyonu tarafından gerçekleştirilen “Türkiye: Tünelin ucunda ışık var mı?” başlıklı konferans ile bölgedeki gelişmeler değerlendirildi, çıkış yolları arandı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Yücel ÖZDEMİR
Brüksel

Avrupa Parlamentosu Sol Fraksiyonu tarafından salı günü “Türkiye: Tünelin ucunda ışık var mı?​” başlıklı konferans düzenlendi. Konferansta, Türkiye ekseninde bölgedeki gelişmeler değerlendirildi, çıkış yolları arandı.

Konferansa Gazeteci-Yazar Hakkı Özdal, Evrensel Yazarı Yusuf Karadaş bizzat katılırken Prof. İlhan Uzgel, Enerji Politikaları Uzmanı Akademisyen Mühdan Sağlam, Ekmek ve Gül Editörü Sevda Karaca, Güney Kıbrıs’tan AKEL MK üyesi Stavri Kalopsidiotou ise video-konferans yoluyla katıldılar.

İki oturum haline yapılan konferansın ilk bölümün moderatörlüğünü AKEL (Kıbrıs- Emekçi Halkın İlerici Partisi) AP Milletvekili G. Georgious, ikinci bölümün moderatörlüğünü ise Podemos (İspanya-Yapabiliriz) AP Milletvekili Miguel Urban yaptı.

"AB, TÜRKİYE’DE OTORİTERLEŞMEYİ DESTEKLEDİ"

Toplantının açılışında Sol Fraksiyon adına konuşan AP Türkiye Delegasyonu Başkan Yardımcısı Özlem Alev Demirel, AB’nin sığınmacılar, Kıbrıs sorunu ve insan hakları konusunda Türkiye hükümetine verilen desteğinin otoriterleşmeyi güçlendirdiğini ifade ederek, “AB birçok konunda sorumluluklarını yerine getirmedi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği kararlar tanınmadı, İstanbul Sözleşmesinden çıkıldı. Şimdi yeniden sınır dışı operasyonları tartışılıyor. Erdoğan’ın agresif dış politikasının arkasında Türkiye’nin enerji arayışı politikası bulunuyor. Bütün bunlara karşı Avrupa Parlamentosu nezdinde pek çok çalışma yaptık, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz” dedi.

Türkiye’nin dış politikasının konuşulduğu ilk bölümde konuşan Prof. Dr. İlhan Uzgel, Erdoğan’ın uluslararası ilişkilerdeki değişimi kendi çıkarları doğrultusunda kullandığına dikkat çekti. Uzgel, Türkiye’nin Ukrayna savaşı nedeniyle ekonomik yaptırımlara katılmadığı gibi Rus oligarklarını da yatırım yapmaya çağırdığına dikkat çekti.

ERDOĞAN’IN DIŞ POLİTİKASI

Gazetemiz Yazarı Yusuf Karadaş, konuşmasında Erdoğan’ın Batı ile Rusya arasındaki çelişkilerden yararlanarak bölgesel bir güç olmaya çalıştığına dikkat çekti. Bunu da iç politikaya gerekçe olarak sunduğuna işaret etti. Karadaş, ayrıca Libya’da uluslararası sözleşmeleri ihlal eden Batı’nın Ukrayna’da her fırsatta bunu hatırlatmasının ikiyüzlüce olduğunu da vurguladı.

Güney Kıbrıs’tan konferansa bağlanan Stavri Kalopsidiotou “Türkiye, dış politikada her fırsatı değerlendiriyor. Farklı sopalar göstererek oyun oynuyor. Bunu bir parçası olan Ukrayna ile Rusya arasındaki arabuluculuk, ancak bu mümkün görünmüyor” dedi. Uluslararası ilişkilerdeki değişimin nedeniyle Kıbrıs sorununun çözümü için inisiyatif almanın zamanı olduğunu kaydeden Kalopsidiotou, “Karşı karşıya olduğumuz krizler bunu gösteriyor. Bölgede bulunan doğal gaz Kıbrıs Türk halkının da hakkı. Federal demokrasi ile Kıbrıs sorunu çözülebilir. Bu Türkiye’nin de çıkarınadır” ifadelerini kullandı.

Enerji politikaları bağlamında Türk dış politikasını değerlendiren Mühdan Sağlam da, Türkiye’nin enerji konusunda dışa bağımlı bir ülke olduğuna dikkat çekti.

KADIN MÜCADELEDEN VAZGEÇMİYOR

Türkiye’de İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılması sürecinde yaşanan tartışmaların Doğu Avrupa’daki tartışmalarla benzerliklerini dile getiren Ekmek ve Gül Editörü Sevda Karaca, tüm dünyada kadınların kazanılmış haklarına dönük saldırılarla göçmen karşıtığı ve homofobinin iç içe geçmiş bir biçimde otoriter rejimlerin kendisine toplumsal destek zemini oluşturmak için kullandığı ana temalar haline geldiğini anlattı. Türkiye’de haklara yönelik saldırıların tek adam rejiminin inşa sürecinde arttığına dikkat çeken Karaca, kadına yönelik şiddet Türkiye’de hiçbir gündemin üstünü örtemediği çok ağır bir sorun olduğu için Sözleşme’ye yönelik saldırıların, geri çekilme kararının öncesinde de sonrasında da kendi toplumsal meşruiyetini sağlamakta zorlandığını söyledi. “Kadın hareketi saldırının topyekun bir saldırı olduğunun farkında. Tam da bu nedenle; çok katmanlı sorunlara birlikte yanıt verebilecek örgütlenme araçları kullanılıyor. Mücadelenin uluslararası yanı da önem kazanıyor” dedi.

Gazeteci Hakkı Özdal ise, Türkiye’de son 40 yıldır önemli bir dönüşümün yaşandığına dikkat çekerek, “Bu nedenle Türkiye’nin sadece bir Erdoğan sorunu yok. Erdoğan bu dönüşümün önemli sembolü. Sadece Erdoğan dönemiyle sınırlı konuşursak, tünel 2007’de başladı. Ondan sonra her yıl olağanüstü bir yıl oldu. Bütün bunlara rağmen bütün toplumsal kesimler arasında otoriter rejime karşı mücadele devam ediyor” dedi.

Konferans, katılımcıların ağırlıklı olarak mülteciler, Kıbrıs yönettiği sorular ve verilen yanıtlarla son buldu.

ÖNCEKİ HABER

İzmir'den sağlık emekçileri: Şiddet son bulsun

SONRAKİ HABER

Kültür ve Turizm Bakan yardımcısı müdahale etti, yönetmen Adnan Erbaş oyunu bıraktı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa