Adıyaman'da baraj yapımı mağdur ediyor: Verilen parayla arsa ya da ev alamayız

Fırat TOPAL
Diyarbakır

Adıyaman’ın Çamyurdu köyünde Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından Durmaz Holdinge ihale edilen barajın yapımı yurttaşları mağdur ediyor. Gömükan (Çamyurdu) Barajının tamamlanmasıyla su altında kalacak köylerinde tarım ve hayvancılık yapamayacaklarını belirten yurttaşlar, teklif edilen parayla şehirde bir ev ya da arsa alamayacaklarını ifade ederek, mağduriyetlerinin giderilmesini istiyor. 

KÖYÜM ŞEHİRDEN DAHA KIYMETLİ BENİM İÇİN

Çamyurdu köyünde yaşayan Sabri Coşkun (63) köyden ayrılmak istemediğini fakat çıkmak zorunda olduğunu ifade ederek, yaşadığı mağduriyete dikkat çekti. Coşkun, “Mağduriyet diz boyu, 2018 yılında teklif edilen parayı 2022 yılında da teklif ediyorlar. Biz imza atmayınca DSİ bizi mahkemeye verdi, uzlaşmıyorlar diye. Orada kalan parayı da hâlâ vermiş değiller. Benim sulu tarlam, su altında kaldı. Biz 7-8 kardeş bununla geçiniyorduk. Hayvancılık yapıyoruz hem bağ var. Evimden henüz çıkmadım, evimin arazisinde 120 kök bağ, 20 kök incir, 4 kök fıstık, 10 kök dut var. Bana evimin değerinin 300 bin TL olduğunu söylediler, ben de o fiyata imza atmam dedim. Köyde bir karış toprak kalmadı. Madem şehre gitmek zorundayız, bize bir ev bir arsa versinler. Bizim köy, şehirden daha kıymetli benim için, temiz havası doğası var. Devlet bunu hesap etmiyor işte. Geçimimizin yarısı tütün, yarısı hayvancılıktı bunlar hepsi yok oldu” dedi. 

BİRİ RESTORANDA BİRİ İNŞAATTA BİRİ YURT DIŞINDA 

Hasan Coşkun (33) baraj suyunun evlerine ulaşmasıyla evden çıkmak zorunda kaldıkları ve ailesinin kent merkezine geldikten sonra dağıldığını söyledi. Coşkun, verilen para ile borçlanarak bir ev aldıklarını fakat borcu ödemekte zorlandıklarını belirterek, “Köyde tütün ekiyor, hayvancılık yapıyorduk bir şekilde geçinebiliyorduk. Bu barajdan dolayı çıkmak zorunda kaldık. 8 kardeştik bize verilen parayla bir ev alamadık, evi 200 bin TL borçlanarak alabildik. O da annem için. Ben şu an bir restoranda yevmiye ile çalışıyorum, bir ağabeyim kendi evinin kredini ödeyebilmek için yurt dışına gitti. Bir ağabeyim de inşaatta çalışıyor. Hem evimizden olduk hem borçlandık, o borcu nasıl ödeyeceğiz bilmiyoruz” dedi. 

DOĞAMIZI, YAŞAM ALANIMIZI KORUMAK İSTİYORUZ

Çamyurdu yakınındaki köylerden Yaylakonak köyünde yaşayan köylülerden Halil Taşkaynatan ise baraj yapımı ile birlikte mera ve su alanlarının tahrip edildiğini tarım ve hayvancılık yapamaz hale geldiklerini ifade ederek, “Bu baraj bizim yaşadığımız Yaylakonak köyünün meralarını hep yok ediyor. Biz doğamızı, yaşam alanımızı korumak istiyoruz” dedi. 

Aynı köyden Doğan Arslan ise “Hayvan otlatan bir alan bırakmadılar. Geçim kaynağımız hayvancılık, başka neyimiz var? Böyle giderse açlıktan öleceğiz. Bizi dinleyecek kimse yok ki. Köydeki su kaynakları baraja gidiyor ve bize bir faydası da yok. Bu gün buğday ekmesek arpa ekmesek, nasıl geçineceğiz burada? Su istiyoruz meralarımız yok olmasın istiyoruz” dedi. 

ETİĞE HUKUKA VİCDANA AYKIRI HAREKET EDİLİYOR

Çamyurdu köyünde takip ettiği dosyalar üzerinden değerlendirmede bulunan Avukat Ali Coşkun, baraj yapımına başlandığı günden beri köyde yaşayanların mağduriyetlerinin giderilmediğini belirterek, “2018’de köylülere evleri arazileri karşılığında bir teklif verildi, teklifi kabul etmediler. O zaman metrekare başına 58 TL sulu araziye, susuz araziye 37 TL metrekaresine, şimdi vatandaş mahkemeye müracaat etti, mahkeme daha altında bir fiyat verdi. Bu kez tekrar dava açıldı, bu günün şartlarında 2018’de teklif edilen bedel veriliyor. Ülkedeki enflasyon, hayat pahalılığı her şeyin değeri yüzde 300-400 artmışken 2018’deki teklif üzerinden meblağ veriliyor. Verilen parayla  kentte ev alabilmesi, arsa alması mümkün değil. Defalarca ‘Bize ev yapılsın, konut verilmesin’ dediler. Biz defarlarca DSİ Müdürlüğüne yazılar yazdık, müracaatlarda bulunduk. Çok duyarsız devlet bu konuda ben size para yatırıyorum. Alıyorsanız alın, hesabınızda diyor. Tamamen etiğe, hukuka, vicdana aykırı hareket ediliyor” dedi.