Diyarbakır'da gazetecilere yönelik operasyonda gözaltı sayısı 21'e yükseldi
Diyarbakır’da Dicle Fırat Gazeteciler Derneği Eş Başkanı Serdar Altan’ın da aralarında olduğu 21 gazeteci gözaltına alındı. Dosyaya kısıtlama kararı getirildi.
Arşiv | Fotoğraf: Orhan Kurul/Evrensel
Diyarbakır’da gazetecilere yönelik operasyonda gözaltı sayısı 21'e yükseldi. Gazeteci Mehmet Ali Ertaş, 10 saat boyunca kelepçeli bir şekilde tutuldu.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan operasyon kapsamında gözaltına alınan gazetecilerin sayısı artıyor. Sabah saatlerinde yapılan ev baskınlarında Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı Serdar Altan, JINNEWS Müdürü Safiye Alagaş, JINNEWS editör Gülşen Koçuk, Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Aziz Oruç ile gazeteciler Ömer Çelik, Suat Doğuhan, Ramazan Geciken, Esmer Tunç, Neşe Toprak, Zeynel Abidin Bulut, Mazlum Doğan Güler, Mehmet Şahin, Elif Üngür, İbrahim Koyuncu, Remziye Temel, Mehmet Yalçın ve Abdurrahman Öncü gözaltına alındı. Yine, aynı soruşturma kapsamında Feynaz Koçuk da Gebze'de gözaltına alındı.
10 SAAT KELEPÇELİ BEKLETİLDİ
Diyarbakır’da yapılan ev baskınlarında Mehmet Ali Ertaş da gözaltına alındı. Polislerin, Ertaş’ın kaldığı yerde halen arama yaptığı ve Ertaş’ı 10 saat boyunca kelepçeli bir şekilde tuttuktan sonra götürdüğü öğrenildi.
AKDENİZ VE BAYRAM GÖZALTINDA
Çınar ilçesinde kent merkezine gelen gazeteciler Lezgin Akdeniz ve Kadir Bayram da kimlik kontrolünün ardından gözaltına alındı. “İfadeniz var” gerekçesiyle gözaltına alınan gazetecilerin hangi soruşturma kapsamında gözaltına alındığı bilinmiyor.
Gözaltı sayısının artabileceği belirtiliyor.
DOSYALARA KISITLAMA KARARI VERİLDİ
Gazetecilerin dosyasına kısıtlama kararı getirildi. Avukatların talep ettiği mahkeme kararı ise "arama ve gözaltı faaliyetinin devam ettiği" gerekçesiyle reddedildi.
HEDEF GÖSTERİLEN MEDYA HABER TV’DEN YAZILI AÇIKLAMA
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan 21 gazeteci yandaş medya tarafından Medya Haber TV ile Stêrk TV’ye yaptıkları sunumları üzerinden hedef gösterildi. Bunun üzerine Medya Haber TV, yazılı açıklama yayınlayarak, söz konusu kuruluşlara tepki gösterdi. Açıklamada, “Söz konusu basın yayın organları tarafından meslektaşlarımıza dönük söz konusu saldırılar ‘Stêrk TV ile Medya Haber TV'ye program yapmaları’ sözleriyle gerekçelendirildi. Altını çizerek hatırlatıyoruz ki; söz konusu gözaltı tutanakları gözaltındaki meslektaşlarımızın avukatlarına dahi verilmedi. Ancak bazı basın yayın organları buna rağmen televizyonumuzu hedef göstermiş ve gazetecilik etiğine aykırı kriminal haberlere imza atmışlardır” sözleriyle tepki gösterildi.
Açıklamada, "Televizyonumuzu hedef gösteren basın yayın organlarının karanlık çevreler tarafından servis edilen ‘haberlerini’ şiddetle reddediyoruz. İktidarın toplumdan gerçeği gizleme çabalarına karşı, gazetecilik ilkelerinden ve hakikatin izinden kopmayacağımızı bir kez daha demokratik kamuoyuna duyuruyoruz. Gazeteci arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalı, özgür basına dönük saldırılara hemen son verilmelidir. Özgür basın susturulamaz!” denildi.
GÖKHAN DURMUŞ: BİR AN ÖNCE SERBEST BIRAKILMALILAR
Diyarbakır’da gazetecilere yönelik düzenlenen operasyona dair Evrensel’e konuşan Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Gökhan Durmuş, “Geçtiğimiz hafta Dicle Fırat Gazeteciler Derneği Eş Başkanı Dicle Müftüoğlu gözaltına alınmıştı, şimdi de pek çok meslektaşımız yeniden gözaltına alınıyor” dedi.
Kürt basının sürekli baskıya maruz kaldığını belirten Durmuş “Kamuoyuna gerçekleri duyurma görevini yerine getiren meslektaşlarımız bir kez daha gözaltına alındı. Bu halkın haber alma hakkına yapılan bir saldırıdır” ifadelerini kullandı.
Durmuş gözaltıların kabul edilemez olduğunu dile getirerek gazetecilerin bir an önce serbest bırakılması gerektiğini söyledi.
FARUK EREN: KABUL EDİLEBİLİR DEĞİL
DİSK Basın İş Başkanı Faruk Eren de gazetemize verdiği görüşte; geçtiğimiz hafta da Dicle Fırat Gazeteciler Derneği Eş Başkanı Dicle Müftüoğlu’nun gözaltına alındığını hatırlatarak bölgede Kürt gazetecilere yönelik sistematik bir baskı olduğunu, batıda da çok sık gözaltına alınıp tutuklandığını söyledi. Eren ayrıca Türkiye’nin yurtdışına yaptığı operasyonlara da dikkat çekerek “Türkiye’nin yurtdışına çeşitli operasyonları var. Kamuoyu da orada neler olup bittiğini bilmiyor. Bir yönüyle baskıların nedeni bu da olabilir.” dedi.
Eren; gazeteciler ve siyasetçiler üzerindeki baskının ve gözaltıların seçime doğru daha da artabileceği uyarısını yaparak “Elbette bu kabul edilebilir bir durum değil” dedi.
KÜRT SORUNUNUDAKİ TIKANIKLIK
Mezopotamya Ajansına konuşan Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) Eş Direktörü Avukat Veysel Ok ise, iktidarın son dönemlerde Kürt gazetecilere yönelik baskıyı artırdığını ve seçime doğru giderek daha da artıracağı öngörüsünde bulundu. Kürt gazetecilere yönelik baskı ve gözaltının Kürt sorunu ile doğrudan bağlantısı olduğunu, şu anda Kürt sorunun çözümü konusunda bir tıkanıklığın yaşandığını hatırlatan Ok, “Kürt meselesindeki tıkanıklık her yere yansıyor. Her sabah HDP’ye, Kürt sivil toplum örgütlerine ve gazetecilere yönelik operasyonla uyanıyoruz” dedi. Ok “Gazeteciye, gazeteciliğe yönelik baskıyı ancak ortaklaşarak engel olabiliriz. Bu sebeple herkesin dayanışma göstermesi lazım. Bizler de hukuki destek için iki avukatı Diyarbakır’a göndereceğiz. Sürecin yakından takipçisi olacağız.” ifadelerini kullandı.
HDP’DEN GAZETECİLERE GÖZALTIYA KINAMA: DAYANIŞMAYI BÜYÜTELİM
Gazetecilere yönelik gözaltı operasyonunu kınayan HDP, kamuoyu ve gazeteci meslek örgütlerini saldırılara karşı sessiz kalmamaya çağırdı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP), Diyarbakır’da gazetecilere yönelik gözaltı ve ev baskınlarına karşı yazılı açıklama yayınladı. Basın Yayın ve Propagandadan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayyip Temel’in imzasıyla yapılan “AKP ve MHP özgür basın çalışanlarını hedef alarak Çillerin ve Cemaatin yolundan ilerliyor” başlıklı açıklamada, “AKP-MHP iktidarı toplumsal desteğini yitirdikçe, siyaseten kaybettikçe, çaresizce partimize, Kürt kurumlarına, muhaliflere saldırarak, hukuk dışı ve korkakça saldırılarla ömrünü uzatmaya çalışmaktadır” denildi.
HDP açıklamasına şöyle devam etti: “Gazetecilere yönelik saldırılar aynı zamanda iktidarın acizliğinin, çaresizliğinin, ömrünü uzatma çabasının bir sonucudur. Ama bunların tamamı nafile çabalardır. Apê Musa’dan, Gurbeteli Ersöz’den hakikat mücadelesini devralan özgür basın çalışanları dün Çiller’in sokaktaki çetelerine, Cemaatin yargı içine yerleştirdiği çetelere boyun eğmedi bugün de AKP ve MHP’nin faşizan ve saldırgan politikalarına karşı asla boyun eğmeyecek. Dün gazetecileri hedef alanların tamamı, yargıç cüppesi giyen çeteler, tarihin karanlık sayfasında yer aldı, bugünkü aktörler de onların akıbetini yaşayacaktır.
Özgür basın çalışanlarına yönelik saldırıları şiddetle kınıyor, hakikat mücadelesini yürüten gazetecilerin yanında olduğumuzu ifade ediyoruz. Bütün kamuoyunu da bu saldırılara karşı sessiz kalmamaya, gazeteci meslek örgütlerini meslektaşlarıyla etkili dayanışmayı büyütmeye çağırıyoruz.”
OLUÇ: GAZETECİLİK YAPMAK SUÇ DEĞİL
HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, Meclis Genel Kurulu’nda yağtığı açıklamada 21 gazetecinin gözaltına alınmasına tepki gösterdi. İktidara seslenen Oluç, "Sayın iktidar, bakın, bugün Diyarbakır'da sabah erken saatlerde gazetecilerin evlerine polis baskını yapıldı. Dicle Fırat Gazeteciler Derneği -yasal bir dernek- Jinnews -kadın haberleri- ve Mezopotamya Ajansı üye ve çalışanları; yaklaşık 21 kişi gözaltına alındı. Neden? Gazetecilik yapıyorlar. Nasıl gazetecilik yapıyorlar? Özgür gazetecilik yapıyorlar. Yani yolsuzlukları, hırsızlıkları, kayyumların yaptıklarını, ceberut devlet uygulamalarını, insan hakları ihlallerini yazdıkları için özgür gazetecilik yapıyorlar ve siz buna tahammül edemiyorsunuz. 20'ye yakın gazeteciyi gözaltına aldınız, belki onların bir kısmını da tutuklayacaksınız. Gazetecilik yapmak suç değildir, Kürtçe gazetecilik yapmak suç değildir” dedi. (MEDYA SERVİSİ)