Adalet Bakanlığı, Ankara Adliyesi'nde Kur'an kursu açılmasını eleştiren iki baroyu hedef aldı
Adalet Bakanlığı, Ankara Adliyesi'nde yaz Kur'an kursu açılmasıyla ilgili Ankara ve İzmir Barosu'ndan gelen tepkiler üzerine açıklama yaptı, "28 Şubat zihniyeti" diyerek hedef aldı.

Fotoğraf: Burcu Yıldırım / Evrensel
Adalet Bakanlığı, Ankara Adliyesi'nde Diyanet İşleri tarafından açılacak Kur'an kursu ile ilgili eleştirilere karşı "28 Şubat zihniyeti" savunmasında bulundu, Ankara ve İzmir Barosu'nu hedef aldı.
Adalet Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yaz Kur’an kursu açılması kararının Ankara Adliyesi'nde çalışanlardan gelen talep üzerine alındığını savunarak, "Ankara Barosu ile İzmir Barosu yaptıkları açıklama ile yaz Kur’an Kursuna katılacak kişiler veya çocuklarını gönderecek velileri hem kınamakta hem de suçlamakta. yrıca Ankara Cumhuriyet Başsavcılığını suç işlemekle itham etmekte, hesap sormakla tehdit etmektedir. Açıklamalardaki üslup ve muhteva, 28 Şubat’ın ilkel, haksız, hukuksuz, zorba ve dayatmacı zihniyetinin Ankara ve İzmir Barolarında canlılığını hala koruduğunu göstermektedir. Bu ilkel ve çağ dışı zihniyet, aziz milletimizin vicdanında geçmişte olduğu gibi bugün de gelecekte de karşılık bulmayacaktır. Bilinmelidir ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Ankara ve İzmir Barolarının ideolojik yorumları ile değil Anayasa ve yasalara göre yönetilmektedir ve yönetilmeye de devam edecektir." denildi.
Kurslara katılımın zorunlu olmadığını söyleyen Bakanlık açıklamada, "Hukuk devletinde laiklik ilkesi din ve vicdan özgürlüğünün güvencesidir. Kur’an-ı Kerim öğretimi anayasa ve yasalarımızın güvencesi altındadır. Yaz Kur’an Kursları da kanun ve diğer mevzuatta belirtilen usul ve esaslara göre Anayasal bir kurum olan Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından açılmakta ve faaliyetlerini sürdürmektedir" ifadelerinin kullandı.
BAROLAR NE DEMİŞTİ?
Ankara Barosu, "Adliyeler din eğitimine özgülenmiş binalar değildir" başlıklı açıklamasında "Adliye binaları; tarafsız ve bağımsız yargı organları tarafından adaletin tesis edildiği yerler olup bu binaların din eğitimine açılması demokratik, laik ve sosyal hukuk devletinin gerekleri ile bağdaşmayacağı gibi yargının tarafsızlığına ve bağımsızlığına da gölge düşürecektir. Din ve vicdan hürriyeti, temel hak ve özgürlükler arasında yer almakla Anayasanın 24. maddesi kapsamında güvence altına alınmıştır. Herkes vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir ve bu anlamda hiç kimse ibadete, dini ayin ve törenlere katılmaya, dini inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz. Kuran kurslarının, ilgili mevzuatta öngörülen yerlerde, kişilerin meslek ve kimliklerinden bağımsız bir şekilde verilmesi mümkünken; katılımcılarının mesleklerine özgü ve kimliklerini ortaya koyacak şekilde Adliye binası içerisinde hakim – savcı ve çocukları için açılması, bu kişiler bakımından, dini inanç ve kanaatlerini açıklama anlamına gelecektir. Başsavcılık tarafından kursa katılacak olan hakim ve savcıların katılım durumlarını 15.06.2022 tarihine kadar bildirilmesinin istenmesi, kursa katılacak ve katılmayacak hakim ve savcıların da tespiti anlamına gelecektir ki, bu durumun yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile bağdaşmayacağı izahtan varestedir." demişti.
İzmir Barosu da açıklamasında"Hükümet, vatandaşları içinde çeşitli dinlere mensup unsurlar bulunan ve her din mensubu hakkında adil ve tarafsız tutum ve davranışta bulunmaya ve mahkemelerinde vatandaşları ve yabancılar hakkında eşit adalet uygulamakla vazifelidir." değerlendirmesinde bulunmuştu. (HABER MERKEZİ)
Evrensel'i Takip Et