TOBB ETÜ Öğrencisi: Taleplerimizde ısrarcı olmazsak indirim kovalayacağız

Abbas VURAL*

Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (TOBB ETÜ) öğrencileri nisan ayının ortalarında okuldaki yemek fiyatlarının pahalılığı üzerine Yemekhane Dayanışma Platformu (YDP) isimli bir oluşuma gittiler. Bu oluşumun misyonu tek tip tabldot yemek veren bir yemekhanenin kurulması için mücadele etmek, sağlıklı ve doyurucu ucuz yemek hakkını sağlamaktı. Süreç içerisinde destekçilerinin eğilimlerini saptamak için 414 kişinin katılımıyla bir anket düzenleyen oluşum, birçok konuda kaygı ve düşüncelerinin katılımcılarla aynı doğrultuda olduğunu anladı.

ÖĞÜN ATLIYORUZ

Yapılan ankette okuldaki beslenme olanaklarına 10 üzerinden 5 ve üstü puan veren öğrenci sayısı 64 iken “Maddi endişelerinden dolayı öğün atladığını” belirtenlerin oranı yüzde 83 oldu. Mevcut beslenme fiyatlandırmalarından memnun olanlar ise 4 kişiyle sadece yüzde 1 oranındaydı. Yaşadığı sıkıntıları dile getirmek isteyen öğrenciler ise “Starbucks’ın okulda en ucuz kahve içme opsiyonu olmasından, okulun parası yokmuş gibi davranmasından” şikayet ediyordu. Bir öğrenci şöyle anlatıyordu yaşadıklarını: “Duygu sömürüsü yapmak gibi bir niyetim yok. Konukevi kesintisinden kalan 950 TL ile ben ancak A101’den doyurabiliyorum karnımı. O da sabah akşam 2 öğün ve hep sebze, makarna, yumurta, patates vb. Et, tavuk, balık zaten yok. Dışarıdan söylediğiniz yemek minimum 40 TL. Madem TOBB 1.5 milyon şirketin çatısı güçlü bir yapıdır diyerek reklamını yapıyorsunuz, buyrun görelim. Herkes elini taşın altına koysun. 3-5 bin kisilik küçük bir okuluz zaten. İsteseler tek kuruş almadan yıllarca bizi doyurabilecek paraya sahip olduklarını tahmin ediyorum açıkçası. Ülkenin ekonomik durumundan yararlanıp parasına para katan zenginleri pohpohlamak yerine bizim için de bir seyler yapabilirler.”

YEMEKHANE İNDİRİMİ TEPKİLERİ DİNDİRDİ

Bu anketin sonucunda YDP, öğrencilerin sorunlarını ve çözüm önerilerini paylaşıp tartıştığı bir forum düzenleyerek çözüme yönelik bir protesto biçimini kararlaştırmak istiyordu. Fakat süreci dikkatle izleyen yönetim ve Öğrenci Konseyi, tepkilerin eyleme dönüşmesini engellemek için taviz verme yoluna gitti. TOBB Akıllı Binalar AŞ’ye ait işletmelerdeki 4 çeşit yemek fiyatı, mayıs ayının başında 27 TL’den 18 TL’ye indirildi. Bu indirimi bir başarıymış gibi lanse eden konsey, öğrencilerin biriken tepkisini dağıtmayı bir noktada başardı. Öğrencilerin taleplerinin bir kısmının elde edilmesine haklı olarak ortak olmak isteyen YDP, kuruluşta belirlediği özel sipariş verilmeyen yemekhane, günde 3 öğün yemek talebi ve vegan/vejetaryen bireylerin beslenme hakları gibi ilkelerinden ödün vermeyi tercih ederek forum kararını iptal etti.

ÖĞRENCİLER İKİ ÖĞÜN YEMEK İSTİYOR

Okul tarihinde ilk defa öğrencilerin oluşturdukları kamuoyunun 9 TL indirim gibi bir kazanım elde etmesi bizi fazlasıyla memnun etmişti. Ancak bu ay 134 kişinin katılımıyla yapılan ikinci ankette, öğrencilerin yüzde 64.5’i okuldaki beslenme olanaklarının hâlâ yeterli olmadığını, yüzde 38.7’si TOBB Akıllı Binalar AŞ’deki fiyatların makul bir seviyeye çekilmediğini düşünüyor. Ankete katılanların yüzde 43.3’ü ilgili yerdeki yemekleri doyurucu ve/veya sağlıklı bulmazken yüzde 93.5’i sabah ve akşam yemeği çıkması gerektiğini düşünüyor. Bir öğrenci, “Fiyatlar ortalama bir düzeye indi ve aylık bütçemizde fark edilir bir seviyede gider azaldı bundan dolayı emeği geçenlere teşekkür ederim. Ancak verilen yemek sadece bir öğün. Bizler öğle menüsü üzerine sabah ve akşam da yemek çıkmasını istiyoruz. En azından yurtta kalanlar için bu çok önemli. Ayrıca mevcut zamlar ile ucuz olmayan da bir şey yok artık. Bizler yemek alırken sadece yemek değil, aynı esnada zaman da satın almış oluyoruz. Bundan dolayı yemeklerin sabah ve akşam da çıkmasını istiyoruz” dedi.

BU MÜCADELEDEN DERS ÇIKARMALIYIZ

Ezcümle, bu süreçten çıkarılan dersler ile önümüzdeki süreçte taleplerimizde daha ısrarcı olmamız ve beslenmenin doğal bir insan hakkı olduğunu, ancak ekonomik krizlerde sermaye gruplarının zenginleşmesiyle işçi/emekçi sınıfların genç kuşakları açısından lüks halini alan bir durum olduğunu kavrayarak hareket etmemiz, okul yönetimine bu bilinçle cevap vermemiz gerekiyor. Aksi takdirde, bazı geri adımlar karşısında kalıcı bir çözüm yolu bulamayacak; indirim kuponu kovalamak veya markette son kullanma tarihi yaklaştığı için ucuzlayan ürünlerle günümüzün önemli bir bölümünü bu sorunla uğraşmaya ayırarak devam etmek zorunda kalacağız.

* TOBB ETÜ Öğrencisi