Çukurova Üniversitesi hukuk öğrencileri adil bir sınav için ses çıkarıyor

Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğrencileri

Artık yapılan hukuk dışı ve adalet kavramından yoksun, sorgulanması imkansızlaştırılmış ve bilgiyi ölçmekten ziyade öğrenciyi mağdur etmeye dayalı sınav sisteminize dur demek istiyoruz! Hukuk Fakültemizin hiçbir öğrencisi bu fakülteye tesadüfen, imtiyazla ya da şans eseri gelmedi. Bizler bu okula, belirli sınavlara ve baremlere tabii tutularak, ülkemizin aydınlık yarınlara ve adil bir düzene kavuşması için bu Adalete Gönül Vermiş Hukuk İnsanları olarak mezun olmak; sesi gür çıkan ve doğruyu söylemekten asla korkmayacak ‘’Hukukçular’’ olmak için geldik.

Hukukçu yetiştirme maksadıyla görevlerini yerine getiren öğretmenlerimiz bugüne kadar siz bizlere sordunuz şimdi de biz sizlere sormak isteriz. Adalet bilincinin Hukukçu adaylarına yerleştirilmesi için adil prensiplere dayanarak ölçme sınavları yapmanız gerekmez mi? Sınav kağıtlarımıza itiraz etmemiz üzerimizde kurulan baskı ve korku hegemonyasından dahi mümkün değilken, bizlere hak arama hürriyetini nasıl öğretebilirsiniz? Biz hak ettiğimiz halde alamadığımız puanları aramaya utanır hale geliyorsak bunun sebebi kimler ve nelerdir? Dördüncü sınıfa gelmiş bir öğrenciye hiçbir şey öğrenmemiş muamelesi yapılarak dolu sınav kağıdına ‘’10’dan yukarı aldıysanız iyi almışsınız, 50 aldıysanız 100 gibi düşünün!’’ denilerek ne kastedilmektedir? Sınavlarımızda alınabilir azami not 50 oldu ancak bundan biz mi bihaberiz? Dördüncü sınıfa gelmiş bir bireyi sınav sistemindeki kargaşayı eleştirdiği gerekçe gösterilerek sınıfının önünde seni rezil ederim, kağıdını inceler dalga geçerim ancak yapmıyorum deniliyorsa bu psikolojik travmanın müsebbibi kim ve kimlerdir? Bir sınıfın yüzde ellisinden fazlası bir derste başarısız sayılacak notları alıyorsa burada tek sorunlu öğrenciler midir? Bütün eğitim otoritelerinin kabul ettiği başarısızlığın belirli düzeyin üzerinde olduğunda tek sorunun öğrencilerde olmadığı gerçeği bilinmekte midir? John Dewey’in dediği gibi ‘’Bugünün çocuklarını dünün yöntemleri ile eğitirsek, yarınlarından çalarız.’’ Yarınlarımızdan çalınmaması için bugün bu sorunu çözmek istemekteyiz.

“MEZUNİYET HEYECANI YERİNE SINAV KAYGISI İLE YAŞIYORUZ”

Her geçen gün hayatta kalmanın, yaşamsal faaliyetlerin ve barınma gibi insani ihtiyaçların sağlanmasının zorlaştığı bir ekonomide; hayata tutunmak ve hayaliyle yaşadığımız, uğruna yıllarımızı feda ederek durmadan çabaladığımız kutsal mesleklerimize ulaşmak için elimizden geleni en iyi şekilde yapmaktayız. Kimilerimiz ilaçlarla ayakta duruyor. Kimilerimiz okumak için ek işlerde çalışıyor. Kimilerimiz ailelerinden uzakta ve tek başına hayata bir yerden tutunmak için çaba sarf ediyor. Fakat sınavlarımız art niyetli ve hakkaniyetsiz okunarak 4. Sınıf öğrencilerinin mezuniyet heyecanı yaşayacağı dönemlerde bizden yarış atı misali sınavdan sınava koşmamız bekleniyor.

“HUKUK FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİ HAKLARINI SAVUNAMAZKEN DİĞER FAKÜLTE ÖĞRENCİLERİ NASIL HAKLARINI SAVUNABİLİRLER”

Ayrıca geç’iril’emediğimiz derslerde yaz okulu kendi okulumuzda açılmazken bizlere başka üniversitelerin yaz okullarından ders alma hakkı, yönetmelikçe ders alacağımız üniversitenin puanının bizim üniversite puanımızdan yüksek olması şartı aranarak tanınmıştır. Böyle bir sistem olması akla ve mantığa sığar mı? Okulumuzdan düşük puanlı Hukuk Fakültesi, Hukuk Fakültesi değil midir? Neden böyle bir şart vardır ve çifte standart uygulanır gibi bir kural konulmuştur?

Biz Hukukçuyuz! Hukuk Fakültesi öğrencileri haklarını savunamazken diğer fakülte öğrencileri nasıl haklarını savunabilirler. Bu keyfiliğinin önüne geçmek istiyor ve yetkilileri göreve çağırıyoruz. Adil bir sınav sistemi ve adil bir puan sistemi istiyoruz. Kısacası biz sadece hakkımız olanı istiyoruz. Hakkımızı aramaktan asla geri durmayacağız.