23 Haziran 2022 12:51

Julian Assange ve Batı’nın çifte standardı

Almanya Sol Parti Milletvekili Sevim Dağdelen Evrensel için yazdı: Julian Assange’a yönelik siyasi zulüm, Batı’nın ikiyüzlülüğünü ve çifte standardını tümüyle gözler önüne seriyor.

Fotoğraf: Özden Dinç/Evrensel

Paylaş

Sevim DAĞDELEN*

İngiltere hükümetinin, gazeteci Julian Assange’ı savaş suçlarını ifşa ettiği iddiasıyla 175 yıl hapisle yargılanacağı ABD’ye iade etme kararı basın özgürlüğüne yönelik kapsamlı bir saldırıdır. Julian Assange’a yönelik siyasi zulüm, Batı’nın ikiyüzlülüğünü ve çifte standardını tümüyle gözler önüne seriyor. Dünyanın dört bir yanındaki gazeteci dernekleri ve insan hakları örgütleri Londra’daki karardan dehşete düşmüş durumda, ancak Almanya’da kendini sözde değer temelli ve insan hakları odaklı bir dış politikaya adamış federal hükümet konuyu küçümsüyor. Ne kadar utanç verici bir durum. Nasıl bir korkaklık. Rusya’nın Ukrayna’daki savaş suçlarını kınayacaksın, ancak ABD Başkanı Joseph Biden ve İngiliz yardımcıları, ABD’nin Irak ve Afganistan’daki savaş suçlarını ortaya koyanları absürt yasal casusluk iddiaları altında kovuştururken korkak bir şekilde boyun eğeceksin!  Bu nasıl bir çifte standart.

Bugünkü federal hükümetin beş üyesi, Eylül 2021’deki federal seçimlerden kısa bir süre öncesine kadar Julian Assange’ın serbest bırakılması için kampanya yürüttü: Şimdiki Federal Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock’a ek olarak, Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Robert Habeck, Sağlık Bakanı Karl Lauterbach, Tarım Bakanı Cem Özdemir ve Kültürden Sorumlu Devlet Bakanı Claudia Roth. 

Şimdi ise: trafik lambası** hükümetinden gelen sessizlik gürlemesi veya kararın “henüz nihai olmadığı” ve “daha fazla yasal işlemin mümkün” olduğu gibi ucuz bahaneler. Saçmalık. Tehlike ortada.

Julian Assange, Amerika Birleşik Devletleri’ne iade edilmek üzere. Ve hükümet, Rusya’nın değil Batı’nın muhalifi olan onu soğukkanlılıkla yarı yolda bırakırken, Uluslararası Af Örgütü, gazetecinin ABD’ye iade edilmesi durumunda, İngiltere’deki gibi hücre hapsiyle tehdit edileceğine dair alarm veriyor. Yeşil Dışişleri Bakanı, sözde bir yasal sürece atıfta bulunulmasının arkasına saklanırken, insan hakları örgütü şunu açıkça ortaya koyuyor: “ABD’nin Assange’ın hücre hapsine alınmayacağına dair diplomatik güvenceleri, tarihi göz önüne alındığında inandırıcı değil.” 

Yargısı casusluk iddiaları uyduran ve gizli servisi CIA, Julian Assange’a karşı suikast planı hazırlamış olan bir ülkede adil yargılama mümkün olabilir mi?

Julian Assange davasında trafik lambası hükümetinin yaptığı gibi, devlet sırrının korunması ile ifade ve basın özgürlüğünün korunması arasındaki “gerginlik alanı” konusunda pusulasını Washington’a sağlam bir şekilde diken insan hakları, demokrasi konusunda iddiasını ve varlık nedenini kaybetmiştir ve bu konuda dünyanın hiçbir yerinde ciddiye alınamaz.

Henüz çok geç değil. Önümüzdeki günlerde Başbakan Olaf Scholz ve kabinesi Brüksel’deki AB Konseyi, Elmau’daki G7 zirvesi ve Madrid’deki NATO zirvesinde basın özgürlüğünü savunma taahhüdünde bulunabilir ve Julian Assange da dahil olmak üzere gazetecilik yaptıkları için zulümle tehdit edilen, hapsedilen, suçlananları koruma sözü verebilir. Trafik lambası hükümeti, gazeteci ve Wikileaks’in kurucusuna Almanya’da somut bir dayanışma ve basın özgürlüğünün savunulması olarak siyasi sığınma teklif edebilir ve böylece dünyanın gözleri önünde Washington’a gazeteciliğin suç olmadığını, işlenen suçları ifşa edenin değil savaş suçları işleyenin hapse atılması gerektiğini göstermiş olur.

*Almanya Parlamentosu Die Linke (Sol Parti) milletvekili

** Almanya’da üç ayrı çizgideki partilerin koalisyon hükümeti için kullanılan ifade

Çeviren: Semra Çelik

ÖNCEKİ HABER

EMEP Körfez İlçe Örgütü: Ekmek zammı vatandaşa yansıtılmasın, belediye karşılasın

SONRAKİ HABER

Milyarları yiyen şehir hastaneleri malzeme eksikliği nedeniyle sayılı hasta bakabiliyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa