Maden mühendislerinden siyanür sızıntısı uyarısı
Erzincan İliç’teki siyanür sızıntısına ilişkin açıklama yapan Maden Mühendisleri Odası, "Siyanürlü solüsyonun çevreye ve yeraltı sularına etkileri tespit edilmeli ve önlemler acilen alınmalı" dedi.
Anagold Madencilik'e ait siyanür havuzu | Fotoğraf: Ferit Demir/Munzur Press
Maden Mühendisleri Odası, Erzincan İliç’te bir altın madeni işletmesindeki siyanürlü solüsyon sızıntısına ilişkin yaptığı açıklamada, olası sızıntı ve deşarjlara karşın gerekli tedbirlerin önceden alınması gerektiği uyarısında bulunuldu.
Maden Mühendisleri Odası, Erzincan İliç’te özel bir şirket tarafından işletilen polimetal (altın) madeni işletmesinde, geçen hafta siyanür içerikli solüsyon taşıyan boru hattında oluşan yırtılmaya ilişkin açıklama yaptı. Yaklaşık 20 metreküp siyanürlü solüsyonun çevreye yayıldığı belirtilen açıklamada, “Valilik tarafından olayın gerçekleşmesinin üstünden 4 gün geçtikten sonra yapılan açıklamada ‘hiçbir dereye karışma olmadığı, Fırat Havzasına gözlemsel olarak ulaşmadığı tespit edilmiştir’ denilmektedir. Burada öncelikli olarak sorgulanması gereken Erzincan Valiliğinin açıklama yapması için neden 4 gün beklediği ve bu süre içerisinde neler yaptığıdır. Odamız tarafından yapılan tüm çalışmalara rağmen gerekli teknik bilgilere ne yazık ki ulaşılamamıştır. Bu nedenle çalışmalarımız basından ve kamuoyundan yapılan açıklamalar doğrultusunda elde edilen bilgiler üzerinden yürütülmüştür. Tutanaklar incelendiğinde sızıntı saat 02:45 itibarıyla fark edilmiş olup saat 05:00 sularında yapılan müdahaleyle solüsyon akışının durdurulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda solüsyonun en az 3 saat süreyle zemin tarafından emildiği düşünülebilir. Bu nedenle siyanürlü solüsyonun çevreye ve yeraltı sularına etkileri derhal tespit edilmeli ve gerekli önlemler acilen alınmalıdır” denildi.
Elde edilebilen teknik bilginin eksikliğine rağmen, bu denli tehlikeli kimyasalların sadece muhafaza edildikleri alanların değil, taşındıkları hatlarda da çevreye verebileceklerinin zararın göz önünde bulundurulması gerektiği belirtilen açıklamada, olası sızıntı ve deşarjlara karşın gerekli tedbirlerin önceden alınması uyarısında bulunuldu. Geçtiğimiz aylarda kapasite artırımı için başvuruda bulunan şirketin, bu duyarlılıkla mı kapasite artışına gideceği konusunun da ayrı bir sorun olduğu belirtilen açıklamada, “Yandaşları kollayan politikalar, yetersiz örgüt yapısı, denetim elemanı sayısındaki eksiklik, liyakatsiz atamalar ve kayırmacılık gibi nedenlerle ortada bir denetim mekanizmasından bahsetmek mümkün değildir. Antidemokratik baskıcı ortam sivil denetimi de engellemekte yaşamın her alanında ranta dayalı; standardı düşük doğa ve insan karşıtı uygulamalar artarak devam etmektedir. Üzülerek ifade etmek zorundayız ki; İliç kazası bir ilk değildir, son da olmayacaktır” ifadelerine yer verildi. (Ankara/EVRENSEL)