29 Haziran 2022 04:52

Belediye işçilerinden Türk-İş’e: İşçiden yana tavır alın

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’la yaptığı konuşmada, “Gönlünüzden ne koparsa” dediğini hatırlatan belediye işçileri, “İşçiden yana tavır alın” diyor.

Fotoğraf: Evrensel

Reklam

Derinleşen kriz ve iğneden ipliğe gelen zamlar karşısında emekçiler aldıkları ücretlerle geçinemez durumda. Toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecinde olan Belediye-İş üyesi İzmir Narlıdere Belediyesi işçileri, ücretlerinin geçinebilecek seviyeye çıkarılmasını talep ediyor. Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’la yaptığı konuşmada, “Gönlünüzden ne koparsa” dediğini hatırlatan işçiler, “İşçiden yana tavır alın” diyor.

‘YEVMİYEMİZ YERİNDE SAYIYOR’

Türk-İş Başkanı Ergün Atalay’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşmesine ilişkin konuşan bir belediye işçisi, “Size topu atalım demek istemiştir. ‘Gönlünüzden ne koparsa’ demesiyle de imajınızı tekrar toparladığınız süreci yaratalım mesajı vermiştir” dedi.

Toplu sözleşme süreçlerinin devam ettiğini hatırlatan bir başka işçi de “Belediye-İş Genel Merkezi yapacağımız grevi bayramdan sonraya atmaya çalışıyor. Türk-İş Genel Başkanının da ek zam konusundaki tavrını doğru bulmuyorum. Her gün zam geliyor ama bizim yevmiyemiz yerinde sayıyor. Genel başkanı işçiden yana tavır almaya davet ediyorum” diye konuştu.

‘HEBA EDİLİYORUZ’

Tablonun işçi ve emekçiler açısından vahim olduğunu ifade eden bir başka işçi de “Bir sendika konfederasyonu başkanının işçi ve emekçi tarafını tek başına temsil ediyor gibi Cumhurbaşkanının makamında olması izaha muhtaç bir durumdur. Kaldı ki Türkiye’de farklı sendikalar mevcut iken; akla neden sadece Ergün Atalay sorusu gelmektedir. Türkiye’de 6 milyonun üzerinde asgari ücretli, yine asgari ücretin hemen üzerinde ücret geliri elde eden milyonlar, geçinmekte ne denli zorluk yaşadığını bildiğimiz emekliler var. Yine bir algı üzerinden ekonomik anlamda heba edilmeye çalışılmaktayız” diye ekledi.

‘SENDİKA AĞALARINA DA KARŞI ÇIKMALIYIZ’

İşçilerden biri de “İşçileri örgütlemek, bu toprakların her bir karışında işçilerin ve emekçilerin haklı taleplerini dile getirmenin gerektiği bir dönemde makam odalarında yapılan toplantılarda ‘Ben sorunları anlattım’ demek kimseyi tatmin etmeyecek. Ayrıca yaşadığımız enflasyon sonucu Türkiye’deki toplu iş sözleşme sistemi çökmüş, asgari ücret genel/yaygın ücret haline gelmiş ve emekçilerin yıllar boyu büyük uğraşlar sonucunda elde ettiği kazanımları yok olmuştur. Bu gerçeklik ile yüzleşmek istemeyen, meydanlarda haykıramayanlar, uzun yıllar önce dahil oldukları, bugün unuttukları işçi sınıfına kötülük yapmaktadırlar. Bu sebeple Sendikalar Kanunu’nun yarattığı sendika ağalarına karşı da mücadele etmek zorundayız” diye konuştu. (İzmir/EVRENSEL)

Reklam