Milas Aslanyaka köylüleri: Taş ocağı istemiyoruz
Milas'ın Aslanyaka köyüne yapılması planlanan taş ocağının bilirkişi keşfinde konuştuğumuz köylüler, “Zeytinliklerimize, incir ve ceviz ağaçlarımıza sahip çıkacağız. Taş ocağı istemiyoruz” dedi.
Fotoğraf: Hüdavendi Günay/Evrensel
Hüdavendi GÜNAY
Muğla
Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Aslanyaka köyünde yapılması planlanan taş ocağına karşı köylülerin mücadelesi devam ediyor. Taş ocağı ruhsatına karşı açılan davanın bilirkişi keşfi bugün yapıldı. Akbelen Ormanı için direnen İkizköylüler, dernekler ve siyasi partiler de Aslanyaka köyüne gelerek köylülerin mücadelesine destek verdi.
Keşifte konuştuğumuz köylüler, zeytinlik alanlarına, incir ve ceviz ağaçlarına sahip çıktıklarını ifade ederek, taş ocağı istemediklerini söyledi.
“ZEYTİNLERİMİZİN VERİMİ AZALIYOR”
Köyün yakınlarında zaten taş ocağı olduğunu söyleyen köylülerden Mesude Şimşek, “Zeytinlik alanım taş ocağına çok yakın. Atılan dinamitler yüzünden sularımız günden güne azalmakta, oluşan tozlardan dolayı zeytinlerimizin verimi düşmekte. Bu yüzden taş ocağı istemiyoruz” dedi.
Köylülerden M. Polat ise “Ekili alanlar tozdan etkileniyor. Zeytinlik alanla çevrili yeden ruhsat almışlar. Bu taş ocağının açılmaması için tepkimizi gösteriyoruz” diye ekledi.
Fatma Şimşek de "Doğal yaşam alanlarımızı korumak için taş ocağı istemiyoruz. Öncelik bizler için halkın sağlığı, çevremizin güzelliği ve temiz bir atmosferdir" dedi.
Fotoğraf: Hüdavendi Günay/Evrensel
“NEFES ALACAK ALAN KALMAYACAK”
Çevrede taş ocaklarının olduğunu ve yapılması planlanan taş ocağının da tarım arazilerine yakın olduğunu söyleyen Nedim Meşelik, “Dikili ceviz, incir, zeytin ağaçları bulunmaktadır. Burada meydana gelecek tozlar ağaçlarımıza zarar veriyorlar. Yaşam alanlarımızda kirlenme olacağını düşünmekteyim. Halkın ve çevrenin nefes alacak alanı kalmayacak. Sağlıklı yaşamak istiyoruz. Kirli, tozlu bir havayı solumak istemiyoruz. Bilindiği gibi kirli ve tozlu hava insan sağlığına olumsuz etki etmektedir. Bu yüzden bu taş ocağının açılmasını istemiyoruz” diye konuştu.
Fotoğraf: Hüdavendi Günay/Evrensel
Akbelen Ormanı için direnen İkizköylüsü Muzafer Döşeme ise “Destek amacıyla burada bulunmaktayız. Taş ocağı açılıyormuş, bunun açılmaması için doğamızı ve zeytinlik alanlarımızı korumak için dayanışmanın içerisinde yer aldık. Ekili alanlar, meyve veren ağaçlar, bu taş ocağından zarar görecek. Doğamızın daha fazla zarar görmemesi için buradayız” dedi.
