07 Temmuz 2022 10:00
Son Güncellenme Tarihi: 07 Temmuz 2022 14:19

İstanbul'da sağlıkçılar katledilen Ekrem Karakaya için iş bıraktı: Çapa'daki yürüyüşe polis müdahale etti

Konya Şehir Hastanesi'nde Kardiyoloji Uzmanı Ekrem Karakaya'nın katledilmesine tepki gösteren sağlık emekçileri İstanbul'da iş bıraktı. Çapa'da yürüyüş yapmak isteyen sağlıkçılara polis müdahale etti.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Konya Şehir Hastanesi'nde Kardiyoloji Uzmanı Ekrem Karakaya'nın bir hasta yakını tarafından silahlı saldırı sonucu katledilmesine tepki gösteren sağlık emekçileri, pek çok ilde iş bıraktı. Hastane bahçelerinde eylem yapan sağlıkçılar saygı duruşu ve 15 dakikalık sessiz oturma eylemleri gerçekleştirildi.

Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ekrem Karakaya, Konya Şehir Hastanesinde hasta yakını Hacı Mehmet Akçay tarafından dün silahla vurularak öldürülmüştü. Olayın ardından Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi, 7-8 Temmuz'da hekimler ve sağlık emekçilerinin iş bırakacaklarını duyurmuştu.

İstanbul'da birçok hastanede iş bırakma eylemleri oldu, birçok poliklinik çalışmadı, Acil olanlar dışında ameliyatlar yapılmadı. Çapa'da toplanan hekimler ve sağlık emekçileri İl Sağlık Müdürlüğü önüne yürümek istedi, polis barikat kurarak engel oldu. Yürüyüş kolunun bir kısmı barikatı aştı, polis biber gazı ile müdahale etti. Yaşanan arbedede bir polis fenalaştı, polise ilk müdahaleyi engel olmak istediği hekimler yaptı.

Bütün engellemelere rağmen İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir araya gelen sağlık emekçileri "Bakan istifa" sloganları attı.

CERRAHPAŞA

Cerrahpaşa Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde iş bırakan sağlık emekçileri eylemi oturma eylemi yaparak sağlıkta yaşanan şiddeti protesto etti.

Sendikalara birlik çağrıları yapılıyor. Birçok poliklinikte hizmet durdu. Acil olmayan ameliyatların yapılmadığı Cerrahpaşa’da “Bakan istifa sloganları yükseliyor. Eylemlere genç hekimlerin katılımı oranının yüksek olması ise dikkat çekiyor.

Yakalarına katledilen Dr. Ekrem Karakaya’nın fotoğrafını ve siyah kurdele takan sağlık emekçileri sık sık “Sağlıkta şiddet sona ersin" sloganı attı. Sağlık emekçilerine hasta yakınları da destek verdi. Alkışlarla sağlık emekçilerine destek veren hasta yakınlarından biri, “Benim eşim onkoloji hastası, ben eşimi buraya getirmesem doktorlardan tedavi görmesek nasıl olacak? Yaşasın doktorlar, yaşasın sağlık emekçileri, yaşasın bilim” dedi.

"SAĞLIK BAKANI VE SORUMLULAR DERHAL İSTİFA ETMELİ"

“Sağlıkta şiddeti durduralım” pankartı açan sağlık emekçileri oturma eylemiyle yaşanan saldırıyı protesto etti. Burada yapılan açıklamayı Doktor Tahsin Çınar okudu. Sağlıkta şiddetin münferit bir olgu olmadığını bunun toplumsal ve politik bir sorun olduğunu söyleyen Çınar, “Sağlık kurumlarında meydana gelen silahlı saldırıların artışı nedeniyle bu konuda önlemler alınmasını ve 6136 sayılı yasada değişiklik yapılmasına ilişkin yasa tekliflerini önerdik ancak tüm uyarılarımız görmezden gelindi" diye konuştu.

Havuzlu bahçede yapılan konuşmaların ardından sağlık emekçiler hastane içinde yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüş sırasında sık sık “Bakan istifa”, “Sağlıkta şiddet sona ersin” sloganı atan sağlık emekçilerine hasta yakınları da alkışlar destek verdi.

SAĞLIKÇILAR YÜRÜMEK İSTEDİ, POLİS MÜDAHALE ETTİ

Çapa'da bulunan İstanbul Tıp Fakültesi önünde toplanan sağlık emekçilerinin İl Sağlık Müdürlüğü önüne yürümelerine polis engel oldu, kitlenin önüne barikat kuruldu. Yürümek isteyen sağlık emekçilerine polis engel oldu. Yürüyüş kolunun bir kısmı barikatı aştı, polis biber gazı ile müdahale etti.

Sağlık emekçilerinin İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önüne yürümesine engel olmaya çalışırken bir polis fenalaşarak yere yığıldı. Polise engellemeye çalıştıkları sağlıkçılar müdahale etti.

Polis barıkatını aşan bir grup sağlıkçı Fındıkzade'ye yürüdü. Daha sonra bir grup sağlıkçı barikatı aşarak yolu kapattı, barikat arkasında kalan sağlıkçıların bekleyişi sürüyor

Yürümek isteyen sağlık emekçilerine polis "tramvaya binin" dedi, emekçiler polise tepki gösterdi.

sağlıkçı eylemi

Polis abluka altına aldığı sağlık çalışanlarını 4'erli şekilde serbest bırakırken sağlıkçıların yan yana yürümelerine izin vermedi.

Bütün engellemelere rağmen İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir araya gelen sağlık emekçileri "Bakan istifa" sloganları attı.

İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Ertuğrul Oruç, cinayetin göz göre göre geldiğine dikkat çekti. Bakanı her defasında uyardıklarını, son bir yıldır şiddete karşı defalarca iş bıraktıklarını hatırlatan Oğuz “Dedik ki biz kelle koltukta, tehditlerle yaşıyoruz. İş yoğunluğu çok. Buna müdahale edin hastalarla yüz göz ettiniz bizi, biz hastalarımıza doğru düzgün sağlık hizmeti verememekten yakınıyoruz” diye konuştu. 

Sabah evden 'bugün şiddet görür müyüz' diye eşleriyle helalleşerek çıkmaya başladıklarını anlatan Oğuz, “Bu sağlık sistemini alın, biz bu programınızı yırtıp atarız dedik. Her seferinde Bakan'a söyledik artık sabrımız taştı. Dün bir meslektaşımız katledildi. Bu münferit bir olay değildir. Sağlık sisteminin geldiği noktanın sonucudur” ifadelerini kullandı.

Birlik ve Dayanışma Sendikası adına konuşan Dr. Ahmet Mehlepçi ise “Hastanelere elini kolunu sallaya sallaya içeri giriyorlar, doktorları katlediyorlar. Sizin hiç mi utanmanız yok? Sağlıkta şiddet bir tercihtir ve siz bu tercihi bilerek ve isteyerek kullanıyorsunuz. Vatandaşın gözünde bizleri değersizleştirip, itibarsızlaştırıp bizleri şiddet sarmalının önüne atıyorsunuz” dedi.

YASTAYIZ AMA ENGELLENİYORUZ

İstanbul Aile Hekimiği Derneği (İSTAHED) Genel Sekreteri Dr. Serkan Özbakış, meslektaşlarının katledildiğini, yasta olduklarını ama yaslarını bile yaşatmayan valiye selam gönderdiğini belirterek “Hakkımızı helal etmiyoruz. Sağlıkçısını koruyamayan, herkesin üzerinde bizim meslektaşımızın kanı bulaştı. Bizim meslektaşımızın kanı size bulaştı bakan bey” diye konuştu.

BU GİDİŞE DUR DİYECEĞİZ

SES Şişli Şube Başkanı Fadime Kavak da o kurşunun sadece doktor Ekrem Karakaya’yı değil tüm sağlık emekçilerini vurduğuna vurgu yaparak “Hepimiz bu kurşunu kalbimizde hissettik. Biz sağlık çalışanlarının en güvende olması gereken yerde hastanede, poliklinik binasında sağlık hizmeti vermeye çalışırken öldürüldü Dr. Ekrem Karakaya. Biz bunun hesabını soracağız. Biz sağlık çalışanları bu gidişe dur diyeceğiz. Sağlık sistemini yönetemeyen, ülkeyi yönetemeyen iktidara artık yeter diyoruz. Acımız çok büyük. Bu ülkenin yüz akı sağlık emekçileri Çapa’dan İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’ne yürümek istediği için defalarca engellendi, şiddete maruz kaldı. Biz sağlık emekçiler derdimizi anlatmak için sağlık müdürlüğünün önüne gelemeyeceksek nereye gideceğiz?​” diye sordu.

İSTANBUL EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde iş bırakan sağlık emekçileri yaptıkları basın açıklamasıyla öfkeli olduklarını dile getirdi. Sağlık emekçileri sağlık ve meslek örgütleri olarak şiddet sarmalarının genişlemesi karşısında siyasi iktidarı defalarca uyardığını hatırlattı.

Basın açıklamasını okuyan doktor Merve Yıldırım "sağlıkta şiddetin münferit bir olgu olmadığını bunun toplumsal ve politik bir sorun olduğunu gerekçeleri ile birlikte tekrar tekrar ifade ettik. Sağlık kurumlarında meydana gelen silahlı saldırıların artışı nedeniyle bu konuda önlemler alınmasını ve 6136 sayılı yasada değişiklik yapılmasına ilişkin yasa tekliflerini önerdik ancak tüm uyarılarımız görmezden gelindi. Bilinçli bir yaklaşımla şiddetin kaynağı toplumsal bağlamından koparılarak sorun bireylere indirgendi, sorumlular bu durumu arada bir kınamak dışında bir adım atmadı. Kınamanın bir işe yaramadığı ve sağlıklı şiddet olgusunun çığırından çıktığının bakanlıkta farkında olacak ki sağlıkta şiddet istatistiklerinin yer aldığı beyaz kod verileri tüm ısrarlarımıza ve konuya dair dava açmamıza rağmen toplumla paylaşılmadı. Sorumluların bu yaklaşımı bugün yeniden bir cinayetle sonuçlandı. Ülkede artan şiddet iklimi bizlerin sadece çalışma koşullarını bozmakla kalmamış can güvenliğimizi de ortadan kaldırmıştır. Her anlamıyla tıkanan sağlık sisteminin tüm sorumluluğu hekimleri ve sağlık emekçilerinin omuzlarına yıkılmakta bu durum bizlere hedef haline getirmekte sağlık alanında yürütülen politikalar bizlere şiddet ölüm çaresizlik ve mutsuzluk olarak geri dönmektedir. Sağlık emekçilerine en ufak bir zarar gelmesine tahammülümüz yok. Şiddet daha önce de defalarca belirttiğimiz gibi öngörülebilir ve önlenebilir toplumsal bir sorundur ve sorun çözmeye niyeti bütünlüklü politikalarla aşılabilecektir. Güvenli çalışma alanı sağlamak siyasal iktidarın sorumluluğundadır. Sağlık bakanı başta olmak üzere sorumluluğunu yerine getirmeyen yetkililer derhal istifa etmelidir. Bizler bu konuda yaşam hakkımız ve güvenli çalışma koşulları için gücümüzü her yerde her koşulda hep birlikte göstermeye hazır olduğumuzu bir kere daha belirtiyoruz bu çerçevede bugün ve yarın ülke genelinde iş bırakıyoruz" dedi.

Sağlık emekçileri daha sonrasında oturma eylemi gerçekleştirdi. Oturma eyleminin ardından sağlıkçılar Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne yürüdü.

SANCAKTEPE

Prof. Dr. İlhan Varank Sancaktepe Eğitim ve Araştırma Hastanesinde sağlık emekçileri yolu kapatarak 3 kilometre boyunca yürüyüş düzenledi.

OKMEYDANI

Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesi'nde çalışan hekimler ve sağlık çalışanları da iş bırakarak hastane önünde eyleme geçti. Okmeydanı Ağız ve Diş Hastatalıklar Hastanesinde çalışan sağlıkçılar da iş bırakarak şehir hastanesi önündeki eyleme katıldı.

BAKIRKÖY DR. SADİ KONUK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

sağlıkçı eylemi

Bakırköy Sadi Konuk Devlet Hastanesi'nde SES ve TTB'nin ortak düzenlediği eylemde sık sık 'Hekimine sahip çık Türkiye', 'Susma sustukça sıra sana gelecek' sloganları atıldı. Eyleminin ardından giriş konuşmasını SES işyeri temsilcisi Nuran Güngör yaparken basın metnini TTB iş yeri temsilcisi Mehmet Uhri okudu.

"YAŞATMAK İÇİN YAŞIYORUZ"

Bu vahşete engel olmayanların bu durumlardan mesul oldukları üzerinde duran Güngör, "Öfkeliyiz, sağlıkta şiddete karşı tüm Türkiye’de ayaktayız. Yaşatmak için yaşamak istiyoruz. Dr. Ekrem Karakaya'yı bizden aldılar. Karardık, utandık.Hastası kötü olsun diye çaba harcayan bir sağlık çalışanı var mı? Asla! Bizler, hastalarımız iyi olsun yaşasın diye varız" dedi.

"GÜVENLİ ÇALIŞMA ALANI, İKTİDARIN SORUMLULUĞU"

Sağlık emek ve meslek örgütleri olarak bu şiddet sarmalının genişlemesi karşısında siyasi iktidarı defalarca uyardıklarını ve sağlıkta şiddetin münferit bir olgu olmadığını, bunun toplumsal ve politik bir sorun olduğunu gerekçeleriyle birlikte ifade ettiklerini belirten Uhri, " Adliyeye, karakola silahsız girilmezken neden hastanelere silahsız girilebiliyor? Güvenli çalışma alanı sağlamak, siyasi iktidarın sorumluluğundadır. Bugün yeniden güçlü bir şekilde söylüyoruz: Sağlık emekçilerine en ufak bir zarar gelmesine tahammülümüz yoktur" diye konuştu.

SAĞLIK SİSTEMİ, SAĞLIK EMEKÇİLERİNİ HEDEF HALİNE GETİRİYOR

Bu koşullar altında nitelikli sağlık hizmeti vermenin mümkün olmadığından bahseden Uhri, "Ülkede artan şiddet iklimi bizlerin çalışma koşullarını bozmakla kalmamış, can güvenliğimizi de ortadan kaldırmıştır. Her anlamıyla tıkanan sağlık sisteminin tüm sorumluluğu hekimlerin ve sağlık emekçilerinin omuzlarına yıkılmakta, bu durum bizleri hedef haline getirmekte, sağlık alanında yürütülen politikalar bizlere şiddet, ölüm, çaresizlik ve umutsuzluk olarak geri dönmektedir" ifadelerini kullandı.

"MÜCADELEMİZİ YÜKSELTEREK HESAP SORACAĞIZ"

Son olarak Dr. Ekrem Karakaya'nın ailesine ve sevenlerine başsağlığı dileyen Uhri, " Şiddet karşısında taleplerimize kulak tıkayanlardan, söylemleri ve politikalarıyla şiddeti teşvik edenlerden mücadelemizi yükselterek hesap soracağımızı bir kez daha ifade ediyoruz" dedi.

EYÜP DEVLET HASTANESİ

Eyüpsultan Devlet Hastanesi'nde yapılan açıklamada sağlık kurumlarının artık çalışanlar açısından huzurlu yerler olmaktan çıktığı dile getirilerek, "Defalarca uyarmamıza, çözümler sunmamıza rağmen görmezden gelen yetkililer bu şiddetin dolaylı sorumlularıdır. Yaşamak ve yaşatmak istiyoruz. Şiddete maruz kalmak, ölmek istemiyoruz. Her geçen gün bizi çalışma artık yeter. İş yerlerimiz güvenli hale gelene kadar, can güvenliğimiz tehdit altında bulunduğu yerlerde gerekirse çalışmaktan kaçınma hakkımızı kullanacağımızı ilan ediyoruz" ifadelerini kullandı.

İstanbul'da birçok hastane önünde sağlıkçılar eylem yaptı:

Taksim İlk Yardım Hastanesi

İstanbul Üniversitesi - Cerrahpaşa Kardiyoloji Enstitüsü

İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi

Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi

Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi

sağlıkçı eylemi

Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi

Gaziosmanpaşa Eğitim Araştırma Fizik Tedavi Rehabilitasyon Hastanesi

Hastane önlerinde eylem yapan sağlık emekçileri artan şiddet vakalarına ve Kardiyoloji Uzmanı Karakaya'nın katledilmesine tepki gösterdi, "Tükeniyoruz sessiz kalma" dedi.

(HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

BES Samsun Şubesi: Yargı emekçilerine siyasi baskı ve mobbing yapılmamalıdır

SONRAKİ HABER

Hastanelerin güvenliği için acil düzenleme yapılmalı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa