İtalyan CGIL ve DİSK’ten ortak açıklama: Erdoğan-Draghi anlaşmasında işçi hakları yok
İtalya Genel Emek Konfederasyonu, Türkiye Devrimci İşçi Sendikalar Konfederasyonu; Erdoğan ile İtalya Başbakanı Draghi'nin imzaladığı anlaşmalara dikkat çekti.
Draghi ve Erdoğan | Fotoğraf: Murat Çetinmühürdar/TCCB
Türkiye’ye gelerek Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşen İtalya Başbakanı Mario Draghi, 30 milyar dolarlık ticaret hacmini hedefleyen kimi iş birliği anlaşmalarına da imza attı. İtalya Genel Emek Konfederasyonu (CGIL) ve Türkiye Devrimci İşçi Sendikalar Konfederasyonu (DİSK) ise İtalya ve Türkiye arasında imzalanan anlaşmalara ilişkin ortak bir açıklama yaparak, iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi için işçi hakları ve sendikal özgürlüklerin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Sendikalar, Türkiye ve İtalya hükümetlerini göçmen haklarına saygı göstermeye ve barışçıl yollar geliştirmeye davet etti.
Ortak açıklamada ticareti geliştirmeye çalışırken işçi hakları ve ifade özgürlüğü gibi demokratik hakların dikkat alınması gerektiği ve Türkiye’deki işçilerin Avrupa temsil organlarına dahil edilmesi gerektiği hatırlatıldı.
Açıklamada, “İlgili piyasaların teşvikinden ve desteklenmesinden bahsedilirken, temel işçi haklarını ve örgütlenme özgürlüğünü içeren insan hak ve özgürlüklerine saygı gösterilmesinden ve bunların teşvik edilmesinden söz edilmemektedir” denildi. Açıklama şöyle devam etti:
“Ortak deklarasyon, spordan arşivlere ve terörle mücadeleye kadar tüm sektörlerde iyi uygulamalarla ilgili deneyim paylaşımından bahsediyor. Ancak, Türkiye’nin Avrupa umutlarını güçlendirme arzusu bağlamında bile, bunların sosyal adaleti, yurttaş haklarını, ifade özgürlüğünü, sosyal diyalogu ve insana yakışır işi teşvik etme ortak amacına dayanması gerekli olacaktır.
İki ülke arasındaki ticareti artırma hedefi; sosyal güvenliği, iş güvencesini, işyerinde sağlık ve güvenliği ve demokrasiyi geliştirerek ve ayrıca her iki ülkede de toplu pazarlığı güçlendirerek istihdamın artırılmasıyla bağlantılı olursa anlamlıdır.
Bu nedenle, artan ticaretin iki ülkedeki işçiler için ücretler ve çalışma koşullarında kötüleşmeyle sonuçlanmasını önlemek için sosyal ortakların anlaşmanın her aşamasına dahil olması önemlidir.
Ayrıca, Türkiye’deki işçilerin, Avrupa Çalışma Konseyleri (EWC) gibi Avrupa temsil organlarına dahil edilmesi için yollar bulunması ve denemeler yapılması için de çağrıda bulunuyoruz. Böylece Avrupa düzeyinde sendikal deneyim paylaşımını ve iş birliğini güçlendirebiliriz.
Ayrıca, İtalya ve Türkiye arasındaki iş birliği anlaşmasında, iki devletin insan haklarına ve menşe ülke farketmeksizin göçmenlere, sığınmacılara ve mültecilere tam olarak saygı göstereceğine dair karşılıklı bir taahhüdün bulunmasını da temel önemde buluyoruz.
Bu bağlamda, düzensiz göçle mücadelenin bir yolu olarak ülkesine geri gönderme ve yeniden yerleşime atıfta bulunulmasını kabul edilemez buluyoruz; iki devlet tam tersine, karşılama uygulamalarının savunucusu olmalı, askeri operasyonlara son vermeli, bunun yerine Akdeniz ve tüm dünya için barış yolları geliştirmelidir.” (DIŞ HABERLER)