12 Temmuz 2022 15:42

"Diyanet, ‘Şükredin’ diyerek afeti kabullendirmeye çalışacak"

Kubilay Kaptan:“Diyanetin afetler konusunda daha bilgilendirici olması gerekiyor. Kadının ‘Sabah 3’te deprem olursa üzerinizi giyinmenize gerek yok, olduğu gibi çıkın’ diye bilgilendirmesi gerekiyor.”

Fotoğraf: Kubilay Kaptan'ın kişisel arşivi

Paylaş

Özlem Songül ABAYOĞLU
İstanbul

Geçtiğimiz günlerde 2030 yılına kadar geçerli olacak Türkiye Afet Risk Azaltma Planı (TARAP) yayımlandı. Planda, afet risklerini en aza indirebilmek için afetler olmadan yapılması gereken faaliyetler tanımlandı. Plan kapsamında ikaz ve alarm sistemlerinin kapasiteleri artırılacak. Orman yangınları risklerine yönelik hedef ve eylemler kapsamında Diyanet, ormanların koruyucu faydaları ve çevresel işlevleri konusunda toplumun bilinçlendirilmesinde ilgili kuruluş olarak yer alacak. Diyanete verilen görevlendirmeyle ilgili Afet Uzmanı Kubilay Kaptan’la konuştuk.

"SEL FELAKETİNDE, KADINLAR GÜNAH DİYE AĞACA ÇIKMAMIŞTI"

Afet yönetiminin her ülkede özel, genel ve uluslararası konuları olduğunu ve bunların arasında yerel örneklerin de yer aldığını söyleyen Afet Uzmanı Kubilay Kaptan, örnek olarak, “Pakistan’da Endonezya’daki sel felaketleri sırasında en fazla kadınların öldüğünü biliyoruz. Bu ölümlerin sebebi ise kadınların günah diye ağaçlara çıkmaması” dedi. Böyle durumlarda bu kesimlerin, afetle ilgili özel olarak eğitilmesinin gerektiğini söyleyen ve yerel adetlerin de afet riski içerisinde dikkate alınmasının gerekliliğine vurgu yapan Kaptan, “Afet yönetimi içerisinde şimdiye kadar herhangi bir ülkede din eksenli bir afet yönetimi görmedik, böyle bir şeyin olması da mümkün değil. Normal bir ülkede insanların dine hassasiyeti olduğu için, afet yönetiminde insanların uyması gereken kurallar, buradan da duyurulabilir” diye konuştu. Türkiye’deki işleyişin ise bu yönde olmadığına ve olmayacağına değinen Kaptan,” Nasıl ki Diyanet İşleri Başkanı, ülkedeki herhangi bir afetten sonra, afet alanına tüm yetkililerden ve sorumlulardan önce gidip ‘şükredin’ gibi olayı kabullendirici pencereden yaklaşıyorsa burada da sadece ‘şükredin’ diyerek olayı kabullendirmeye çalışacak” dedi. Kadınların giderek toplumdan dışlandığına vurgu yapan Kaptan, Diyanetin daha bilgilendirici olması gerektiğini, kadının ‘Sabah 3’te deprem olursa üzerinizi giyinmenize gerek yok, olduğu gibi çıkın’ diye bilgilendirmesi gerektiğine değindi. 

"BİLİMSEL, TOPLUMU İÇEREN VE HALKA DOKUNAN BİR AFET YÖNETİMİ OLMALI"

Diyanetin toplumsal yaşama bakış açısını eleştiren Kaptan, “Bu bakış laikliğe karşı, cumhuriyet rejiminin bazı ilkelerine karşı ve insanlara özellikle mevcut hükümete karşı soru sormamayı destekleyen bir bakış açısı” diye konuştu. Bu bakış açısının afet riski açısından son derece tehlikeli olduğunun altını çizen Kaptan, sözlerine şu şekilde devam etti: “Afet yönetimi bilimsel, toplumu içeren ve halka dokunan bir yönetim olmak zorundadır ve şu an ülkemizde bu söylediklerimin hiçbiri geçerli değil.” Türkiye’de Pakistan’da, Hindistan’da deprem sırasında kadınların daha çok vefat ettiğinin görüldüğünü söyleyen Kaptan bunun nedeninin içgüdüsel olarak kadının çocuğunu korumaya çalışması ve erkeğin kaçması olduğunu belirtti. Diyanetin bundan sonraki afetlerde de, şimdiye kadar olan afetlerde olduğu gibi sadece ‘Şükredin’ diyeceğini söyleyen Kaptan, “İnsanları sakinleştirmek için başvurulabilecek bir yöntem fakat öncelikler olmalı. Örneğin 29 Mayıs Üniversitesi’nin Ümraniye’deki kampüsünde bulunan camii herhalde Türkiye’nin en sağlam yapılarından birisidir. Tam bir sığınak. Acaba camiinin imamı bunu ne kadar biliyor. İmama bununla ilgili herhangi bir bilgi verildi mi, imamın bir deprem anında burayla ilgili planı var mı” diye sordu. Önce bunların planlanması gerektiğine vurgu yapan Kaptan, “İlk olarak Diyanetin, günah diye bilinen bazı saçmalıkları halkın kafasından kazıması gerekiyor” diye konuştu.

ÖNCEKİ HABER

Sağlık emekçileri: Şiddetin önlenmesi için daha kaçımız ölmeli?

SONRAKİ HABER

Derya Kömürcü: Kendi seçmeni için de iktidarın büyüsü bozuluyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa