Yazarımız Yusuf Karadaş yorumladı: Her durumda kazanan ABD emperyalizmi oluyor
ABD emperyalizmi Türkiye ve Yunanistan yönetimleri arasındaki gerilimi Yunanistan’ı kendilerine daha fazla bağlamanın ve Erdoğan yönetimi üzerinde baskı kurmanın bir dayanağı olarak kullanıyor.
ABD Kongre binası | Fotoğraf: DHA
Yusuf KARADAŞ
ABD Temsilciler Meclisinin Türkiye’ye F-16 satışını koşullara bağlayan kararını ABD’nin Erdoğan yönetimiyle yaşadığı sorunlar ve son dönemlerde Yunanistan ile geliştirilen askeri ve siyasi ilişkiler bağlamında değerlendirmek gerekiyor. Kararda Biden’ın bu satışın ABD’nin çıkarlarına olduğunu beyan etmesi ve Yunanistan hava sahasının ihlal edilmemesi koşulları yer alıyor. Birinci olarak ABD’nin Erdoğan yönetimi ile S-400 hava savunma sistemi ve Rusya ile ilişkiler, Doğu Akdeniz, Suriye ve genel olarak bölge politikası konusunda sorunlar yaşadığı biliniyor. Temsilciler Meclisinin bu kararın ABD’nin çıkarlarına olduğu konusunda Başkan Biden’dan güvence istemesi, aslında bu konularda Erdoğan yönetiminden yeni tavizler alınması görüşünü ortaya koyuyor. Hatırlanırsa son NATO liderler zirvesinde Biden, Erdoğan’ı arayıp Finlandiya ve İsveç’in üyeliklerini desteklemesini sağlamıştı. Biden bu gelişmeden sonra Türkiye’ye F-16 satışı konusundaki desteğini beyan etmişti.
Biden yönetimi, Erdoğan’ı güçlendirmeyecek ama ayağına da dolanmayacağı bir noktada tutmak istiyor ve bu nedenle ikincil önemde bir konu olarak gördüğü F-16 satışını onaylıyor.
Yunanistan hava sahasını ihlal etmeme şartını da özellikle Ukrayna savaşından sonra Yunanistan’ın ABD için daha fazla önem kazanması ve bu temelde kurulan yakın ilişkilerin bir sonucu olarak değerlendirmek gerekiyor. ABD emperyalizmi Karadeniz, Doğu Avrupa ve Doğu Akdeniz’deki egemenlik mücadelesiyle bağlantılı olarak Yunanistan’da yeni askeri üsler kurarak ciddi bir askeri yığınak da yaptı. Yine Erdoğan Biden’dan randevu beklerken Yunanistan Başbakanı Miçotakis mayıs ayında ABD’ye gitmiş ve Erdoğan yönetimini şikayet ederek Türkiye’ye F-16 satışı yapılmamasını istemişti. Bunun üzerine Erdoğan da “Benim için artık Miçotakis diye biri yok” demişti.
Gelinen yerde ABD emperyalizmi Türkiye ve Yunanistan yönetimleri arasındaki gerilimi Yunanistan’ı kendilerine daha fazla bağlamanın ve Erdoğan yönetimi üzerinde baskı kurmanın bir dayanağı olarak kullanıyor. Yani her durumda kazanan ABD emperyalizmi oluyor. Bu nedenle iki ülkenin gerici yönetimlerinin gerilimi tırmandırmasına ve ABD emperyalizminin bunu kendi çıkarları için kullanmasına karşı sorunların müzakere yoluyla çözümünü ve iki ülke arasında barışçıl ilişkileri temel alan bir politikayı savunmak ve bunun için iki ülke halkları olarak birlikte mücadele etmek gerekiyor.