Sağlıkta şiddet sistematik olarak topluma işleniyor
Video çekip ‘Bize bakmıyorlar’ diyen vatandaş, imamın hekimleri hedefe koyan vaazı, sağlıkta şiddetin topluma sistematik olarak işlendiğini gösteriyor. Sessiz kalmamalıyız.
Fotoğraf: Evrensel
Geçtiğimiz günlerde Çam ve Sakura Şehir Hastanesinin acilinde sıra bekleyen biri ‘Doktorların yemekte olduğu için hasta bakmadığı ve bütün hastaların mağdur olduğuna’ dair bir video paylaştı. Ardından hastane yönetimi; hasta bilgi sisteminde yaşanan bir arıza nedeniyle bir saat kadar yeşil alanda hasta biriktiği ancak manuel olarak acil hastaların işlemlerinin yapıldığını belirtti.
VATANDAŞIN VİDEOSU, İMAMIN VAAZI…
Videou çeken kişinin ‘200 tane hasta burada, doktorlar yemek paydosunda olduğu için hastalara kimse bir şey yapmıyor’ söylemleri halk içinde yaratılan doktor nefretini açıkça gözler önüne seriyor. Son günlerde Türkiye’nin her yerinden sağlıkta şiddet haberleri geldiğine tanıdık olduk. Yine bir cami imamı, grev yapan sağlık çalışanlarını ‘Gittiniz, doktor grevde öldürmez misin, dövmez misin’ vaazları vererek hedef gösterdi. Geçtiğimiz dönemdeki sağlık emekçileri ve hekimlerin grevinde, çalıştığım hastanede bizzat yönetimin grev yapan doktorlar için muayene olamayan hastalardan şikayet dilekçesi alınmasını istediği söylentisi de duyulmuştu.
HER AN ŞİDDETLE KARŞI KARŞIYAYIZ
Sağlık alanındaki istihdam sorunu, hastalara ayrılan muayene sürelerinin azalması, koruyucu sağlık hizmetlerinin yeterli olmayışı, hastane acillerindeki yoğunluğu arttırıyor. Son zamanlarda randevu alamayan hastaların acil servise yönelme isteği de arttı. Biz sağlık çalışanları sözlü veya fiziksel şiddet olaylarını her gün yaşar hale geldik. Her an şiddet ile karşı karşıya kalabileceğimizin farkındayız. Çünkü şiddet sistematik olarak topluma işleniyor. Sağlıkta şiddetin önüne geçebilecek somut adımlar atılmıyor. Mevcut durumda biz sağlık çalışanları şiddetin nesnesi olarak görülüyoruz. Sistem üzerindeki bütün sorunlar bizlerin omuzlarına atılıyor.Şiddete karşı greve çıktığımızda, haklarımız için taleplerimizi dile getirmek istediğimizde karşımıza barikatlar kuruluyor.
SESSİZ KALMAMALIYIZ
Bütün bunlara karşı bizler; başta yaşama hakkımız olmak üzere, toplumun da nitelikli sağlık hizmeti alabilmesi için taleplerimizle bir araya gelmekten vazgeçmemeliyiz. Yaşamımızı ve mesleğimizi tehdit eden politaka ve paylaşımlara karşı sessiz kalmamalıyız. Karşımızda duran barikatları ancak bu şekilde yıkabiliriz.
Avrupa Küresel Geçit'te yol ayrımında
İşçi sınıfının ekonomik mücadelesinde kendisinden başka güvenecek kimsesi yoktur!
Fethullah Gülen: Emperyalizm ve iş birlikçi gericiliğe adanmış bir yaşam
Bir garip haciz girişimi hikayesi!
Haklar pazarlık konusu olmaz
