Demokrasi İçin Birlik: Bu karanlığı halkın ortak mücadelesi yenecek

İstanbul Avcılar’da bir araya gelen Demokrasi İçin Birlik bileşenleri, Avcılar’daki Deprem Anıtı önünde Madımak Katliamı’nda hayatını kaybedenlerin fotoğraflarının olduğu sergi açtı.

Ardından kurulan serbest kürsünün açılış konuşmasını Emek Partisi GYK üyesi Levent Tüzel yaptı. İktidarın yolsuzluk ve yoksulluğu bitirme vaadiyle iktidara geldiğini ancak bugün Türkiye’de bu sorunların katlanarak arttığını söyleyen Tüzel, “Türkiye’nin sermayenin yağma pazarına dönüştüğünü görüyoruz. Bu yağma düzenini korumak için iktidar tüm devlet gücünü devreye sokarak, yoğun siyasi saldırılarla, 15 Temmuz’u bir fırsata, sivil darbeye dönüştürerek, tek adam rejimini sürdürüyor. Onlar da sona geldiklerini görüyorlar basına sansür getiriyorlar, işçilerin örgütlenmesini yasaklıyorlar, grevleri engelliyorlar, kadınlar üzerindeki şiddeti görmezden geliyorlar, siyasi muhaliflerine şiddeti ve baskıyı eksik etmiyorlar” dedi. Demokrasi İçin Birlik’in sorunları konuşmak için kürsüyü halka açtığını ifade eden Tüzel, “Biz bu meydanlarda bir araya geldiğimiz ölçüde halkın gerçek örgütlü gücünü ortaya çıkarabileceğiz. Yoksulluğa, yolsuzluğa, yasaklara ve yağmaya karşı ancak ve ancak bu karanlığı, bu karanlık gidişi aydınlığa çevirmek emekçilerin, halkların, birleşik mücadelenin elindedir” diye konuştu.

“ELİMİZDE OLAN BİRLEŞİP ÖRGÜTLENİP MÜCADELE ETMEK”

Tüzel’in konuşmasının ardından program şiir ve tiyatro gösterileriyle devam etti. Ardından söz alan bir üniversite öğrencisi son günlerde sıkça tartışılan KYK öğrenim kredisi borçlarına değinerek, “Siyasiler gençleri bir oy deposu olarak görüyor her parti çeşitli söylemleri var gençler üzerine ama bugün gençlerin en büyük problemi ekonomi. Liseli üniversiteli gençler okurken çalışmak zorunda oldukları gibi yaz da çalışmak durumunda kalıyorlar. Bu gençler barınmadan beslenmeye en temel ihtiyaçlarını karşılamak için çalışıyorlar. Üniversitelilerin bir de KYK öğrenim kredisi borçları var. Sadece 30 bin lira alırken faiziyle birlikte öğrenciden 100 bin lira ödemesi isteniyor. Şirketlerin milyarlarca lira borcu silinirken gençlerden borç isteniyor. Bizim talebimiz borçların silinmesi kredilerin de bursa çevrilmesidir. Biz gençler olarak şunu da biliyoruz; bu sorunların problemlerin seçimle değil, bizim mücadelemizle açılacağını da biliyoruz” dedi. Daha sonra söz alan Gıda-İş Sendikası örgütlenme uzmanı sendikalaşmanın önündeki engellerden bahsederek, “İşçiler sendikalarda kendi birliklerini oluşturarak bu kötü gidişata bir nebze olsun dur diyebilirler. Her geçen gün yeni hak kayıpları yaşanıyor. En temel hakkımız olan sigorta, 8 saat çalışma gibi haklarımız bile delindi. Tüm bunlara karşı elimizdeki tek olanak birleşmek örgütlenmek mücadele etmek” diye konuştu.

“HALKIN SİYASET YAPMASI GEREKİYOR”

Kürsüde söz alan Suriyeli Adem, artan ırkçı saldırıları ve ırkçı propagandaları değerlendirdi. Adem, “Kimse ülkesini keyfinden terk etmez. Suriyelileri Türkiye’nin büyük bir sorunu olarak göstermeye çalışıyorlar. Ekonomik krizin sorumlusu Suriyelilermiş gibi anlatıyorlar ama öyle değil” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin olağanüstü bir siyasal atmosferden geçtiğini söyleyen Halkevleri temsilcisi, “İktidar seçimi tekrar almak istiyor, seçim seçmenin oyuyla alınır ama Türkiye’de bu iş böyle olmuyor. Nasıl hile yapacağınızı, hangi partiyi kapatacağınızı, nerede bomba patlatacağınızı toplumu nasıl terörize edeceğinizi bulmanız gerekiyor. Bizim halkın siyaset yapması lazım ki düşen gelirlerimiz, tenceremizin içinde bir şey pişmemesi meselesini ancak böyle çözebiliriz” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)